Aşk, ilk böceğin Tanrı'nın ellerinden aldığı eski ve zarif bir mücevher gibi babadan oğula geçiyordu. Çiçek poleninin kendini rüzgara teslim ettiği dinginlik ve kesinlikle ıslak otların altında aşkın tadını çıkarıyorlardı. Ama bir gün... bir böceğin bu aşktan öteye gitmek isteyeceği tuttu. Kendi yaşamının çok uzağında olan bir görüntüye tutuldu... Kırlara çıkan az sayıdaki insandan bir şairin yosunların üstüne bırakmış olduğu bir şiir kitabını büyük güçlükle okudu belki ve "seni seviyorum, imkansız kadın"la zehirlendi. Bu nedenle sizlerden şiir kitaplarınızı asla çayırlarda bırakmamanızı rica edeceğim, çünkü böcekler arasında büyük yıkımlara neden olabilirsiniz.
Çünkü sadece yazmak tesellidir Çektiğimiz acıya bu dünyada...
Sayfa 22
Reklam
Duygusal olarak olgunlaşamayan kişilerinozelikleri
Farklılıklara Çok Az Saygı Gösterirler Duygusal yönden olgunlaşmamış insanlar diğer insanların farklı düşüncelerinden ve fikirlerinden rahatsız olurlar çünkü herkesin kendileri gibi düşünmesi gerektiğini inanırlar. Diğer insanların farklı bakış açısına sahip olma düşüncesi onlara çok uzaktır. Pot kırma potansiyelleri yüksektir çünkü başkalarının bireyselliğine ilişkin yeterince farkında- lıkları yoktur. Herkesin aynı inançta olduğu ve rollerin tanımlandığı ilişkilerde kendilerini rahat hissederler. Herkesin aynı ölçüde sakin, aynı ölçüde kibar olması gerekir.
"Aşık olan ve ve mutlu bir birleşme durumu yaşayan bir insan kendi benliğini düşünmez çünkü sorgulayan yalnız ben (ve ona eşlik eden yalnızlık kaygısı) biz duygusu içinde eriyip gider. Böylece insan kaygıdan kurtulur ama kendisini de yitirir."
Akla metelik vermem çünkü yok o. Tanrı her nesilde bir iki kişiye bağışlıyor onu hiç bağışlamadığı nesiller hatta çağlar da cabası dünya her şeyi sempatileri ve antipatileri ile berbat eden diksürgünlerle dolu.
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.