KADIN, BENDEN SANA NE!
Avusturya Edebiyatı ve Leo Perutz hakkında daha önceden kulağıma tek bir şey dahi çalınmamıştı. Gerçek bir hikayeye dayanan olayı çok güzel bir kurguyla taçlandırmış yazar. İnanın soluksuz okudum.
Bu kitap ilim adamı, bilim adamı, sanatkar, ressam ve saymakla bitmeyecek bir sürü sıfatıyla Leonardo Da Vinci
Kitabı okumak, klasik bir otomobille uzun bir yolculuk yapmak gibi geldi bana, çok keyif verdi ama bitirdiğimde okkalı bir kitabı okumanın yorgunluğunu da hafiften hissediyordum.
Maalesef Sâmiha Ayverdi edebiyat camiamızda hak ettiği değerin çok uzağında duruyor bence. Kitap 19. Yüzyıl son çeyreği Osmanlısını, konak hayatı çevresinde o kadar
"Bir zamanlar benim sevgilimdin/Yanımdayken bile hasretimdin/Şimdi başka bir aşk buldun/Mutluluk senin olsun/Dertler benim,çile benim/Hayat senin, senin olsun.”
Orhan Gencebay
Serdar Tuncer'in kalemine uygun bir kitap olmuş, hem günümüz türkçesini kullanmış ve beyitlerden örnek vererek tasavvufi yönü ortaya çıkmıştır. kitaptan anladıklarım sanki elveda diye algıladım bazı şeylerden kendi dünyası ile ilgili, yalnız bizlere de tavsıyeler de bulduğu okudum. İnsanların boş hayeller yerine Kurbanım şiiri geldi aklıma..
Sen
Günaydın dostlar.
Taner isimli bir abimiz Kindle, E-Okuyucu hakkında güzel bir ileti paylaşmış. (Bağlantısı sondadır)
Kindle aldığımdan beri böyle bir şey yazmak istiyordum. Taner bey'in yazısı da ilham kaynağı oldu. :)
Normalde "cihaz reklamı" yapmak bana göre dünyanın en itici şeyidir. Fakat ben Kindle'a bir marka, cihaz gözüyle
Masumiyet Müzesi ...
Edebi açıdan pek bi değeri olmasada,okurken süründürsede ,her ne kadar Pamuk sevmesemde kitabın alıntıları için okudum.
Masumiyet Müzesi 1970’lerin ortalarından 1980’lerin ortalarına uzanan bir aşk öyküsü anlatıyor. “kahramanları kederli diye bir roman da kederli olmak zorunda değildir.” (s. 115).
kitabın en güzel bölümleri; son cümlesi ve dünyanın farklı yerlerindeki müzelerle ilgili yer verdiği bilgilerdi.
"Okura son sözünüz nedir?"
"Ben, o kahraman gibi, okurların bizleri uzaktan anlayamayacağını söylemeyeceğim. Tam tersi müzemizi gezenler, kitabınızı okuyanlar bizi anlayacaklardır. Ama başka bir sözüm var."
"Bu fotoğrafı müzeye koyun Kemal Bey, lütfen," dedim.
"Kitaptaki son sözüm şudur Orhan Bey, lütfen unutmayın..."
"Unutmam."
"Herkes bilsin, çok mutlu bir hayat yaşadım."..
Füsun Kemal'i gerçekten seviyor muydu?
maalesef bunu hiç bir zaman öğrenemeyeceğiz....
Kemal'in aşkı bazen kitapta psikopat bir hal alıyor.
bir zamanlar benim sevgilimdin
yanımdayken bile hasretimdin
şimdi başka bir aşk buldun
mutluluk senin olsun
dertler benim çile benim
hayat senin senin olsun...
umarım bir gün
Masumiyet Müzesi 'ine gitmek nasip olur:)
"Bana yalan söylemeni isterdim aslında... Çünkü insan ancak kaybetmekten çok korktuğu bir şey için yalan söyler."