Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sahte Alıntılar
Oğuz Atay
Oğuz Atay
'a ATFEDİLEN SAHTE ALINTILAR. BUNLAR
Oğuz Atay
Oğuz Atay
'a AİT DEĞİLDİR... #Biliyor musun Olric Neyi efendimiz? Onunla ne zaman lades oynasak hep o kazandı. Neden efendimiz? Kalbimdeyken nasıl aklımda derdim?
·
Puan vermedi
Yaşama Yeniden Tutunmak
Yaşamı Cennet’e uzanan kaldırımlarda yürüyor gibi yaşamak… Hakikatte bu engebeli yaşam yolu, her gün daha azimle, daha gayretle meseleye ancak böyle bakılınca yürünebilir. Bu öyle bir yürüyüştür ki yolun sonu önce Cennet’e ve ardından Allah’ın huzuruna varır. Bu yalnızca bir zorluk yürüyüşü değildir, aynı zamanda bir zafer yürüyüşüdür de... İnanan bir insan için dünya yaşamı, Cennet’in koridorlarından geçmektir, evet... Bunda hiç şüphe yok. Fakat bu koridor yer yer daralır, yer yer karanlıklaşır, yer yer zorlaşır; bazı yerlerinde tümsekler, bazı yerlerinde de dikenler vardır. Değil mi ki Cennet’in koridorudur, bu kısa yolculuğun en zor aşamalarında bile insanı mutlu eden pek çok taraf bulunabilir. Konuyu bu açıdan kavramış bir insan, başına gelen her şeyi hoş karşılar, her zorluğa sabreder ve imtihanların hepsini başarıyla geçer. Zorlu yaşam tecrübelerini, ona ahiret mutluluğunu kazandırmak üzere, ilahi takdir tarafından özel seçilmiş, kendisine en büyük ahiret başarısını kazandıracak şekilde tertiplenmiş olduklarını keşfeder. Ne de olsa bir gün bütün zorluklar bitecek ve ebedi hayat başlayacak düşüncesi, şimdiki acılar karşısında insanın elindeki en güçlü ve en hakiki kozdur. “Yaşama Yeniden Tutunmak”, ağır ve sarsıcı yaşam tecrübelerinin üzerimizdeki büyük etkilerini azaltmak niyetiyle kaleme alınan, zor zamanların bir başucu kitabı…
Yaşama Yeniden Tutunmak
Yaşama Yeniden TutunmakMecit Ömür Öztürk · Hayy Kitap · 2023295 okunma
Reklam
İnsan, bazen akşam güneşi gibi kaybolup gitmek istiyor
-Betonlaşan sadece şehirler mi sanırsınız? Ya kalpler ne olacak? Kalpler, şehirlerden daha hızlı betonlaşıyor.- -İnsanın, insanla konuşmadığı, Arı kovanı gibi kentlerde, ayrık otu gibi yaşadığı, Savaşın, şiddetin, nefret dilinin ve kötülüğün revaçta olduğu bir çağdayız. Toprağın altı değil üstü karanlık Çağımızın insanı, suskun, somurtkan ve mezar taşı gibi soğuk. -Vefasızlığın adını vakitsizlik koymuşlar.- Ey insanoğlu…! Güneş yüzüne değil, biraz da yüreğine vursun ki, içindeki buzullar erisin.- . -Ömrümün yarısını insan olmak için, diğer yarısını da insan kalmak için harcadım.- . -İnsan gidecek yolu olduğu için değil, varacak yeri olmadığı için huzursuzdur.- -Huzur, gönlün gelincik tarlasıdır.- . -Huzur, kördüğümün çözülmüş halidir.- . -Huzurun yolu, kendini yontmaktan geçer.- . -Huzursuzluğun kaynağı talepkârlıkta huzurun ise kanaatkârlıkta yatar.-
...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İn- cecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak
520 syf.
9/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Martin EDEN - Jack LONDON (Okumadan Ölmeyin!)
Tam, "Dur, daha yeni tanıdım seni!" derken kitabın bitmesiyle ellerimden kayıp giden bir arkadaş oldu Martin Eden benim için. İncelememe başlamadan önce bir itirafta bulunmak istiyorum: Bu eseri spoiler vermeden inceleyecek kadar yeterli görmüyorum kendimi. Ona göre okuyun ki incinmesin hayat mücadelesinde yorgun düşmüş yüreklerimiz.
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202390,2bin okunma
80 yıllık hayatımda şunu çok iyi anladım: Birinin üstüne ne kadar çok düşersen senden o kadar çok uzaklaşıyor. Aksini daha hiç yaşamadım. 🕊️ #Morgan Freeman
Reklam
K a d ı n l a r d a n ö ğ r e n d i m; Bu hayatta ne öğrendimse...!
