bir gün, birdenbire, tam umudumuzu kaybetmişken çıkar karşımıza. o zaman ufuk aralanır ‘işte’ diye haykıran bir ses gibi. ona yaşamınızın sırlarını dökmek, her şeyi vermek, onun için her şeyi feda etme gereksinimi duyarsınız. içinizdekileri anlatmazsınız birbirinize, anlatmadan seziverirsiniz. düşlerde görmüşsünüzdür. kısacası şuracıktadır, o kadar aranmış olan hazine şuracıkta önünüzdedir.