İnsanlara güçlü oldukları bir zamanı hatırlatmak bile kendi sezgilerine duydukları görünürdeki güveni yükseltmeye yetiyor.
Sayfa 159 - Bulunabilirlik Psikolojisi
Aklımızın tuhaf, farklı ya da sıra dışı olana odaklanmak gibi faydalı bir kabiliyeti vardır.
Sayfa 376 - varlık yayınlarıKitabı okudu
Mümkün görünmeyen sonuçlara fazla ağırlık vermek, 1 . Sistem'in artık tanıdık gelen özelliklerinden kaynaklanır. Duygunun ve canlılığın akıcılığı, bulunabilirlik ve olasılık değerlendirmelerini etkiler ve böylece göz ardı etmediğimiz nadir olaylara karşı aşırı tepkimizin nedenini açıklar.
Sayfa 374 - varlık yayınlarıKitabı okudu
İnsanlar mutluluklarını değerlendirdiklerinde o anki ruh halleri çok önemlidir.
Sayfa 120 - varlık yayınları
Zihninizin normal hali, önünüze çıkan hemen her şey hakkında sezgisel duygu ve düşüncelere sahip olmasıdır. Haklarında yeterince bilgi edinmeden, insanlardan hoşlanır veya hoşlanmazsınız; nedenini bilmeden, yabancılara güvenir veya güvenmezsiniz; analiz etmeden, bir girişimin başarılı olacağını hissedersiniz.
Sayfa 114 - varlık yayınları
Todorov, insanların yeterliliği güç ve güvenilirlik boyutlarını birleştirerek değerlendirdiklerini gördü. Yeterlilik izlenimi veren yüzlerde güçlü bir çene, hafif kendinden emin bir gülümsemeyle birleşir.
Sayfa 107 - varlık yayınları
"Nesnelerin dünyasını temelde zihinlerin dünyasından ayrı algılayarak, hayalimizde ruhsuz bedenler ve bedensiz ruhlar canlandırmayı mümkün kılarız"
Sayfa 92 - Nedenleri ve Amaçları Görmek
Sık sık tehlike arz eden bir dünyada sağ kalabilmek için, organizma yeni bir uyarana ihtiyatla, geri çekilerek ve korkuyla tepki vermelidir. Yenilikten kuşkulanmayan bir hayvanın sağ kalma olasılığ zayıftır.
Sayfa 80 - Bilişsel Rahatlığın Keyfi
Ruhunun kirlendiğini düşünmek, bedenini arındırma arzusunu tetikliyor gibidir; "Lady Macbeth etkisi" adı verilen bir güdüdür bu.
...bir deneyde, telefonda yalan söyleyenler ağız gargarasını sabuna, e-postayla yalan söyleyenlerse sabunu ağız gargarasına tercih ettiler.
Sayfa 67 - Bizi Yönlendiren Tetikçiler
Hayatımızın seyri içinde, normalde izlenim ve duygularımızın bizi yönlendirmesine izin veririz ve sezgisel kanılarımızla tercihlerimize duyduğumuz güven genellikle haklı çıkar.
Ama her zaman değil. Bazen yanıldığımız halde kendimizden eminizdir ve tarafsız bir gözlemcinin yanılgılarımızı saptaması bizimkinden daha olasıdır.
Sayfa 8