Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
''Arada hiddetlenip içimden gelen alevleri, ifrazatı dışarı püskürtüyorum 'yanardağ' diyorsunuz. Kesilen, yakılan ormanlık alanlarımdan toprakla birlikte sel olup hırsla akıyorum 'erozyon' diyorsunuz. Arada bir silkelenip kıpraşıyorum 'zelzele' deyip geçiyorsunuz. Fırtına, boran, lodos, keşişleme, karayel olarak ıslık çalıyorum 'deli yel' diyorsunuz, hala akıllanmıyorsunuz...''
Bir katre eylül düştü aklıma Buruk tadı bulaştı hasretime Usulca sarısını bıraktı tualime Boyadı bedesteni hazana Yıllardır buram buram kokan anıları Bölüştürdü tüm yaşadıklarıma Payıma bir yüklü boran düştü Estirdi deli rüzgarımı Karıştırdı bulutlarımı göğümde Zemheri ile yaz'ımı kış'a çevirdi Eylülün tadı dimağımda anca ekşidi Ey nazlı ! Hazanim bir yaprak düşümde Hemen mi ? Kapladı ahu güzarım Döktü topragim gözüm yaşın Bekler oldum nevbaharım NESLİHAN KÖSE
Reklam
Yunus Ki Sütdişleriyle Türkçenin
Yunus ki sütdişleriyle Türkçenin Ne güzel biçmişti gök ekinini, Düşman müşman girmeden araya Dolanıp bütün yukarı illeri Toz duman içinde yollar boyunca Canından sızdırmıştı şiiri; Vasf-ı Hal' inde öyle esrikti Acı dirliği Aşık Paşa'nın,
Sayfa 98 - 38.Baskı -ÖnceleyinKitabı okudu
Yusuf'un büyüsünde parmaklarını heba eden Züleyha! Şiirleri mısra mısra adamışken yollarında, içimde deli boran türkülerle dem tuttum aşkını.
Sayfa 149 - KARİYER YAYINCILIKKitabı okudu
Hocam vallah...
Hocam vallah ben bu derde varamazdım Beni derde yakan bu Leyli, Leyli... Gönderdi bir selâm işte ben geldim, Karşında durayım de Leyli, Leyli... --- Deli Boran ---
Sayfa 125 - Deli Boran - 1923
Doğanın Çığlığı
"Arada hiddetlenip içimden gelen alevleri, ifrazatı dışarı püskürtüyorum 'yanardağ' diyorsunuz. Kesilen, yakılan ormanlık alanlarımdan toprakla birlikte sel olup hırsla akıyorum 'erozyon' diyorsunuz. Arada bir silkelenip kıpraşıyorum 'zelzele' diyorsunuz. Fırtına, boran, lodos, keşişleme, karayel olarak ıslık çalıyorum 'deli yel' diyorsunuz, hâlâ akıllanmıyorsunuz... "
Sayfa 51 - Nikea YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bakıyorum nedensiz döküyor ağaçlar yapraklarını. Nedensiz köpürüyor deniz. Nedensiz böyle deli boran rüzgar. Nedensiz yolunu şaşıran yolcular. Nedensiz akşamların karanlığa düşüşü. Nedensiz ayrılıklar. Her şey nedensiz gidişinle...
Sayfa 133 - KARİYER YAYINCILIKKitabı okudu
Gelsende görsem rüyada gül cemalini, O güzel ayaklarına yüzler sürmeyi, Cemalin aşkıyla her-dem geçmeyi, Öyle istiyorum ki efendim seni görmeyi. Tüm malımı Ebu Bekir gibi önüne sermeyi, Seni gören Ömer gibi adaletçe gezmeyi, Kuran-ı güzel sesiyle Osman gibi ezberlemeyi, Öyle istiyorum ki efendim seni görmeyi. Ali gibi seni yiğitçe, candan sevmeyi, Bilal olup ezanları senin için seslendirmeyi, Hamza olup deli boran gibi esmeyi, Öyle istiyorum ki efendim seni görmeyi.
