Rüzgâr, şiddetini artırmıştı; ağır, gri bulutlar, doğuya doğru koşmayı sürdürüyordu; dünyanın ucuna gitmek için yola koyulmuş sessiz yolcular gibiydiler. Bahçede, yapraklarını tümüyle dökmüş dalların arasında rüzgâr, ara sıra, kısa ve belirsiz iniltilerini duyuruyordu.
Arap edebiyatı, Arap şiiri dişi şiiridir diye tabir var tabi ama burda ,Asıl adı Ali Ahmet Sait Eşber
Adonis , şiirlerinde bu düşünceye karşı gelmiş gibi şiirleri var Adonisin şiirlerinde söz sanatı kalıplar duvarlar yok ,sayfalar arasında okurken şiirin çıplak hali , çağdaş hali yeni bir soluk gelmiş gibi durum sezersiniz okudukça , şiirlerinden geçmişi Kazıyıp atmaz sürekli bi köprü kurar geçmiş ile günümüz şiirleri arasında..
Gelir misin peşimden ? Bedenim göğümdür benim
Açtım bütün geçitlerini uzayın sonuna kadar
Ardıma çizip bıraktım kirpiklerimi
Eskil bir puta götüren yollar onlar
Gelir misin peşimden? Bedenim yolumdur benim..
Duydun mu sesimi ? Bu geceden farklıyım ben
Başka biri bu ışıklı yumuşak yataktan
Bedenim örtüdür, kanımla diktiğim kumaş
Yolumu yitirmişim , şaşkın dolanıp dururum
bedenimde
Yol bir kadındır
Tutuşturmuş yolcunun elini
Âşığın eline
Âşığın eli dolu dolu
Özlem ve deniz kabukları
Kadın
Bir düştür
Bir kadının düşe
Dönüştürdüğü bir düş
Daracık kayıkta kanat sanki
Rüzgârın güllerini örtünmüş
Varacağı liman nere, unutmuş.
ADONIS
(Dalların Güncesi)