Cüret etmek adına
Paris her daim dişlerini gösterir, kükremediği zamanlar­ da ise güler. Paris böyledir işte. Bacalarının dumanı evrenin düşünce­ leridir. İster taş ister çamur yığını deyin, o tinsel bir varlıktır. Büyük olmaktan daha fazlasıdır, o uçsuz bucaksızdır. Ne­den? Çünkü cüret eder. Cüret etmek ilerlemenin bedelidir. Tüm soylu fetihler az ya da çok cesaretin bedelidirler. Devrim'in gerçekleşmesi için Montesquieu'nün sezgisi, Diderot'nun öğütlemesi, Beaumarchais'nin bildirmesi, Condor­cet'nin planlaması, Arouet'nin hazırlaması, Rousseau'nun öngörmesi yetmez, Danton'un cesaret etmesi gerekir. Cesaret! çığlığı bir fiat lux'tür. İnsanlığın ileri gitmesi için, doruklarda sürekli olarak onurlu cesaret örneklerinin yer alması gerekir. Tarihin gözünü kamaştıran gözüpeklikler insanlığın yolunu aydınlatır. Şafağın sökmesinde bile cesa­ ret vardır. Denemek, meydan okumak, ısrar ve sehat etmek, kendine sadık kalmak, kadere göğüs germek, felaketi üzeri­mizde bize verdiği korkunun hafifliğiyle şaşırtmak, adaletsiz güce karşı koymak, sarhoş zafere sövmek, dik durmak, kafa tutmak; işte toplumların ihtiyaç duyduklarının örneği ve on­ ları aydınlatan ışık. Aynı olağanüstü şimşek, Prometheus'un meşalesinden Cambronne'un piposuna dek uzanır.
Danton - Julie, ben seni mezar gibi seviyorum. Julie, başını çevirerek. - Ay! Danton - Dinle! Insanlar, mezarda sükuna kavuşulduğunu, mezarın ve sükunun aynı manaya geldiğini söylerler. Eğer bu böyle ise, ben senin kucağında, şimdiden toprakta yatıyorum. Sen yumuşak bir manzarasın! Dudakların ölüm çanlarıdır, sesin bu çanların alrengi, göğsün üstümdeki toprak tümseği, kalbin tabutumdur.
Sayfa 5
Reklam
Danton
Saint Just : Maksim,artık diktatörlüğünü kabul etmelisin! Şimdi! Robespierre : Bana öyle geliyor ki inandığım ne varsa ve uğruna yaşadığım,sonsuza dek çöküp gitti. Saint Just : Seni anlamıyorum? Robespierre: Devrim,yanlış bir yola saptı! Sen bile artık diktatörlüğün gerekli olduğunu düşünüyorsun! Ulusun kendi kendini yönetemediğini! Demokrasinin bir yanılsama olduğunu! Ben çıldırmışım... Saint Just : Hayır,sen umutsuzsun! O halde kafana bir kurşun sık! Robespierre : İyi fikir...Böylece tüm sıkıntılarım son bulur!
Danton'un Ölümü'nde "Hiçbir şeyin kendini öldürmesi gerekmiyor, zaten doğuştan yaralılar" der George Büchner.
Fransız İhtilali’nin liderlerinden Danton , başını giyotin bıçağına uzatmadan önce celladına , ‘Bu kafayı halka göster, bunu hak ediyor!’ demişti.
Önemli şahsiyetler
En büyük saçmalıklar, sıklıkla tıpkı kalın ipler gibi küçücük şeylerin bir araya gelmesinden yapılmıştır. Bir halatı alıp, onu oluşturan iplikleri ayırdıktan sonra hepsini teker teker koparırsanız "Bu da neymiş!" dersiniz. İplikleri örüp bir araya getirdiğinizde ortaya devasa bir şey çıkar; bu, Doğu'daki Markianos ile Batı'daki Valentinianus arasında tereddüt eden Attila'dır; bu, Capua'ya gelmekte geciken Hannibal'dir; bu Arcis-sur-Aube'da uyuyakalan Danton'dur.
Sayfa 561Kitabı okudu
Reklam
679 öğeden 661 ile 670 arasındakiler gösteriliyor.