Güllük Gülistanlık günlerimde oldu, Çalılar arasında dikenlere takılıp kaldığım da … Çok bela savdığım da oldu yüreğim ağzımda. Belanın kıyısından döndüğüm de şans eseri.. Azı çoğa sayıp şükür de ettim, Kabıma sığmayıp küfür de … Ölümle dans ettiğim de oldu, Mutlulukla sarmaş dolaş olduğum günler de … Öyle böyle derken geldim bu günlere… Artık ustalaştım yaşamakta.. Bu saatten sonra hiç bir yenilgiye üzülmem .. Sıradaki gelsin der beklerim... Ellerim ceplerimde dudaklarımda ıslıkla...
"Dans eden bir yıldız doğurabilmesi içi insanın içinde kaos olmalıdır." -Friedrich Nietzsche, Böyle Buyurdu Zerdüşt
Sayfa 237 - SOLA YAYINLARI-16. BASKIKitabı okudu
Reklam
Dans etmem gerekiyor oğlum ( tartışırken halka küpe takip , saçlarını at kuyruğu yapıp önde iki tutam saçını bırakıp konuşuyordur)
Sara sessizce inlerken gözlerimi bacaklarının arasından, ona dokunduğum yerdeki hareketlerden alamıyordum. Ba- caklarını daha da açıp beni kendine doğru çekişini izliyor- dum. Bana karşı bu kadar uysal oluşu hoşuma gitmişti. Ona istediğimi yapabiliyordum ve her şeyi kabul ediyordu. Ama bunu sevmesi, kendini bu kadar çaresiz bir şekilde unutması
Sayfa 79
Paslılar, eğilip bükülmüşler, çizilmiş ve tekrar boyanmışlar. Ama mırıl mırıl, şakır şakırlar. Dans ediyor, gülüyor, içip, öpüp yaşıyorlar. Canlılar, hayattalar !
Sayfa 23 - Yabancı YayınlarıKitabı okudu
Her düş ve şiir kendine özgü bir dünyadır. Şiir ritimlidir. Ritim, bizim çevreye dair duygusal algımızı kapayacak kadar fizyolojik bilincin yükselişini sağlar. Dans, müzik ya da şarkı ritminde, bilinçli olmak yerine kendi bilincimiz de oluruz. Kalp atışının ritmi, soluk alış ve biyolojik zamanlılık, çevrenin fiziki ritmini iter. Bu anlamda uyku da ritimlidir. Düş gören, beden kalesine çekilir ve kapıları kapar.
Reklam
uzak ülkelerden göçüp gelmiş kırlardan geçmiş sabırsızca güneşin ateşinde dans etmiş günlerce suskun bir gül gibi gece yarısı ay ışığının sessiz sahilinde yeşermiş "kapıyı aç... odur kapıyı aç... odur" seni aramış göklerde yorgun argın kendi yolunda. aşk kokan yaseminleri koklamış. halsiz, telaşlı kanatlarını şefkatle öpmüş sabah rüzgârları "kapıyı aç... odur kapıyı aç... odur" özlem yaşları doluyor bakışlarıma karanlığın rengi yayılıyor âhımın rengine fakat ben öfkeyle yine düş diyorum karmaşık, karanlık uyanıklığın yarasına uykunun acı ilacından sürmeliyim artık birbirine bastırıyorum yorgun kirpiklerimi
Sayfa 130 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
“Dans eden bir yıldız doğurabilmesi için insanın içinde bir kaos olmalıdır.” Nietzche
“Dans edemediğim devrim devrim değildir. Cumhuriyet’le kadınlar dans etmeyi öğrendiler. Utanmadan, korkmadan… Ayaklarını özgür yarınların temposuna uydurarak. Sağ olun Paşam…”
Sayfa 52 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
Hayatımın nasıl aktığını düşündükçe kendimi ihanete uğramış ya da oyuna gelmiş gibi hissediyorum; sanki göklerdeki birileri bana bir oyun oynuyor, sanki bütün hayatım boyunca yanlış melodiyle dans edip durmuşum.
Sayfa 265Kitabı okudu
Dans eden bir yıldız doğurmak isteyen, önce kendi içinde büyük taşkınlıklar ve kaos yaşamak zorundadır.
Sayfa 256Kitabı okudu
336 syf.
9/10 puan verdi
Jean Hanff Korelitz in gizem-gerilim türündeki romanı Hikâye Hırsızı okuyucuya roman içinde roman, kurgu içinde kurgu sunuyor. Ana kahramanımız Jacob Finch Bonner (Jake) çocukluğundan beri ünlü bir yazar olma hayalleri kurmuş, eğitimini buna göre planlamıştır. İlk romanı Mucizenin Keşfi basıldığında başarılı bir çıkış yapmış, The New York Times
Hikaye Hırsızı
Hikaye HırsızıJean Hanff Korelitz · Altın Kitaplar · 2024245 okunma
1.500 öğeden 15bin ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.