Kitap beş yaşında ki Zeze'nin dilinden anlatılıyor.Kitap 183 sayfa.Bir kere okumaya başladığınızda sizi sürüklüyor.Bir kaç saatte bitebilecek bir kitap ama ben sindire sindire yavaş yavaş okumayı tercih ettiğimden iki günde bitirdim.Kitabı okurken Zeze'nin yaşına iniyor,onu derinden anladığınızı hissediyorsunuz.Anlamlı bir şeyler okumak istiyorum diyorsanız,okumanızı tavsiye ederim.Ailesinden hep dayak yiyen,kötü laf işiten Zeze'nin ailesinden kaçışı olan takma ismiyle "Portuga" ile dostluğunu okuyoruz.Portuga Zeze'nin babasınsan bile daha yaşlı.Küçük çocuk onun yüreğini ısıtıyor ve ona oğluymuşcasına bir ilgiyle yaklaşıyor.Zeze'de onu hem en iyi dostu hem de kendi seçtiği babası olarak görüyor.Tabi bir de küçük şeker portakalı fidanımız var.Zeze ve ailesi yeni evlerine taşındıklarında arka bahçelerinde ki minik şeker portakalını gören ufaklık önce mırın kırın etse de (çünkü en küçük ağaç ona kalmıştı.)Sonradan fark ettiği üzere "Minguinho" ona bu adı veriyor.Onun ile konuşuyor,onu dinliyor,ona arkadaşlık ediyordu.Zeze onu sevmişti.Bu kitap yoksulluğu,çocukluğu,arkadaşlığı,merhameti ve bir çok şeyi size hissettiriyor.Kitabın sonunda buruk bir tebessüm ile kitabımı rafa kaldırdım...