O zaman yenen biz gibi duruyorduk ama şüpheliyim
Asıl kurtuluşa akıl yoluyla varabiliriz bunun için de milli mücadelenin ikinci safhasını açmalıyız .Zor Çetin bir yol.Bağnazlıkla ,dar görüşlülükle ,ön yargılarla ,hurafelerle ,iliklere işlemiş cahillikle,din tüccarlarıyla , belki uyanmamızı istemeyen dış güçlerle de mücadele edeceğiz.
Sayfa 676Kitabı okudu
"Ama asıl haz, maddesel malları değil, canlı varlıkları mülkiyet altına almaktan doğar. Ataerkil toplumlarda en fakir adam bile, en azından karısının, çocuklarının ve hayvanlarının mülkiyetini elinde tutar, kendisini onların mutlak efendisi olarak görürdü. Olabildiğince çok çocuk doğurulması, insan mülkiyetine sahip olmanın ve çalışmak
Sayfa 97 - Say YayınlarıKitabı okudu
Dar kapıdan geçmeye gayret edin zira geniş yol insanı yıkıma sürükler, oradan geçenler çoktur, oysa yaşama götüren kapı dar, yolsa çetindir ve onu bulanların sayısı azdır.
Sayfa 23
Özlenen seyirciye mektup
Benim tanımadığım dostlarım, kız kardeşlerim...
Biz sık buluşamazdık. Özlerdik çok birbirimizi. Sonra bir anda beklenmedik bir yerde kavuşuverirdik. Ben ilk "Yalansız kul mu var? Girdiğin yol mu dar? İçin neden üşür, çıktığın dağ mı kar?" diye soruyla başlardım lafa. Sen de "Buranın adı İstanbul." diye cevap verirdin.
Gözümde
Sayfa 253 - Doğan NovusKitabı okudu
Həyat yolu uçurum üstündə çəkilmiş dar bir körpüdən keçir. Geriyə yol yoxdur, qayıtmaq olmaz, yol ancaq irəliyədir
Yol uzun; umutsuz çıkamam yola
Zaman dar; sevdasız yürüyemem ki
Hangi aşk beslenir hazinelerden
Hangi can sığınmış paraya pula
Dirilmeye geldim, çürüyemem ki
Sayfa 81Kitabı okudu
"O zaman şunu anladım; bilgi, başkaları için bir ihtiyaç değilse hiçbir şey yapamazsınız. Dar bir ırmağın üstünde, küçük bir kayıkla kendi kendinize gider gelirsiniz. Siz okuduklarınızla parmak kadar da olsa yol aldığınızı düşünedururken, neredeyse kendi kendinize yarattığınıza inanmaya başladığınız sorunların içinde anlamsızca debelenirken, onlar hayattan öğrendikleriyle size tur bindirirler."
Sayfa 104Kitabı okudu
"Tekrar ettiğimiz her düşünce, beynimizde önceden bir
patika kadar alana sahipken uzun otoyollara dönüșür. Ne var ki bu uzun otoyollar bizi geleceğe götürmez. Aksine burada ne kadar uzun yol yaparsak geçmişe de o kadar çabuk döneriz. Kendimizi geçmișteki șartların, geçmişte yaşadıklarımızın içinde buluruz. Geçmişin prangası o kadar kalınlaşır ki zincirlenmeye alışmış fillerin serbest bırakıldıklarında da tutsaklık bölgesinin dışına çıkmaması gibi, șartlar tamamen lehimize değiştiğinde bile biz o dar alanda mıhlanıp kalırız."
Sayfa 173Kitabı okudu
Derler ki; insanın aklı yaşında, ağacın aklıysa köklerindedir. İnsanın henüz yaş görmemiş hâliyle ağacın henüz küf görmemiş hâli birbirine benzermiş. Sonra yaşken eğilmekle, ermişken dik durmayı birbirine bağlayan dar ve sarp bir yol varmış. Bu yol incelik yoluymuş. Dardan geçmezsen, sarptan yürümezsen suçu yolda değil kendinde bulman gerekirmiş. Yoksa yaşken eğilmen zül, ermişken dik durman zor olurmuş, çektiğin zahmet yanına kâr kalırmış.
Sayfa 78 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Devlet, vatandaşlara karşı adil, koruyucu ve yol gösterici olmalıdır. Ne bireylerin büyük sermaye sahipleri olarak işçiyi, esnafı, dar gelirliyi topyekûn toplumu ezmesine müsaade edilmeli, ne de fertlerin hakları tehdit eden, onları topluma feda eden materyalist görüşlere itibar edilmelidir. Hak kutsaldır ve mutlaka sahibine verilmelidir. Hak konusunda hiçbir renk, dil, din, ırk ve sınıf farkı gözetilemez.
