Bir akşam ders çıkışı, Frida da ressamın çalışmasını izleme merakına kapıldı.
Eğilmiş çalışan Diego Rivera ve ona eşlik eden bir kadın dışında, amfiteatr tenha ve sessizdi. Frida ressama, bir süre yanında kalıp kalamayacağını sordu. Onayını aldıktan sonra gösterişe gerek duymadan bir köşeye oturdu.
Yüzü eline dayalı, gayet ciddi, çizgilerin duvardaki gelişimini, renklerin bütünlük içine katılımını gözlüyordu. Öyle ki, zamanı unuttu. Diego Rivera'nın yanında oturan karısı Lupe Marin, bu yabancıdan sıkılıp da genç kıza artık gitmesini önerdiğinde, Frida bir saati geçkin bir süredir ressamı seyrediyordu. Kız, değil yanıt vermek muhatabının yüzüne bile bakmaksızın, kılını kıpırdatmadan oturdu kaldı.