Yunus ki sütdişleriyle Türkçenin Ne güzel biçmişti gök ekinini, Düşman müşman girmeden araya Dolanıp bütün yukarı illeri Toz duman içinde yollar boyunca Canından sızdırmıştı şiiri; Vasf-ı Hal'inde öyle esrikti Acı dirliği Aşık PAşa'nın, Günlük gibi havayı doldururdu. Sevginin ve kimyanın öğretisi; Bursa 'da otlar ağaçlar arasında kim yazdı günün
Halk şiiri, halk kaynağından fışkıran şiirdir, öyle olunca elbet ekmek gibi öper başımıza koyarız. Bu şiirde Türk halkının yüzyıllardır söyleye söyleye bilediği nice türkü sergileniyor. Türk dilinin en arı, en duru işlenişi ondadır. En ummadığın ozanın en ummadığın şiirinde karşına iki dize çıkar ki, çarpılırsın: "Ferhad dağı deldi ise ben
Sayfa 165 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 5. basımKitabı okudu
Reklam
Aşk ıslanmaktı boran yağmurlarında şemsiyeni açmadan. En deli kasırgalarla çarpışmaktı korkulara sığınmadan. İnadına direnmekti ayrılığa, Ve yüreğinin götürdüğü yere yürümekti, Sonu olmayacağını bile bile... Aşk kor ateşlerde yanmaktı, Közlerine bir damla su dökmeden, Kül olacağını bile bile...
Ben Evren oğlu Deli Boran Kul olmadım hiç bir yönde Sultan yeliyim yeryüzünün
BİR ŞAİR ASTILAR
Bir şair astılar, şiir uçtu gitti bedenden Bir deri, bir kemik astılar Söylenmişlikler kaldı boşlukta Suçlular tuttu ipin ucunu Şiir affetmedi Hece ölçüsü küstü önce Sonra kafiyeler ayaklandı Kelimeler sloganlarla haykırdı Ne ay ışıdı artık, ne de güneş doğdu Şiir affetmedi Rüzgar esmedi, deli boran oldu Gamzeler zincirlendiler çukurlarına Dudaklar dişlerin arasında ezildi Kahkahalar utanıp, çekildiler Şiir affetmedi Şair toplayıp aşkı, hasreti, şiirleri Uçtu gitti bedenden Bir deri, bir kemik sallanırken ipin ucunda Kimsenin haberi olmadı Şiir affetmedi Mine Dönmez Ölçer
254 syf.
·
Puan vermedi
Al şu 100 lirayı kızımın peşini bırak!
Okuduğum baskı E yayınlarından 1970 yılında çıkmış. "Mutlu Yıllar" dileği ile 1974'te imzalanmış, Cengiz Bey'in imzasına pek benzemiyor o yüzden ucuza kapattım herhalde. "Doğum gününde de kitap mı hediye edilirmiş, tüüü" diyen birisi elden çıkarmış anlaşılan. Bana ulaşana kadar ne maceralar yaşadı kim bilir! :) İlk
Hacizli Toprak
Hacizli ToprakCengiz Tuncer · E Yayınları · 197020 okunma
Başı Boş Bıraktım Deli Gönlümü Aldı Bir Meçhule Götürdü Beni Aşkın Deryasını Boyladı Geçti Bir İçimlik Suda Batırdı Beni Bağrımı Saz Gibi Çaldırdı Derde Tellerim Kırıldı Yıprandı Perde Sevdalara Köşkler Kurduğu Yerde Toz Duman İçinde Yatırdı Beni Güvercinler Gördü Turna Baz Gördü Vefalı Çıkanı Gayet Az Gördü Her Mevsimi Bahar Sandı Yaz Gördü Kar Boran İçinde Yitirdi Beni - İhsan Güvercin
118 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.