Bir Yudum Kitap
Günaydın. Dünyanın bütün meseleleri sevmekle, iyilikle, güzellikle hallolacak elbet. Yeter ki insan ümidini yitirmesin, sabretsin. Yusuf Atılgan, "Acelem yok benim, biliyorsun." der ve ekler: "Bir gün sana dünyada dayanılacak tek şeyin sevgi olduğunu öğreteceğim." Güne sevmekle başlayın sevgili okur. Mesela tanımadığınız birine
Ama o yükselen güçlü dalga henüz yarı şekillendirilmiş olanı elinden kapar, o arkasından yakınır: Ah, az tanıyoruz kendimizi, Zira bir Tanrı hüküm sürer içimizde. O güçsüz insan sürekli şiirinin kontrolünü elinden kaçırır. “Dereler gibi, bir şeyin sonu beni peşinden sürüklüyor, Asya gibi genişleyen bir şey.” der onu kendinden çekip alan o büyük güç hakkında; sanki beyninin bütün kavrama gücü felç olmuş ve düşünceler kopmuş yapraklar gibi boşluğa düşmektedir:
Reklam
90 syf.
9/10 puan verdi
"Kitaplar insanların kaderlerini değiştirir." Kitabın ilk sayfasında böyle bir cümle yer alması bile içinde barındırdığı güzelliği anlatmaya yeter bence. Sizler kaderinizi değiştiren kitapları hatırlar mısınız,bilmem. Ben hatırlamıyorum. Ama iki kitap var ki hiç unutamıyorum. Kaderimi değiştirdikleri için değil. Kaderimi
Kâğıt Ev
Kâğıt EvCarlos María Domínguez · Jaguar Kitap · 202012,3bin okunma
"Ağlamak istedim. Bunu başka biri istemiş gibi geldi. Ağlamadım. 'Git,' dedim balığa, iter gibi değil, 'sen git, ben geliyorum,' der gibi, gitmesi gerekiyormuş gibi. 'Git,' dememe gerek yoktu. Kelimenin hissi geldiğinde o gitmişti."
Bir Yudum Kitap
İnsanın tek gayesi var, mutlu olmak. Çoğu vakit bencil bir istek olarak görülür bu. Sanki birileri mutlu olacak diye, ötekiler mutsuz olmalı. Birileri düzeni böyle kurdu çünkü, böyle gitmeli. André Gide, "Mutlu bir insandan yayılan aşk etrafa mutluluk saçar." der. Mutluluk bulaşıcı bir güzelliktir ... Andr é Gide - Pastoral
96 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Yaratilisiniza aykırı davranın cennete gidin der gibi bir kitap. Elbette başarmak için sınırlar zorlanmali, yılmadan çalışıp cabalamali, dışlanmayı, yargilanmayi hatta hapse girmeyi ve olmeyi de goze almalıyız. Bu akıl çerçevesinden çıkmamalı. Örneğin insan su altında kaç dakika kalabilir ve ne kadar bir basınca dayanabilir? 10, 20 bilemediniz 30 dakika. Ama dalgıç kıyafeti ile bir kaç saat denizaltı ile bir yıldan fazla. O halde biz teknolojimizi mi geliştirmeli, yoksa cigerlerimizi solungac haline mi getirmeliyiz? Kitap iyi niyetle insanlara gayret vermeye çalışıyor ki mesajı çok net. Ama kurgusal bir hata var sanki. Söyleyiş tarzı sorunlu. Abartiya gerek yok. Bu da benim tarzım.
Martı Jonathan Livingston
Martı Jonathan LivingstonRichard Bach · Epsilon Yayınları · 201167,7bin okunma
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.