Ciden çok güzel bir kitap herkese tavsiye ediyorum insan okurken bi hüzün kapıyo yaşanmış hayattan kesitler sunan bir roman ve okumaya değecek bir kitap
Muhammet Yalçın Azizoğlu bu kitabı cüzzamlı hastaların yaşadıkları ve bizzat girdiği hastane ortamının zorluklarını ele alarak yazmış.
Kitap şu satırlarla başlıyor: "Yaşanmış hayattan kesitler sunan bu romanda ki kişilerden biri de siz olsaydınız? Bu anlatıda yer yer empati yapmayı deneyebilirsiniz."
Sayfaları geçtikçe okuduklarımı yüreğimde hissettim. Kitabı kapatıp Ya ben olasaydım? diye kendime sorduğum çok an oldu.
Ana karakter Sabri etrafında gelişen olayları,cüzzamlı hastaların yaşayışları, gördükleri muameleleri, bir cezaevini andıran yüksek duvarlarla örülü hastanede gelen doktorların emekleri, hastaları topluma kazandırmak için yapılanları duvarların yıkılışına kadar giden süreçte karşılaşılan zorlukları gözler önüne seriyor. Bu hastalık sadece bedenen değil ruhen açılan yaraların nasıl izler bıraktığını, insanların doğru bildiği bildiği yanlışları gösteren bir kitap.
Bu kitabın amacını ve öğretilerinin çok kıymetli olduğunu söylemeliyim. Pek bilgi sahibi olmadığım bir hastalığa karşı çok fazla bilgi edindim. Başımıza gelmedikçe bir şeyleri idrak etmenin ne kadar zor olduğunu, ön yargının açtığı tahripleri ve daha nicelerini.
Ama değinmeden geçemeyeceğim bir husus var. Olay geçişlerinin getirdiği kopukluklar çok fazlaydı. Her sayfada çokca bulunan yazım yanlışları ise cabası.
Böyle bir kitabın daha dikkatli bir elden çıkmasını dilerdim.
#kitapşuuru
Umutlar ölebilir, çaresizlikler bütün dünyanızı kuşatmış olabilir, nefes alıp şu mavi gökyüzünde doğan bir güneş görüyorsanız hâlâ bir şansınız var demektir.
✓ Biz insanlar hastalıkları, felaketleri, acıları kendi başımıza gelmeden anlayamıyoruz. Bu devirde empati denen şeyin sadece adı kalmış maalesef.
Kitap şuan belki de adı sanı unutulmuş olan cüzzam hastalığı merkezinde hastalara, felaketzedelere, alil ve acizlere karşı duyarlılık oluşturmak noktasında gayet başarılı olmuş diyebilirim. Zaten yazarın amacı da bu imiş..
Böyle bir eserin daha iyi bir editörden geçmesini daha kaliteli bir yayınevinden çıkmasını isterdim. Olay geçişleri, ifade hataları epey fazla.
Yine de okuyucuyu yormadan akıp giden bir kitap. Tavsiye ederim.
Cüzzam hastalığı ile ilgili ülkemizde yaşanan acı hayatların, dramın gerçek bir anlatım. Yazar bir ailenin cüzzam ile sınavıyla edebi esere dönüştürdüğü eseri ile bir dönemin korkunç hastalığı ve hastaların durumu elen alınıyor. Cüzzamlının topluma ve toplumunda cüzzamlılara bakışı öyle derin ve gerçeği ile yansıtılıyor ki duvarın iki tarafındakilerin ön yargı duvarını yıkmaları ile her şeyin değişeceğine şahitlik ettiriyor. #Kitapsuuru
Cüzzam hastalığına yakalanan Sabri ve onun gibi durumda olan arkadaşlarının yaşam mücadelesi . Toplumun cüzzam hastalığına yaklaşımı. Onlara hayvanlar gibi muamele yapılması. Toplumdan dışlanması , yok sayılması ... Baştan aşağı dram . Film tadında , okurken yaş dökmeniz muhtemel . Bu zamana kadar okumadığım için pişmanım . Herkese okumasını tavsiye ederim.
#KİTAP ŞUURU İNSANLIK ŞUURUDUR
Umutlar ölebilir , çaresizlikler bütün dünyanızı kuşatmış olabilir , nefes alıp şu mavi gökyüzünde doğan bir güneş görüyorsanız hala bir şansınız var demektir .
Erken özlerse insan özlemlerin tutsağı olur ve bu girdaptan kurtulması güç olur . Ömür boyu insan hep zayıf tarafından vurulur ve hep kabuk bağlamamış yarasından tuzlanır ...
Yaşam tren yolculuğuna benzer.Zaman trendir; hep akip gider.istasyonlarsa inip binenler için bir durak,inmede ve binmede bir defa geç kaldin mi kaybedersin.