Bastırma, önceden simgeselleştirilip yapılandırılmış, önceden düşünülmüş şeyler üzerinde iş görürken, daha aşırı olan men etme (foreclosure) mekanizması o ilk içeri alma aşamasına meydan vermez. Reddedilen unsur kişinin zihin dünyasından içeri hiç sokulmamış, simgeselleştirme olanağı olmamış gibidir. Özümsenemeyen bir anlam (signification) gibi, düşünülemeyen bir şey gibidir. Bilinçdışında hiçbir yeri olmadığından, kişinin düşünce süreçlerinde ya boş bir nokta olarak kalacaktır, ya da kimi durumlarda dışarıdan, kendisine ait olduğuna dair hiçbir his uyandırmayan bir halüsinasyon biçiminde geri dönecektir. Dolayısıyla kişinin buna bir açıklama getirmek için elindeki her türlü bilgiyi kullanmasında şaşacak bir şey yoktur: beyindeki nöronlar, radyo dalgaları, polisin ayarladığı bir makine, vb.
Sayfa 56
Dili sürçen bir nevrotik mahcup olur, kendini sorumlu hisseder, çünkü sürçmenin kendisinden geldiğinin farkındadır. Oysa psikotik halüsinasyonda rahatsız eden unsurun dışarıdan kaynaklandığı kabul edilir: biz değil, Öteki, “içeriden” değil, “dışarıdan". Nevrotik dil sürçmesinde olduğu gibi kendimize rağmen konuşan biz yerine, doğrudan bizimle konuşan bir Öteki vardır.
Sayfa 55
Reklam
...aklımı kaçırsam diye geçiriyordum bazen içimden. Bütün bunlara kafa patlatamayacak kadar patlasa kafam. Fakat umut vaat eden birtakım antikalıklarım beni deli etmeye yetmiyordu. Neticede herkesin vardı bazı acayiplikleri. Kimi günde dokuz saat merkep gibi çalışıp kazandığı bütün parayı son model cep telefonuna yatırıyor, kimi peçete biriktiriyor, kimi utanınca kızarıyor, kimi vücudundaki kılları bir yabancıya söktürüyordu. Bütün bu çatlaklar taburu aklı başında sayılırken, delilik tarif ve talihi bana düşer miydi? Hem herkesten çok tırlatmaya ya da kahırlanmaya hakkım olmadığını biliyordum. Pek çoklarıyla mukayese edildiğinde, elle tutulur bir derdim bile yoktu. Yine de içimde açan leş kokulu çiçeğin ahtapot dikenleri ha bire kanatıyordu bir yerlerimi.
Sayfa 62 - HEP KİTAPKitabı okuyor
aşk: — İnsanın daha kendisini tanımazken bir başkasını göklere çıkarmasından ibaret olan bir budalalık. —Evlilik aracılığıyla ya da hastalığı tetikleyen etkenlerin ortadan kaldınlması suretiyle tedavi edilebilen geçici bir delilik. Tıpkı diş çürümesi ve diğer bazı marazlar gibi bu rahatsızlık da yapay koşullarda yaşayan uygar halklar arasında yaygındır; temiz hava soluyan ve basit yemekler yiyen barbar uluslar ise bu illetin tahriplerine karşı dirençlidir. Söz konusu hastalık bazen ölümcüldür, ama genellikle hastadan ziyade doktor için.
"Ah siz akıllı insanlar!" dedim gülümseyerek. "Tutku! Sarhoşluk! Delilik! Empati kurmadan, orada öyle rahat rahat oturun, alkoliği eleştirin, aklını kaçırmıştan nefret edin, bir rahip gibi yanından geçip gidin ve sizi onlardan biri yapmadığı için Ferisi gibi Tanrı'ya şükredin.
Aşırı işkence korkusu bilinen bir delilik biçimidir.
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.