puauahsjhahah
Bir de annemle babamın yanında elimi tutması beni daha da utandırdı. Sonra bir ara el ele tutuşmadığımız bir an, elini tutmamdan hoşlanmadın mı diye sordu, hayır, hoşlandım dedim. Ha! Bir de annesine benim birayı çok sevdiğimi söylemiş, annesi de şakasına kimbilir belki alkoliktir demiş ve bana bir şişe bira yollamış.
Sayfa 154Kitabı okudu
Bir buçuk litrelik bira şişesinin toprak yolda kırılma sesi egzozunkine karıştı. Ouagadougou'ya giriyorduk. Yollar kalabalıklaştı. Binaların boyu uzadı. Pantolonların sayısı çoğaldı. Hiçbir şey modernleşmenin önünde duramıyordu. İlkellik yakında hepimiz için güzel bir anı olacak. Çok özleyeceğiz onu. Basitlikten tekrar doğacaktık oysa ve o kapıyı da kapatıyoruz. Üstüne de bütün insanlık oturuyor... Elmas tüccarları, köle tacirleri, uyuşturucu pazarlayanlar hep olacak. Ama modern hayatın gerektirdiği şekilde. Bütün dünyada tek bir para birimi hüküm sürecek. Tek bir dil. Avrupa'da da yapmak istedikleri bu değil mi zaten? Elli yıl öncesine kadar birbirlerini boğazlayanları aynı dilde konuşturmak! Hiçbir şey değişmeyecek. Sadece eskiden birbirlerine ettikleri küfürleri anlamıyorlardı. Artık son derece iyi anlaşacaklar bu konuda. Birbirlerinden daha çok nefret edecekler. Ve yine birbirlerinden çaldıkları paranın kendi paralarına göre ne kadar ettiğini hesaplamalarına gerek kalmayacak. Hepsi bu.
Sayfa 56 - Doğan KitapKitabı okuyor
Izdırap, Vehim ve Kaltaklar
Önceden başka bi varoluşa şekil verdi mi ruhum?
Alkol ve methin verdiği his kanayan parmakların haline birazcık sükun
Hatırlamaya çalışıyorum inatla, kaçmaya çalışıyorum kasvetten
Gözlerime dalarsan eminim kurtulur ruhum Erlik'ten
Hayatım boyunca hiç görmediğim ve önceki hayatımda gördüğümü sanıp bağlandığım Badem Ağaçları
Gölgesi herkese yeter, meyvesi tüm alemi hoşnut eder fakat yakında hepsine dikilecek darağaçları
Marihuana yaprakları cezvemde kaynarken duman yayılır, titretir zayıf nabızları
Ve bi an duraklarım; eskilerden bi şey anımsarım, bakışları
Yaşama sevincimi bitiren ikindi güneşi altında ayaktayım; sahil kıyısı tavşanları çıkar dışarı yalnızca akşamları
Ruhunu satmamak çok zor bu devirde, kameralar karşısına çıkarsın elinde bi kaç poşet kenevirle; hayasızlıklar, ölen ruhlar ve biten bira şişeleri her gün bana daha çok yaklaştırır ilhamları
Gözlerimi kapatırım hayallerin sahiliğinde ve bi sahilde koşmaya başlarım, bi kaç pezevenk kenarda söyler yine bıkmadan usanmadan "Akdeniz Akşamları"
- Semih Uysal ( VaC)
bir yudum sen, bir yudum her şey
Her masal mutlu başlardı ve mutlu biterdi. Başka gezegenler vardı ama yaşam bulunmadı. Martılar, vapurdan atılan simitlere bayılırdı ve bu sadece bizim martılarımıza has bir özellikti. Sabah erken kalkmalar sevilmezdi ama özel randevular için bu geçerli değildi. Hele de işin ucunda kahvaltı varsa! Uzun uzun bakışmalar aşka sebepti ama bazen