-Bir kadının gözyaşı...: Boyun büküşü bir garibin, bir yıldızın kayışı. Kadın solarsa, Bir gülün yaprağını dolu vurur, çiçekler solar, çocuklar solar. Kadın ağlarsa, Yuvası bozulur bir kuşun, uzaklarda bir deniz ağlar. Oysa kadın gülerse, Şeker kokulu umut sarkar yuvaların saçağından, En umutsuzu yeniden umuda bağlar. . -Bir kadının gözyaşı...: Yedi milyar insanın sığınacağı bir gönülgâhın çöküşü, Bir düşün bitişi, bir umudun ölüşü. Oysa tüm gül goncalarından daha güzeldir bir kadının içten gülüşü. . -Avuçlarımdan kumrular uçtuysa, Yüzümde rengârenk çiçekler açtıysa, Aşk havliyle sırılsıklam sevdimse, Güneş vurmuş sular gibi güldümse, Onların eseri bu Dünyada güzel ne gördümse. . “K a d ı n l a r d a n ö ğ r e n d i m; Bu hayatta ne öğrendimse...!”
#Çocuk istismarı bir insanlık suçudur
ne çocuk işçiler, ne çocuk anneler ne çocuk gelinler, ne çocuk mülteciler, ne de çocuk ölümler olsun. KİRLİ ELLERİNİZ de KİRLİ EMELLERİNİZ de çocuk bedenlerinden uzak dursun...! . ne istismar, ne de ihmal edilsin, çocuklara bir anne adaleti, bir anne asaleti, bir anne merhameti, bir anne şefkati dışında yaklaşılmasın. . çocuklar; yaşama sebebimiz, hayatımızın anlamı. onlarla güneşi daha bir parlak, denizi daha bir mavi, yeşili daha bir yeşil görürüz. onlar bizim kanatlarımız, onlar bizim umutlarımız saçlarının teli titrese, kıyamet kopar ölürüz.
208 syf.
10/10 puan verdi
·
12 saatte okudu
Son zamanlara okuduğum en etkileyici kitap olduğunu söylersem, kesinlikle abartmış olmam. Kitabın türü korku değil; korkuyorsunuz. Kitabın türü dram değil; ağlıyorsunuz. Kitabı okuduğum an etkilendim ama bundan daha fazlası olacak. Hepsi birbirinden farklı olan her bir kitabı elime aldığımda aklıma bu hikâye tekrar tekrar gelecek ve yine
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202289bin okunma
Okursanız sevinirim.
20 yaşında genç delikanlı otobüsün camından bakarken birden bağırdı. -Baba; arabalar, arabaları görüyor musun, bizle geliyorlar. Babası gülümsedi ve mutlulukla saçını okşadı. Genç bir süre daha dışarıyı izledi ve sonra birden bağırdı. -Bulutlar baba, bulutlar harika Baba gülümseyerek oğlunu izledi. -Baba ağaçlar dedi aniden delikanlı. Onlar hep geride kalıyor dedi. Arkada oturan yaşlı adam, bu bağrışmalardan rahatsız olmuş olacak ki; Babanın omzuna dokundu. Beyefendi oğlunuzu iyi bir doktora götürmelisin. Problemi var herhalde. Baba geriye dönerek "o zaten iyi bir doktordan geliyor. Oğlum doğuştan kördü ve ameliyat sonrası gözleri açıldı" dedi... Herkesin bir hikayesi var. Ne çabuk yargılıyoruz insanları ve ne çabuk tanılar konuyoruz değil mi? O kadar hızlı kararlar veriyoruz ki insanların yaşadığı hikayeler bizim için pek önemli olmuyor.
Reklam
Birçoğu konuya açıklık getirme maksadı ile;
EsselâmuAleykûm 1.yorumda "Şeriatcılar burda barınamıcaklar artik:))" diye yorum yapan sözde okur vatandaşımızın(şaibeli) sözlerini kâle alıp bir açıklama yapacağım. Şöyle ki; şeriatçılar bu ülkeye başka ülkeden gelmediler! Onların atası, soyu sopu şeriatçıydı. Sen kalkıp ta ne had bilmezlikle burda barınamazlar diye konuşursun be
1000Kitap'ın büyük sorunları sıralı tam liste:
1- Kitapla alakasız, anket iletilerinden geçilmiyor. 1k özünden kopuyor. Alıntılar, incelemeler, arka planda kalıyor. 2- 'Keşfete bi giriyorsun, saçma sapan bir sürü şey'. Bi tane güzel paylaşım okuyamıyorsun. 3- Keşfette 4 sekme var. En yeniler yükselenler ilgi görenler vsvs. Bunlar ne işe yarıyor, hangisine bakmalıyım. Yüksenlelere sn başına 100
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.