Ülke olarak bitcoin karşısındaki tavrımız, vakti zamanında matbaaya gösterdiğimiz tavır ile aynı. Nasıl zamanla hepimizin cebindeki paranın yerini kredi ve banka kartları aldıysa artık ülkelerin yönettiği paraların yerini de merkeziyeti olmayan Bitcoin gibi para birimleri alacak.
Çoktan postaya vermişler seni
Ağzı kapatılmış hayat
Damgası üstünde yetim
Mektup acıyor
Hangi hayata gitse
Hangisinden geri dönse
Zarfı hiç değişmiyor
Bu ne az hayat
Bu ne çok yetim
Hayır, saatleri, geyikleri anlatmıyor bu kitap.
Bir kumru oluş halini anlatıyor.
Ya da bir kumru olamayış halini.
Bazan bir şey görünür gibi oluyor.
Bazan bir şey görünmüyor.
Bazan bir şey değişecekmiş gibi oluyor.
Bazan bir şey değişmiyor.
Bazan beni hep sevecekmişsin gibi oluyor.
Bazan hiç sevmemişsin gibi.
Bazan bu kitap açıklanamayan şeyleri
Anlatıyormuş gibi oluyor.
Bazan hep açıklanan şeyleri.
Bazan bu kitap senin gibi oluyor.
Bazan benim gibi.
Yani sen beni kumru yapmaya çalışırken,
Benim kumru olamayış halimi.
Bazan bu kitap aşk oluyor,
Bazan anti-aşk gibi.
Bazı şarkılar eskimiyor. Çünkü devran dönüyor, düzen değişmiyor. Râhmetli Cem Karaca, Yarım porsiyon aydınlık..
"bir eliniz çenenizde, kaşınız hafifçe yukarıda, bakışlarınız ne kadar bilgiç; hiçbir şey üretemeden sadece eleştirirsiniz.."
Bazı erkekler kadınların her işte çalışmasının, yönetime katılmasının falan en temel hakkı olduğunu düşürüyor. Evet, tüm bunları yapıyorlar ama değişen bir şey yok. Çünkü zihniyet değişmiyor dostum. Kadına bakış değişmiyor.
İsmail Hakkı Tonguç bir mektubunda şöyle yakınıyor: “Kendilerine devletin önemli işleri verimiş olan kıt görüşlü ve anlayışsız insanlarımızın bu derece kültürsüz oluşlarına çok üzüldüm, içim parçalandı”