Ama bir yandan da ikiniz birden aklıma geliyorsunuz. İşte o zaman dellenicem diyorum. Alçak, götürecek nasılsa her şeyi. Ama seni vermem. Alamaz da.
Bu böyle midir? Lütfen çözümle bana. Dellenicem Leylım. Bir dellensem gerisi önemsiz belki. Ama bunun sanısı korkunç. Böyle şey olabilir mi? Bir canda iki can yaşamak. Mutlak bir çözüm yolu var bunun. Anlat bana. Senden bir şeyler ummak... Umutların en olmazı da bu belki.
Sayfa 58 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Ahmet Arif
Dellenicem Leylim. Bir dellensem gerisi önemsiz belki. Ama bunun sanısı korkunç. Böyle bir şey olabilir mi? Bir canda iki can yaşamak. Mutlak bir çözüm yolu var bunun. Anlat bana. Senden bir şeyler ummak... Umutların en olmazı da bu belki. Saçmaladım gene.
"Dellenicem Leylim. Bir dellensem gerisi önemsiz belki. Ama bunun sanısı korkunç. Böyle bir şey olabilir mi ? Bir canda iki can yaşamak. Mutlak çözüm yolu var bunun. Anlat bana. Senden bir şeyler ummak... Umutların en olmazı da bu belki. Saçmaladım gene."
Sayfa 52 - Kültür yayınlarıKitabı okudu
"Dokunsan dellenicem"
Ölüm bile getirsen güzelsin ömrüm. İnan bana, bütün yüreğimle söylüyorum bunu. Bağırabilirim de. Ne var?
Gene mi “ötekiler”le mukayese beni? Maşallah sevgilim! Çok mültefitsin***... Korkunç vuruyorsun. Hem eldivensiz. Vur canım.
Aşağılık olsa bile hoşuma gidiyor bu hâlim.
“Ben senin mecburunum - başkaca yokum.”
Leylâcığım, “dokunsan dellenicem”, delirmek mastarından halk ağzı -gelecek zaman-delireceğim, deli olacağım anlamında ama daha çok katilik, mutlaklık kokan bir mısrâ.
*** Güleryüz gösteren, hoş davranan