Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Belki de herkes, gerçeğin sıkıştırdığı ve en ufak bir irkilmede içinde bulunduğu rüyadan çıkacakmış gibi bekleyen inatçı bir öğlen uykusunun kıyısındaydı.
Reklam
Her tarafa bakmana rağmen aradığını bulamadıysan, aradığın şey belki de elindedir, ondan göremiyorsundur belki de...
Sayfa 131 - Tün Kitap - 1. BaskıKitabı okudu
Yeryüzündeki bütün kötülükler ancak ateşle söner.
Sayfa 93 - Tün Kitap - 1. BaskıKitabı okudu
En iyi muhabbet, bitince, kişiyi korku ile ümit arasında bırakan muhabbettir.
Sayfa 63 - Tün Kitap - 1. BaskıKitabı okudu
Uyanın ey uykusunda erenler, davulu düğün dernekte görenler. Kalkın. Uyanın derin ve ebedî uykular içindeki uykularınızdan. Görmezden gelenler, bilmezden gelenler, duymazdan gelenler! Rüya içinde rüya görenler, suskunluk ipine çapraz çapraz dolanıp, ağaç gövdesinden farksız duranlar. Uyanın! Uyanın da görün artık olanı biteni yitip gideni. Gidip de gelmeyeni, duvarları ancak çarpınca göreni, yağmuru ekinden ayrı düşünemeyeni, ortadan bölüp de pay etmeyeni, emeğinizi size geri satanı, ezeni ve ezileni. Görün artık, bilin artık. Uyanın! Uyanın, davulcu geldi.
Sayfa 34 - Tün Kitap - 1. BaskıKitabı okudu
Reklam
Kalkın. Uyanın derin ve ebedî uykular içindeki uykularınızdan. Görmezden gelenler, bilmezden gelenler, duymazdan gelenler! Rüya içinde rüya görenler, suskunluk ipine çapraz çapraz dolanıp, ağaç gövdesinden farksız duranlar. Uyanın! Uyanın da görün artık olanı biteni, yitip gideni. Gidip de gelmeyeni, duvarları ancak çarpınca göreni, yağmuru ekinden ayrı düşünemeyeni, ortadan bölüp de pay etmeyeni, emeğinizi size geri satanı, ezeni ve ezileni. Görün artık, bilin artık. Uyanın!
Oruç dediğin ecdâdının senelerdir büyük şehirlerde yaptığı gibi çalatokmak davulun dövülmesiyle başlardı hem. Çoluk çocuk, enik cücük bile davulun bu heybetli işareti ile illiğe uyanacak, sıcak bazlamalarından koparıp, köpüklü çaylarından çekerek iştahla başlayacaklardı oruca.
Rüya dediğin inandıkça görülürdü elbet. Belki de gördüğü sâdece, boşlukta bıraktığı en kuytu niyetleri kalın ve ağır bir yorgan gibi örten, gerçeğe çok ama çok yaklaşmış bir kâbustu.
Hatta âdemoğlu her ölümü yeni bir hayatla değiştirmeyi de hayvanlara bakarak öğrenmişti de göçüp gidenleri çok çabuk unutmaları da hep bu yüzdendi.
Sayfa 133Kitabı okudu
Reklam
Belki de herkes, gerçeğin sıkıştırdığı ve en ufak bir irkilmede içinde bulunduğu rüyadan çıkacakmış gibi bekleyen inatçı bir öğlen uykusunun kıyısındaydı.
Ardından yüreği yalnızca kendisiyle dolu olan duvarları ancak çarpınca gören ve başkasının yangını ile evini ısıtıp yemeğini pişirenler gibi sustu. Şair gibi, kitap gibi, çoğu zaman da köy gibi sustu kadın.
23 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.