Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Tünaydın
Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır, Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor, Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini. Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim
Cahit Sıtkı Tarancı
Cahit Sıtkı Tarancı
📍VAN GÖLÜ
SEVMEK CADDESİ SAKİNLERİ
Anladım, kabullendim kalbim susmaz, Biraz göçmen havasında, Biraz ateş pahası sıcakta. Hiç bir hâlim ve kudretim kalmadan, Mecalim kalmayana kadar alıştım bu aşka. Velev ki Allah göstermesin olmasın karşılığı, Bende uzanır gökyüzüne bakarım. Yanımda ki teyzelere desem mi her şeyi? Belki kalbimi okurlar sükutluğumda nefesimde, Aşkın erbabları tam yanımda. Havada sıcak mı sıcak, Kim yine benim kadar aşık oldu anlamam. Birkaç sokak aşağıda ki sahilde, Nasıl kavuşmuştur kim bilir aşıklar, Şimdi bende güzel bir his hissettim. Bir şarkı tutuyor gönlümü albatros duraklarında, Gökyüzünün kuşlarıyla doğaya bir merhaba. Bana en güzel aşkı anlatsınlar, Çünkü ben sussam kalbim susmaz, Bana şu hâli bir güzel anlatsınlar. AYKUT BARIŞ ÇELİK
Reklam
Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her
21.04.2024
Ellerim buz kesmiş gibi soğuk, sanki dokunsa hissedemezsin, sanki dokunmaktan çekinirsin. Zaman, sanki koşuyor, hiç durmadan ilerliyor, bir anı bile es geçmeden. Vakit ise dar geliyor, yetmiyor, sığamıyorsun içine. İsmin gizli, sanki yüreğimin en derin köşelerine saklı, sadece benim bilip hissettiğim bir sır gibi. Gözlerim yine göğe dönük, hisli hisli bakıyorum. İçimde fırtınalar kopsa da dışarıya hiçbir şey yansımıyor gibi. Yaralarımı dikerken dikişler tutmuyor, sanki her bir dikişten damla damla seni kaybediyorum. Kara bulutlar gökyüzünü kaplamış, her yer gri, her yer sisli. Sırlanmış yıldızlarım var, içimde parlayan ama kimseye gösteremediğim. Yollar ıslak, sokak sokak seni arıyorum. Ama bulunmuyorsun, sanki bulunmak istemiyorsun. Gözlerim nemli, istesem de gizleyemem içimdeki fırtınayı. Gel desem yine gelmezsin, her seferinde kalbim biraz daha kırılır. Bilirim ki, sen de beni istiyorsun ama ayaklarına söz geçiremezsin. Kırk hüznün kırkını yaşadım, arttı yüzümdeki çizgiler, döküldü saçlarım. Otuzumda yaşlandım, her yaşamış olduğum acıyla birlikte. Bilemem, zaman tekrar getirir mi bizi yan yana? Hasretin ateşi her an içimi yakıyor, yanan bir ateş gibi. Ya öldür beni bu hasretle ya da yaşat, ama ortada bırakma beni. Seni heba etmedim, sevdamı korudum. İplere boncuklar dizdim, her birine senin yüzünü çizdim. Yokluğunu yaşadım, çektiğim acıları hiç bitmedi. Öldüm ve öldüğümü hissettim, ama sonra dirildim ve yeniden hayata tutundum.
Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır.
Ümitsizliğin şiiri
Derme çatma bir hayat Bin emeğin bir etmediği bir zaman Bir uğraşın kifayetsizliği Sevmeler kısa Ömürler kısa Dermansız bacaklar Fersiz gözler Kifayetsiz sözler Düşünüyorum o zaman varım demeyeceğim tabi ki de Düşünüyorum…. yaşasam yaşasam Bilemedin yirmi bilemedin On yıl O da geçmez kahırla, cefayla, nazla Ne desem boş Ne desen boş …..
Kandemir
Kandemir
Reklam
Elime bir kalem tutuşturmuşlar, kalemin derdini arayan bir gönül vermişler. Ne zaman gönle konuş desem, ne dili ne aklı cümle cihan ve içindeki her toprak tanesi lâl oluyor. Gönlün kapıları birer birer açılmak için koşuyorlar. Türlü namelerle bezenmesine rağmen çıt çıkmayan sessizliği, dünya denen yalan bölmeden. Sonra gönül derdi aramayı sevince el de kaleme bağlandı kaldı. Hani irade neredeydi de ben ömrün neresinden tuttumsa yanlış oldu dedim. Belli ki gönle tabii olmak da onun işi imiş. Velhasıl yanlış olmadı. İnsanlık namına son kalan kırıntıların yok olduğunu gördükçe gönlün kapıları yüzüme çarpılıp da imkansız olmasınlar bana tozlu duvarlar arasında istedim. Neyleyim ki elime kalem tutuşturup kalemin derdine deva diye dert alan bir gönül vermişler bana. Söyle güle nağmeler dizen bülbül neyleyim... ~Kalemimden~🌹
"Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır, Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor"
Cahit Sıtkı Tarancı
Cahit Sıtkı Tarancı
Desem ki..
"Desem ki vakitlerden bir Nisan aksamidir, Ruzgarlarin en ferahlaticisi senden esiyor, Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini, Ormanlarin en kuytusunu sende gezmekteyim"
Cahit Sıtkı Tarancı
Cahit Sıtkı Tarancı
Cahit Sıtkı Tarancı
Cahit Sıtkı Tarancı
Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır, Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor, Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini, Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim, Toprakların en bereketlisini sende sürdüm, Sende tattım yemişlerin cümlesini. Desem ki sen benim için, Hava kadar lazım, Ekmek kadar mübarek, Su gibi aziz bir şeysin; Nimettensin, nimettensin! Desem ki… İnan bana sevgilim inan, Evimde şenliksin, bahçemde bahar; Ve soframda en eski şarap. Ben sende yaşıyorum, Sen bende hüküm sürmektesin. Bırak ben söyleyeyim güzelliğini, Rüzgarlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber. …
Reklam
Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor
Cahit Sıtkı Tarancı
Cahit Sıtkı Tarancı
Ümit Yaşar Oğuzcan vibe'ı aldım bu cümlelerden
DESEM Kİ Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır, Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor, Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini. Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim, Senden kopardım çiçeklerin en solmazını. Toprakların en bereketlisini sende sürdüm, Sende tattım yemişlerin cümlesini.
Cahit Sıtkı Tarancı
Cahit Sıtkı Tarancı
Nisan akşamı
Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır, Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor, Sende seyrediyorum denizlerin mavisini💜
Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır, Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor…
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.