MİMAR SİNAN KİMDİR?
Devrinin tâbiriyle “ser-mîmârân-ı hâssa”, yani pâdişah mîmarlarının başıdır. Bir kısım kaynaklara göre babası Abdülmennân, dedesi de Dülger Yûsuf isimli şahıslardır. Sinan, Sultan Selîm’in tahta çıktığı günlerde Rumeli’ye ilâveten Anadolu’dan da devşirme alınmaya başlanması üzerine Kayseri’nin Ağırnas Köyü’nden
“İnsan, para kazanmak için, ünlü olmak için, kızlarla çıkmak için, ileride rahat etmek için veya arkadaş kazanmak için yazı yazmaz. Yazdıklarını okuyanların hayatlarını ve kendi hayatını zenginleştirmek için yazar. Ayakta durmak, iyi olmak ve kendini aşmak için yazar. Bir de mutlu olmak için, tamam mı? Mutlu olmak için. Bu kitabın bir kısmı -belki
İNCE MEMED: HAKLI İSYANIYLA BÜTÜN MECBUR İNSANLARIN İDOLÜ OLAN EŞKIYA! II. Adnan Menderes hükümeti görevde. Mecliste sert tartışmalar sürüyor. CHP'nin İstanbul şubesi mühürleniyor. Dünyada ve Türkiye'de tarih, sessizce kendini yazıyor.Avrupa Birliği'nin 4 ay içinde kurulacağı haberleri çıkıyor. 1953 Nobel Edebiyat Ödülü İngiltere Başbakanı Winston
. . .
ŞİİR-MİİR
K/aralamalar
(Not: Mükerrer kayıtlar, sâir hata ve düzenlemeler bir ara yapılacaktır inşallah, diyelim... Bu hususta okurlardan özür dileriz...)
İçimizdeki Rumların Karın Ağrısı...
"Kiliseyi câmii'ye çevirmek İslâmî mi? İnsanlığın ortak mirası olan bir yerin ilk haline, aslına döndürülmesi gerekmez mi?
İstanbulda namaz kılacak birçok camiî var, onları dolduramıyorken, ne gerek vardı?" gibi abuk ve abes sorular/görüşler serdedenler, iki şeyi ortaya koyuyorlar;
Serenad & Zülfi Livaneli
+
Maya; İstanbul Üniversitesi halkla ilişkiler departmanında görevli, 36 yaşında dul bir kadındır. Maximilian Wagner, A.B.D'de profesör, 86 yaşında bir Almandır. Wagner 60 yıl sonra İstanbul Üniversitesi'nin davetlisi olarak yeniden Türkiye'ye gelir. Ve onu Maya karşılar, ağırlar.
+
Hikayemiz böyle başlıyor. Ancak hikâyenin ana karakterleri üzerinden; Hitler Almanyası, 2. Dünya Savaşı, Nazizm, Yahudi soykırımı, Struma olayı, adalet, medya ve ırkçılık ana hatlarıyla hem eleştirel hem de sosyal dokunuşlar var. Elbette aşk ve insan ilişkilerinin çıkarsallığı yan karakterlerle irdelenmekte. Sürükleyici ve etkileyici bir roman. Çoğu kişi yadırgayabilir ancak ben en çok da kitabın sonunu beğendim. O ütopik anlatım ve uçarı hayal dünyasına giriverdim Livaneli'nin. O halde hadi okuyun!
+
#serenad #zülfülivaneli #doğankitap #kitap #kitapokumakgüzeldir #kitaptavsiyesi #kitapönerisi #kitapönerileri #kitaptavsiyesi #kitaptavsiyeleri #kitapaşkı #bookstagram #okudumbitti #hadiokuyun
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2015136bin okunma
Özellikle Türkiyemiz'de İsmailağa, Erenköy ve Işıkçılar cemaatleri tarafından çokça okunan İmam-ı Rabbani Hazretleri, bu saydığım cemaatler tarafından kesinlikle okunmalı ve anlaşılmalı. Bu yaşıma geldiğim halde İmam-ı Rabbani Hazretleri hakkında ilk defa bir kitap okudum. Bu kitabın yanında Diyanet Ansiklopedi "İmam Rabbani"
Martin Eden adlı kitabından sonra Jack London okumam gerektiğine iyice emin oldum çünkü kitap beni büyülemişti. Yıldız Gezgini de London kitaplarına bakarken dikkatimi çekti ve başladım.
Kitap hapishaneye giren Profesör Darrell Standing'in hapishanede yaşadıklarını ve zihinsel gücünü kullanarak geçmiş yaşamlarına yaptığı yolculukları konu