Ayrılmak çok zor bazı kitaplardan!
Hele o kitap sayfa sayfa içine işlediyse...
Artık ellerin bıraksa da zihnin, kalbin o kitapla yaşamaya devam edecektir!
Mihmandar
Hicretle başlıyor eser.
Ta o an hissettim eserin sayfalardan yüreğime hicret edeceğini!
Hz. Peygamber ile bir yolculuk...
"Azıcık sabret, Allah belki sana bir yol arkadaşı
Popüler olan her şeyden uzak kaldığımı burda takriben 85-90 kez belirtmişimdir. Bundan mütevellit bu kitap çıkar çıkmaz okuyup aradan çıkarmak istedim. İncelemeye de kitabı alış hikayemle başlamak istedim.
Her zaman gitmiş olduğum sahafa gittim. Kitabı alırken orda bir baba bir oğul muydu yoksa bir dede bir torun muydu tam bilmiyorum; "Yeni
TEKRAR....
Teyzemin hatırasına hürmeten (Sabah saatlerinde vefat haberi geldi teyzemin. Bir süredir yurtdışında idi. Haftaya kadar da cenazesi gelecek.)
Mekanın cennet olsun inşallah teyzem..
Teyzem çok güzel bir kadındı halen de çok güzel. Allah çirkin şansı versin tabirinin ne olduğunu teyzemin başına gelenlere şahit oldukça çok daha iyi
Yakup Kadri, milli edebiyatın önemli temsilcilerindendir. Bu eseriyle dönemini yansıtmaktadır.
Yakup Kadri bu kitabında mekana bağlı olarak Osmanlıyı ve dönemi anlatır. Mekan üzerinde ağırlıklı gidildiği için kitabın adından da bir mekan adı vardır. "Kiralık Konak"
Konak, Osmanlı dönemine ait gösterişli evlerdir. Eskiden bu gösterişli
Kırgız bir yazar olan Cengiz Aytmatov, 1970 yılında yazdığı “Beyaz Gemi” kitabında, yedi-sekiz yaşlarındaki bir çocuğun gözünden hayatı anlatmaktadır. Küçük yaşta annesi ve babası ayrılınca dedesi tarafından büyütülen çocuğun temiz ve saf dünyasından gerçekliğe uzanan bir roman. Romanın kahramanı çocuk geleceği temsilen kurgulanırken dedesi ise
Tutar sana bir dilim ekmek verirler, dünyaları bağışladım sanırlar. Adama verdikleri alt tarafı bir sadakadır, ama gel gör ki bu sadakayı vermekle cennete gitmeye hak kazandıklarını sanırlar.
Siren Yayınları'nın kitaplarını okuyorum bu aralar. Kitaplarında beni çeken bir şeyler var. Tokyo'nun Son Çocukları da daha önce araştırıp okuma plânlarıma eklediğim kitaplardandı. Yoko Tawada birçok ödül almış, Almanca ve Japonca eserler kaleme almış ve bu nedenle Alman kültürüne katkılarından dolayı Goethe Madalyası'na da layık görülmüş. Çift
Öncelikle böyle bir kitabı nasıl anlatacağımı, yazılanları nasıl aktaracağımı bilemiyorum. Konunun hassasiyeti ve benim de konu hakkındaki altyapımın pek sağlam olmaması dolayısıyla, değerlendirmemde değindiğim konularda bir eksiklik veya bir yanlışlık olmuş ise şimdiden özür diler, tarafınızdan düzeltilmesini rica ederim. İki gündür çok etkisinde