Eveeet Kvothe ile çıktığımız yolcuğumuzun şimdilik sonuna geldik. Şimdilik diyorum çünkü devam kitabı henüz yazılmadı. Yazar beyefendicim umarım kitabın devamını en kısa zamanda bizlerle buluşturur. (Ümit etmek güzel şey :( )
1139 sayfayı okumak zor olsa da çok eğlendim, heyecanlandım ve müthiş duygular yaşadım.
Kitabın adını görenlerin de dediği gibi neymiş Bilge Adamın Korkusu? Birkaç şey söylemiş yazar bunun için; “Unutma, her bilge adamın korktuğu üç şey vardır: fırtınalı bir deniz, aysız bir gece ve yumuşak başlı birinin öfkesi.” tabi okumayanlar için bu cümleler bir anlam ifade etmeyebilir. Ama okuyanlar yazarın ne demek istediğini anlayacaktır.
Rüzgarın Adı'nda (1. Günde), Kvothe'nin çocukluktan üniversite dönemine kadar olan hayatını okumuştuk. Bilge Adamın Korkusu'nda ise biraz üniversiteden uzaklaşıp, farklı yerler, farklı insanlar tanıyacağız. Bol bol gezeceğiz Kvothe ile birlikte. Yolda karşılaştığımız insanlara hayran da olacağız, nefret de edeceğiz. Kısacası tüm karakterlerle bütünleşeceğiz.
Yazar kitabı çok uzatmış maalesef bu kadara gerek var mıydı? Pek emin değilim. Bazı yerlerde yeter artık dediğim oldu ama söz konusu Kvothe'se iki bin sayfa da okurdum. (Şov yapıyorumdur).
Mutlaka ama mutlaka bu seriye bir şans vermenizi isterim. Pişman olmazsınız.
Not: Kvothe, Bast, Sim, Wilem, Devi, Denna, Eloin, Fela, Auri, Köz, ve hatta Ambrose seni bile çok özleyeceğim.