“İskenderül Zülkarneynin bir atı vardı. O at, İnce Memedin atı, Köroğlunun Kıratı, Alinin Düldülü ve de öteki ölümsüz atlar gibi onun alnına yazılmıştı. O, daha on altı yaşındayken o at gelmiş babasının sarayının önünde durmuş, o atı yakalamak istemişler, kimseye yakalanmadığı gibi, oradan da ayrılmamış, ta ki İskender gelene kadar. İskender
318 syf.
10/10 puan verdi
"Aaah,savaş"diye ićini çekti Poyraz "Aaah savaş,seni icat eden görmesin cennet." Yaşar Kemal'in Bir Ada hikayesi serisinin ilk kitabı savaş,göç,ölüm ve yine öz has bilgelik üzerine kurulmuş.Bana kalsa belki insan olarak değil de Yaşar Kemal kitabında bir yarpuz kokusu olarak doğmak isterdim aaah,aah.Kitap mübadele sonucu boşalan bir adaya Poyraz Musa'nın gelmesiyle yavas yavaş şekillenir.Adada bir de Vasili saklanmıştır adasını terk etmemek ićin Vasili'nin Poyraz musayla olan kaçıp kovalamaları yine kırdı geçirdi beni.Kitap boyunca deli gibi Poyraz Musa'nın geçmişini merak ettim ve sonunda çok tatmin oldum.Kitabın Sarıkamış,Çanakkale ve Yezidilerle ilgili kısımlarında yine ilmek ilmek işlenmiş bir bilgelik akıyordu. . . . Özellikle Yezidiler ile ilgili kısımda hatta her kısımda insan soruyor "Neden?" Neden yahu neden?İnsan neden kendisi gibi olmayanı kusmak ya da yok etmek ister.Çölde Emir'le Poyraz Musa arasında geçen diyalogları okurken durun acele etmeyin,düşünün değiştiğinizi en azından anlamaya çalıştığınızı fark edeceksiniz.İşte böyle bir şey Yaşar Kemal okumak çünkü seni kesinlikle değiştiriyor.Hani Yaşar Kemal demiş ya benim kitaplarımı okuyanlar insan öldürmesin,savaşa karşı olsun diye.Bence Yaşar Kemal okuyan bir insan bir karıncayı bile üzmek istemez.İnce Memed'de fıkara sözü dilime pelesenk olmuştu bu kitaptaysa "derakap"sözü dilime dolandı:)Okuyun,okutun ki her şeyden yüce tutabilelim sevgiyi...
Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana
Fırat Suyu Kan Akıyor BaksanaYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20206.6k okunma
Reklam
“Bu kışın, bu karda kıyamette, bu tipide boranda Ruslara hücum edemeyiz paşam, evet, edemeyiz, Enver Paşam.Turana da hiç gidemeyiz paşam.Turan buralara çoook uzak paşam.Askerlerin ayakları yalın, sırtlarındaki yırtık giyitleri de yazlık.Sarıkamışa varmadan, bir tek kurşun bile atmadan hepimiz donarız paşam.” Başkumandan vekili Enver Paşa emir verdi, hemen şimdi, şu anda, derakap hücum. Ve doksan bin kişiden çoğu dondu, bir kısmını da bit yedi.
Sayfa 150 - YKYKitabı okudu
“Derakap ata bin!”
Sayfa 95
441 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 61 days
Serinin üçüncü kitabı ilk iki kitaba göre bence çeşitlilik açısından zayıf kaldı.Özellikle asker kaçağı Hasan'ı ve yaşadığı psikolojiyi belki yüze yakın sayfada takip ettik.Yaşar Kemal bu kitapta da Sarıkamış'ı Çanakkale'yi askerlerin acımasızca kurşuna dizilmesini,göç sorununu kısacası acıyı anlatıyor fakat bunu neredeyse tamamı iyi insanlar olan ada halkı üzerinden anlatıyor.Kötülerin olmadığı bir ada hikayesi okumak insana terapi gibi geliyor.Burada ada muhtemelen Yaşar Kemal'in ütopik arzusunun eseri,okudukça keşke böyle bir yer ve böyle insanlar olsa diyorum.Ölümlerin sadece rakam olmadığını anlatabilmek için korku kavramı üzerinde çokça duruyor.Böyle bir ada varsa derakap oraya göç edin,Poyraz Bey'le tanışın o size evin yerini gösterir.İyi okumalar.
Tanyeri Horozları
Tanyeri HorozlarıYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20132,737 okunma
:D
"BinAli." En sonunda Ali kendini zorladı, konuştu: "Binemem Ağam." "Neden imiş o?" "Çünküleyim ben kimim ki Ağamın şu görkemli atına bineyim. Ben kim oluyorum... " "Sus," diye bağırdı Murtaza Ağa, "sus! Sen benim öz bir kardaşım değil misin, bu at da senin değil mi? Derakap ata bin!"
Reklam
74 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.