Öncelikle merhaba..haftalar öncesinde paylaştığım bayram günü etkinliğimizi bayramın ilk üç gününde, depremzede çocuklarımız ve ailelerimizle geçirdik. Toplam beş şehir, bazı köy ve mezralar olmak üzere binlerce çocuğumuzun sevincine ortak olduk. Ayrıca insanlarımız bayram günü dahi yanlarında olunduğu için çok mutlu oldular, uzun uzun sarılan oldu, sofrasına davet eden oldu, elinde ne varsa o an bizimle paylaşmak isteyen oldu, buraya aktarmam mümkün değil, yanlısı da değilim ama burda bizim bu çalışmamıza gerek kitaplar aracılığıyla olsun gerekse bireysel olsun destek verenler oldu. Paylaşıp daha çok kişiye ulaşmasına vesile olan hocalarım oldu. Bu yüzden paylaşmak istedim küçük bir yazı ile. Ne diyeceğimi bilmiyorum, ama gerçekten mutluluk verici insanların sevincine katkıda bulunmak, sohbet etmek, dertleşmek, çocuklardan bol bol kitap okuma sözü almak. Ne kadar afilli kelimeler kullanılsa dâhi küçük bir çocuğun yüreğinden dökülen bütün yoğunluğa değecek "iyiki varsınız" cümlesinin verdiği hissiyatı anlatamam. O an duraksadım, yeşil yeşil parlayan gözler aklımdan çıkmaz herhalde. Buna vesile olan, bize inanan güvenen ve yardımını esirgemeyen herkese minnettarım, çok çok teşekkür ederim. hep güzel kalın, güzellikle, sevgiyle kalın ❤️🎈 çünkü tüm dünya çocuklarına sevgi, saygı ve güzellik borcumuz var ❤️
madem ki ölümün önüne geçilemez, ne zaman gelirse gelsin. sokrates’e “otuz zalimler seni ölüme mahkum ettiler,” denildiği zaman, “tabiat da onları” demiş bütün dertlerin bittiği yere gideceğiz diye dertlenmek ne büyük budalalık. nasıl doğuşumuz bizim için her şeyin doğuşu olduysa, ölümümüz de her şeyin ölümü olacaktır.
Reklam
haller
"Çözdüğümüz sorunları konuşma ihtiyacı duymayız. Yeri gelirse konu açılırsa söyleriz birkaç cümle o kadar. Çözmeye niyetli olduğumuz sorunlarımızı bir bilenle konuşuruz. Az konuşur, çok dinleriz; gerçekten yol arıyoruzdur. Bir de çözmek istemediğimiz sorunlar vardır. Çözmeye hazır olmadıklarımız, çok konuşur, hiç dinlemeyiz. Anlattıkça anlatırız; anlaşılmaya ihtiyacımız vardır sadece. Bize verilen her öneriyi “ama” ile başlayan cümlelerle çürütürüz. Olabilir, normaldir. Çözmeye hazır olmadığımız sorunları bir kere konuşmak dertleşmek sayılsa da sürekli konuşmak karşıdakini istismar etmek sayılabilir.” Dr.Tülay KÖK Denge esastır...
Ne güzeldir; Derdi verenle dertleşmek... ✨
İnsan olmanın en büyük düğümü; Düşünmek! Çözümü olmadan, yıllarca bir cevabı bulabilmek için debelenmek. Her devinimde daha da düğümlenmek. Bu sonsuz bir döngü. Sonunun ömürle bağlantılı olduğu...
Karart göklerini Zeus, Duman duman bulutlarla; Diken başlarını yolan çocuk gibi de Oyna meşelerin, dağların doruklarıyla. Ama benim dünyama dokunamazsın, Ne senin yapmadığın kulübeme Ne de ateşini kıskandığın ocağıma.
Reklam
1,000 öğeden 371 ile 380 arasındakiler gösteriliyor.