Havanın güzel olduğu zamanlar annem babam Allie'nin mezarını ziyaret edip bir sürü çiçek filan bırakırlar. Bir iki kez ben de gittim onlarla, ama kestim sonra gitmeyi. Her şeyden önce, onu o çılgın mezarlıkta görmekten hiç hoşlanmıyorum. Ölmüş heriflerle, mezar taşlarıyla filan çevrili bir halde. Hava güneşliyse durum pek de kötü sayılmazdı, ama iki kez -tam iki kez- biz mezarlıktayken yağmur başladı. Korkunçtu. Yağmur yağıyordu çocuğun başındaki mezar taşına, karnının üstündeki çimlere. Her yer sırılsıklam olmuştu. Mezarlığı ziyarete gelen herkes deli gibi arabalarına koşmaya başladı. İşte bunu görünce deliriyordum neredeyse. Bütün ziyaretçiler arabalarına atlayıp radyolarını açabilirler, yemeğe bir yerlere gidebilirlerdi; Allie dışındaki herkes. Buna dayanamamıştım. Yalnızca bedeni filan mezarlıktaydı, ruhu cennete gitmişti, biliyordum bütün bu zırvaları, ama yine de dayanamıyordum. Keşke orada olmasaydı diyordum. Onu hiç tanımadınız. Onu tanısaydınız, ne demek istediğimi anlardınız.
Haliç o zamanlar inanılmaz kötü
kokuyordu, tam olarak lağım kokusu duyuluyordu ve ben bu
kokuya dayanamıyordum. Arabanın bütün camlarını kapatıyordum.
Koku gelmesin diye burnumu parmaklarımla kapatmama rağmen
Haliç'ten gelen hafif bir koku bile midemi bulandırmaya yetiyordu.
Haliç'ten geçmek benim için bir ölümdü, daha yaklaşmadan Ok
Meydanımda burnumu kapatmam gerekiyordu, ta ki tüneli
geçinceye kadar. Fakat Halic'in etrafında yaşayan insanlara
bakıyordum; onlar parklarda geziyor, yemek yiyor, hatta bir kısmı
piknik yapıyordu, bu kötü kokudan sanki hiç rahatsız değillerdi. Bu
durum bana çok tuhaf gelmişti. Demek ki, kötü bir ortamda
bulunan insanlar bir müddet sonra oraya uyum sağlayıp alışıyorlar
ve bu ortamın çirkinliğini göremiyorlardı. Ne kadar kötü ve sağlıksız
bir ortamda bulunulursa bulunulsun bir süre sonra kişinin bünyesi
bu duruma uyum sağlayarak kötülüğün farkına varamıyordu.
Tüketen insanın üreten insandan daha degerli olduğu bu yanlış ve ahlaksız döneme tahammülüm kalmamıştı artık. İnsanlar bunca acı çekerken, İstanbul'da en iyi suşinin nerde yenilebileceğini konuşanlara dayanamıyordum.