Sarı Gelin Türküsü'nün hikâyesi… Gelin, eski çağlardan beri Çoruh ırmağı boyunda yaşayan Hıristiyan Kıpçak Beyinin kızıdır. Ve saçları sarıdır. Zaten türkü adını da bey kızının sarışın olmasından alır. Erzurum'lu bir delikanlı sarışın Kıpçak Beyinin kızına âşık olur ve Erzurumlu delikanlı ile sarışın Kıpcak kızının arasında büyük bir aşk
Kat kat duvarlar ardında Kendimi bildim bileli bekledim seni.
Sayfa 17
Reklam
Bir büyük oyun yaşamak dediğin Beni ya sevmeli ya öldürmeli
Sayfa 15 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Benim bir nokta kırılmışlığım Gözlerimin ardında büyür durur
Sayfa 11
Tepeden tırnağa bir usanmışlık Anı ne bellek ne Bu şehirden bu parktan uzakta Neresi olsa olur
Sayfa 11
Yorgun çayırlar serçeler, yorgunum Nasıl taşısam ellerimi şimdi Damda saçakta bacada bir mavi Sallana sallana uyur
Sayfa 12
Reklam
Yürüdü düşünceleri bozbulanık Ürkek serçeler geçti başının üstünden Bir büyük şehrin kalabalığında Yaşadığını duyuyordu her şeye rağmen
Sayfa 17
Ben şarkıları akıttım sana doğru İçimdeki ırmağı akıttım Anlarsan söyleme istediğimi, Ölürüm
Sayfa 18
Yaşamak
Havada bir hoş aydınlık bir mavi Sevgiyse büyük şarkıysa güzel Yaşamaksa…
Sayfa 18
YAĞMUR ALTINDAKİ ADAM Bir yıldız iliklerine kadar karanlık Bir adam yağmur altında yalnız Tahammül edilmez düşüncesine O inadına yaslanır kayıtsız Ne söyleyecek tek sözü vardır Ne büyük hikayesi yaşayanlara dair Ağır sallanışını duyar yarasaların Vakit gecedir O çoktan affetmiştir unutanları Alır götürür gözlerini bir deniz Bırakır boşluğa kanatlarını Bir yarasa gece vakti bahanesiz 1953
Sayfa 19
Reklam
Birisi bütün düşüncelerinin sahibi Hatırası kara elleri beyaz Unutmak istersin unutursun Gel gör ki yalnızlığa dayanılmaz
Sayfa 20
Sımsıkı bağlı geçen zamana Dal gibi uzayan gündüzler içinde gözlerin Gözbebeklerin yıllardır Kendi kendisinin özleminde
Sayfa 20
UZUN YAĞMURLARDAN SONRA Sen yağmurlu günlere yakışırsın Yollar çeker uzak dağlar çeker uzak evler Islanan yapraklar gibi yüzün ışır Işırsa beni unutma Alır yürür sıcak mavisi gökyüzünün Kuşlar döner uzun yağmurlardan sonra bir gün Bir yer sızlar yanar içinde büsbütün Her şeye rağmen ellerin üşür Üşürse beni unutma Yeni dostlar yeni rüzgârlar gelir geçer Yosun muydum kaya mıydım nasıl unuttular Kahredersin başın önüne düşer Düşerse beni unutma 1954
Sayfa 23
Ağaçtan maviden denizden uçar Kendinden uçamaz kuş
Sayfa 26
Bu camlar yalnızlık camları Dışardan yukardan gözlerimizle Bu camlara yağmur yağdırıyoruz
Sayfa 27
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.