Türkiye, sanayisi, ortalamanın üzerinde eğitim seviyesine sahip genç nüfusu, demokratik tecrübesi ve kurumsal kültürü olan bir ülkedir. Kaşıkçı olayı, Türkiye'nin "muadili" olarak karşılaştırıldığı ülkelerden çok daha büyük bir güce ve demokratik kültüre sahip olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Sayfa 40
E hani başörtü yasaklanmamış, din elden gitmemiş, Kuran kursları kapanmamış
28 Şubat 1997 MGK Kararları 1. Anayasa'mızda Cumhuriyet'in temel nitelikleri arasında yer alan ve yine Anayasa'nın 4. maddesi ile teminat altına alınan laiklik ilkesi büyük bir titizlik ve hassasiyetle korunmalı, bunun korunması için mevcut yasalar hiçbir ayrım gözetmeksizin uygulanmalı, mevcut yasalar uygulamada yetersiz
Sayfa 376Kitabı okudu
Reklam
Demokrasinin ön koşullarından biri de, insanların demokratik süreçlere katılabilecek kadar eğitim almış olmasıydı. Genç bir demokraside halkın aydınlanmış olmasına ihtiyaç duyulduğunu bugün de görebiliyoruz.
16 Kasım 1933’te, Heidegger, Baumgarten'dan habersizce, Göttingen'deki Nazi profesörlerinin başkanı olan Dr. Vogel'e meşum bir mektup yazdı: "Aile arkaplanı ve entellektüel yönelimiyle Dr. Baumgarten, Max Weber etrafındaki liberal-demokratik entelektüellerin Heibelberg çevresinden gelir. Burada kaldığı sürece, bir Nasyonal
Sayfa 16
Bu ülkede iyi ücret alan, iyi eğitim görmüş ve sürekli kendi lerini geliştiren öğretmenlerin görev yaptığı, sevilen, verimli, demokratik, mutlu devlet okulları için daha fazla destek toplamamız acil bir görevdir. Öğretmenlerin ücretleri bir daha asla bugün olduğu gibi devlet şirketlerinin yönetim kurulu başkanlarının ya da müdürlerinin aldıklarından astronomik ölçüde daha düşük olmamalıdır.
Rojava demokratik-özerk yönetimi, Suriye rejimine ve kayda değer si­lahlı güçleri Selefi, çoğu İslamcı Suriye muhalefetine karşı laik-seküler bir "üçüncü yol" açma iddiasının yanı sıra, ulus-devlet modelini aşma savında­dır. Anayasa yerine geçen Rojava Toplumsal Sözleşmesi, Kürtlerin yanı sı­ra Asuri, Süryani, Ermeni, Çeçen ve
Sayfa 880 - İletişim Yayıncılık
Reklam
Masal
Zamanın birinde her gün yeni bir acıya uyanan, her akşam bir başka kötü haberle gözlerini kapatan bir ülke varmış. Bu ülkenin insanlarının bazılarının zaten dünyadan haberi yokmuş. Sadece nefes alıp vererek dünyaya iştirak eder, kendileri için yaşarlarmış. Bazıları kendi havasındaymış. Paranın, rahatın, konforun, eğlencenin içinde yaşayıp gider,
Çözüm bu kadar basit!..
"İyi ama tüm bunların Evle ne ilgisi var?" "Şöyle bir ilgisi var," diye cevap verdi, yavaşça ve üzgün bir şekilde. "Sizin çocuklarınız, becerebilirlerse cennete gitmek ten başka bir emeli olmayan, ev dışında hiçbir ilgi, hırs ya da vazife bilmeyen, eve bağımlı annelerin sorumluluğunda büyüyorlar. Bu eve bağımlı kadınlar erkek emicidir; onlara her şeyi erkekler sağlamak zorundadır ve hiç azımsanmayacak istekleri vardır. Böylece erkek 'Her şey bana bağlı,' der ve canını dişine takıp çalışır. Ama sadece bu amansız ekonomik baskı değil mesele. Bunun altında yatan ve her şeye sebep olan şey, fikrin kısıtlanmasıdır! Çocukluğun en erken evrelerinden itibaren hayata toplum odaklı bakmanız gerekirken, sizde Ev düşünülüyor, Evden bahsediliyor, Ev için çalışılıyor... Her erkeğin sadece kendi küreğinden mesul olduğu küçük bir kano filosundan, bir donanma gibi hareket etmesini bekleyemezsin herhalde, değil mi?" "Ne yapılmasını istersin?" diye sordum, bir süre sonra. "Demokratik düşünce, algı ve davranış konusunda erken yaştan itibaren tam bir eğitim verilmesini. Kamusal kaynakların iktisadi idaresini ve bu idarenin, evin bir yük olmaktan çıkarılarak mutluluk ve huzurun doğal bir kaynağı haline getirmesini. Bir de elbette, ev endüstrisinin kamulaştırılmasını."
Sayfa 101Kitabı okudu
Ne kadar da günümüze benziyor 6. yy.
