“İnsanın içindeki en yaşlı ruhun çocukluğunun ruhu olması,” dedi “inanılmaz bir şey. Bana her zaman çocukmuşum gibi geliyor. En eski alışkanlığımız...”
“—Vaktini bizimle harcama, der gibiydiler, bizler birer serseriyiz sadece.
Küçük bardağımı tekrar doldurup içtim.
—Bütün yazarlar serseridir, diye mırıldandım.”
“İnsan yarı çıplakken acayip bir temkinle konuşuyordu: Kelimeler artık aynı anlamı vermiyor, kimi zaman susuluyor ve sessizlik kendiliğinden imalı lafların üzerini açıyordu.”
“O zamanlar bilmiyordum. Birini tekrar düzelemeyecek kadar kötü kırabileceğimi. İnsan, sadece var olarak diğer bir insanda dönüşü olmayan yaralar açabiliyordu.”
''Bu tür şeyler gayet yasak, meleklere duayla yakarmak da öyle. Gayet iyi biliyorum ki bir hayat talep edemezsiniz, iki hayat da. Ancak her insana güç bahşedileceğini umut edebilirsiniz.''
''O'nun hakkında bu kadar çok yazmak acıdan uzaklaşıp kurtulduğum anlamına mı geliyordu yoksa sadece bunun için uğraştığımı mı gösteriyordu, bilmiyordum.''