“Oğlum Dimitrakis öldüğü zaman da böyle kalkıp oynamıştım. Ölüsünün başında hora teptiğimi gören akrabalar, dostlar, beni yakalamak, bana engel olmak istemişlerdi. "Zorba delirdi!" diye bağırmışlardı. Ama ben orada kalkıp oynamasaydım, asıl o zaman kederimden delirecektim. Çünkü o benim ilk oğlumdu. Üç yaşındaydı ve ölmüştü. Onun yokoluşuna dayanamıyordum...”
Ben çoğu insana dayanamıyordum, ben aslında şu kahpe feleğin yönetimindeki hayatta artık hiçbir şeye katlanamıyordum..
Sayfa 124Kitabı okudu
Reklam
Kimsenin yanımdan ayrılmasına dayanamıyordum.
Sayfa 644
Hayatımın dışı başkalarını, içi beni yakıyordu. Çok fena yakıyordu. Artık dayanamıyordum. Hem artık korkunun ecele faydası yoktu.
Sayfa 40 - ŞebnemKitabı okudu
Yalnız bedeni falan mezarlıktaydı, ruhu cennete gitmişti bunu biliyordum bütün bu zırvaları ama yine de dayanamıyordum. Onu hiç tanımadınız. Tanısaydınız ne demek istediğimi anlarsınız.
Sayfa 147Kitabı okudu
Reklam
"İnsanlar bunca acı çekerken, İstanbul'da en iyi suşinin nerde yenilebileceğini konuşanlara dayanamıyordum."
Sayfa 134Kitabı okudu
❝...bir anda ortaya çıkıp benim için bu kadar çabalamasına dayanamıyordum. Uzun bir süreden sonra, farklı biri benim için bir şeyler yapıyordu. Tüm öfkeme, nefretime ve geçmişime rağmen bana ulaşmaya çalışıyordu. Dikenlerim kalbine batarken, çiçek açacağım umuduna tutunuyordu. ❞
Sayfa 147Kitabı okudu
İnsanlar bunca acı çekerken, Istanbul'da en iyi suşinin nerde yenilebileceğini konuşanlara dayanamıyordum.
Sayfa 134Kitabı okudu
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.