"Her şey mümkün ise hiçbir şey kesin değildir."
Sayfa 41
En büyük zihinler hayatın her köşesinde bilgi peşindeydi.
Sayfa 40
"Zaman zaman gökler tek bir insana doğayı aşacak, diğer insanları çok geride bırakacak öyle bir güzellik, zarafet ve yetenek bahşeder ki bütün eylemleri esin almış gibi görünür ve hatta yaptığı her şey, insan sanatından ziyade açıkça Tanrı'dan gelir."
Sayfa 39
Da Vinci'nin su karşısında büyülenmesi sadece doğal dünyaya beslediği hayranlığın değil ona kafa yorma ve onu anlama arzusunun da bir yansımasıdır.
Sayfa 30
Biraz ağır olmuş
Yetişkinliğinde, "İnsanın gelişmiş bir konuşma yetisi var," diye yazacaktı. "Ancak söyledikleri genelde boş ve yanlış, hayvanların ise pek bir ifade gücü yok ama söyledikleri faydalı ve doğru."
Sayfa 26
İnsan becerisi çeşitli makinelerin yardımı ile aynı amaca sahip verecek sayısız icat yapmaya başlarsa da asla Doğa' dan daha güzel, daha basit ve amaca daha uygun icatlar tasarlayamaz çünkü Doğa' nın icatlarında hiçbir şey eksik ya da lüzumsuz değildir.
Sayfa 24
Toplumun bizim hakkımızda karar verdiği yargılar, bir süre sonra kendi gerçekliğimizi oluşturmada oldukça etkili rol oynar. Dışarıdan nasıl göründüğümüz, zaman içinde kişiliğimiz hakkında içsel yorumlar geliştirmemize neden olmaktadır. Bu yorumlar çerçevesinde, kendimizi sınırlandırılmış potansiyellerle algılar hâle geliyoruz. İçsel diyaloglarımız, “Bunu yapabilirim!”,“Şunu yapamam.” şeklinde ilerliyor. Kendimize ve kapasitemize koyduğumuz sınırlar, yaratıcılığımızın ve özgürlüğümüzün önünde engel olarak kalıyor.
"Sevgili seven tarafından algılandığı şekliyle çizilir ... "
Nasıl göreceğimizi bildiğimizi zannederiz, ama Leonardo, "İnsanlar görmeden bakar ... " demiştir.
"Rotasını bir yıldıza göre belirleyen, kaybolmaz."
Da Vinci zamanının doktorlarına karşı fazlaca eleştiriciydi. Şöyle yazmıştır, "Herkes yaşamı tahrip eden doktorlara vermek için para kazanmayı ister: öyleyse onların zengin olmaları gerekir. " Ve devam eder, " ... doktorlardan uzak durun çünkü ilaçları bir tür simyadır . . . ilaç alanlar düşüncesizdir."
Leonardo, "sağlığını korumayı öğren!" sloganını savunuyor ve afiyeti muhafaza için aşağıdaki özel önerilerde bulunuyordu:
"Sağlıklı olmak için şu kurallar ışık tutar:
+ Öfke ve kederden uzak durun.
+ Başınızı dinleyin ve zihninizi şen tutun.
+ Geceleri üstünüzü örtün.
+ Kararında egzersiz yapın.
+ Aklınıza eseni yapmaktan kaçının, ve beslenmenize dikkat edin.
+ Sadece istediğiniz zaman yemek yiyin ve akşamları hafif yiyin.
+ Sofradan kalktığınızda dik oturun.
+ Göbeğiniz yukarı bakar durumda veya başınız aşağıda olmasın.
+ Şarabınıza biraz su katın, az miktarda için, yemekler arasında veya aç karnına içmeyin.
+ Basit yemekler (örneğin, vejetaryen yiyecekler) yiyin.
+ İyi çiğneyin.
+ Düzenli olarak tuvalete gidin!"
Bir dahinin vücut şeklini nasıl hayal edersiniz? Siz de benim gibi, sıradan, sıska, "dört gözlü", ve "inekçi" bir tip olarak mı yetiştiniz? Birçok insanın yüksek zeka ile fiziki çirkinliği hep bir arada düşünmeleri hayret vericidir. Birkaç istisna ile tarihteki büyük dahiler, Da Vinci'den daha fazla olmamakla beraber, dikkat çekici fiziki enerjiye ve yeteneğe sahiptiler.
Unutmayın bütün zamanların en büyük dahisi bile "yeni ve spekülatif düşüncesinin ... saçma ve gülünç gelebileceğini" düşünmüştü. Ama bunun onu durdurmasına izin vermedi, siz de izin vermemelisiniz.