Demagoglar genellikle varlıklı, iyi eğitim görmüş ve gözü yüksekte olan kişilerdi. Fakat bunlar, demokratik sistemde başarılı olup amaçlarını gerçekleştirebilmek için en kolay yolu seçiyorlardı; bir başka deyişle, yönlendirici olacaklarına halka hoş görünmeye çalışıp çoğunluğun görüşlerini izlemeyi yeğliyorlardı.
makbul bir romanın, okurun bönlük derecesinde canının istediği gibi ayar çekebileceği, kendinden menkul bir düzmece olması gerekir. Karakterleri daima iyi veya kötü, ya da fakir veya zengin olmaya mecbur etmek demokratik değildir. Her bir karakter kendine ait özel bir yaşama, özerkliğe ve yakışık alır bir yaşam standardına sahip olabilmelidir. Böylece, karakterlerin kendile­rine saygısı olur, içleri huzurla dolar ve daha iyi hizmet verirler. Bunun kaosa yol açacağını söylemek yanlış olur. Karakterler bir kitaptan diğerine geçebilmelidir. Mevcut edebiyat külliyatının tamamı, kafası çalışan yazarların lazım gelen karakterleri çekip alabileceği bir limbo olarak görülmelidir; yazarlar ancak mev­cut olanlar arasında amaca uygun kuklalar bulamadıklarında yeni karakterler yaratmalıdırlar. Modern roman büyük ölçüde referanslardan mürekkep bir eser olmalıdır. Çoğu yazar daha önce söylenmiş - genellikle çok daha iyi söylenmiş - şeyleri söylemekle harcıyor vaktini. Halihazırda var olan eserlere verilen referansların çokça olması, okuru her bir karakterin mahiyetiyle ilgili anında bilgi sahibi yapar, sıkıcı açıklamaları bertaraf eder ve şarlatanların, zıpçıktıların, el çabukluğunu marifet bilenlerin ve eğitim seviyesi düşük kişilerin çağdaş edebiyatı idrak etmelerini etkili bir şekilde önler.
Sayfa 52 - Everest 2014Kitabı okudu
Reklam
Devlet protesto eylemi düzenler mi? Türkiye örneğin­ de düzenliyor. 1990'lı yıllarda "terörü tel'in" mitingleri biçiminde devlet ön­cülüğünde kitlesel eylemler düzenlendi. 2000'li yıllarda devlet eliyle düzenlenen eylemler başka biçimler aldı. Bununla birlik­te "terörü lanetleme" eylemleri bu kategoride önemini koru­du. Bazı dönemlerde ilköğretim öğrencileri bizzat Milli Eğitim Bakanlığı'nın yönlendirmesi ile PKK karşıtı eylemler yapmaya teşvik edildi. Bir diğer örnekte, 15 Mayıs 2011'de Batman Vali­liği, Mersin'de Nevruz kutlamaları sonrasında Türk bayrağı ya­kılmasını protesto etmek amacıyla 5.000 kişinin katılımıyla bir yürüyüş düzenledi. Yürüyüşte saygı duruşu, istiklal Marşı oku­ma gibi performanslar sergilendi. Protesto eylemlerinde devletin bazı sektörleri de bizzat dü­ zenleyici aktör olarak görev alabilmektedir. Örneğin 6 Nisan 2009'da Hakkari'de askerler Demokratik Toplum Partisi'nin "çöp toplamadaki yetersizliğini protesto etmek amacıyla" bir yürüyüş düzenledi. "Bölücülük yapma, işini yap" yazılı döviz­ler taşınan bu eyleme 500 asker katıldı.
Sayfa 164Kitabı okudu
Eğitimin İslâm'a uygun olabilmesi için kesintisiz olarak devam etmesi de gerekir, ailede, okulda ve toplumda. Eğer bu eğitim ailede atadan görerek devam ediyor da, okulda ve cemiyette devam etmiyorsa, bugün olduğu gibi iş hayatından aile münasebetlerine, hayat görüşlerinden ekonomiye, iç siyasetten dış siyasete kadar her alanda karışıklık, anarşi, ahlaksızlık ve bozulma hüküm sürer. Toplumda inanç bakımından farklılaşmış gruplar ortaya çıkar ve idareler bu farklılıkları demokratik bir düzen içinde barışık bir şekilde bulun- durmaya boşuna gayret ederler.
Sayfa 107Kitabı okudu
Alkan'ın Araştırması Türkiye'de politik toplumsallaşma üzerine ilk bağımsız kitap siyaset bilim profesörü Türker Alkan'a aittir. 1979'da Kültür Bakanlığınca basılan kitap Siyasal Toplumsallaşma ismini taşır. Ama bundan önce, bu kitaba da zemin olan bir araştırma ma­kalesi dikkat çekicidir. 1978'de Ankara Üniversitesi SBF Der­ gisindeki "Demokrasinin Denetim Mekanizması ve Siyasal Toplumsallaşma" başlıklı çalışmasında, 1924-1969 aralığında ilkokulda okutulan vatandaşlık kitaplarının içerik çözümle­mesi ile siyasal denetim mekanizmaları incelenir.15 Alkan'ın vardığı sonuç, 1950 öncesi ve sonrası denebilecek kabaca bir ayrımla vatandaşlık eğitim içeriklerinin 1950'den sonra de­mokrasiye doğru yoğunluk kazandığıdır. Bir de 1950 sonra­ sında söz konusu kitapların demokratik denetimle ilgili siyâsî bilinci geliştirici bir yönde olduğunu belirtir. Ancak bu kitapla­rın, demokratik denetimin 'nasıl' yapılacağını iyi göstermekle beraber 'neyin' denetleneceğini net ortaya koyamadığını söy­ler. En nihayet biçimsel demokrasi (eğitimi de katarak) eleştiri­ lerinin haklılığının altını çizer.
Sayfa 137 - PdfKitabı okudu
757 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.