❝ Şiir gibi konuşuyorsun dedikleri...
Her şairin konuşma tarzıyla (hatta yüzüyle) şiiri arasında bir yakınlık, bir benzerlik vardır muhakkak; ama konuşmasıyla şiiri arasında bu kadar bir özdeşlik bulunan bir şaire ilk kez Ahmed Arifte rastlıyordum. Onun şiiri, konuşmasından alınmış herhangi bir parça gibidir ; konuşması ise, şiirin her yöne doğru bir devamı gibi.
Sayfa 122 - E-KitapKitabı okuyor
Bugünkü haliyle öğretim, aralıksız olarak birbirini takibeden yıllar boyunca, yaklaşık senede bin saat olmak üzere çocukların derecelendirilmiş ve müfredat programı çerçevesine alınmış bir şekilde sınıflara devamı olarak anlaşılmaktadır.
Reklam
Yaşamak, doğup büyümekten, soyumuzun devamı için çoğalmaktan ve yaşlanıp ölmekten daha yùksek anlamlar taşımalıdır. Sartre'in, 'kazayla doğmuş, yanlışlıkla yaşayan ve bilgisizlik içinde ölen insanı'ndan daha fazlasını yapmanın anahtarı aslında kendi ellerimizde bulunuyor. Yeter ki o anahtarı kullanacak cesareti gösterelim ve seçimlerimizi, biz öylesini istediğimiz, öylesini tercih ettiğimiz için yaparak bu yaşamda kendimizi, kendi varlığımızı düşüncelerimizle, başarılarımızla, yaptıklarımızla ifade edelim ve arkamızda kendi izimizi bırakalım.
Sayfa 116
Kalp! Dedim ama incelikten kırılır kalp! Ya kırılırsa! Kalp de kırmamak lazım; madem dersimiz incelik! Devamı demeyelim yanlış olur, incelik deyince aklımıza ne geliyorsa o! Ne gelecek elbette duyarlılık!
Medeniyet duvarla başlar. Duvar örmek çeşitli amaçlar taşır. Amaçlarının ilki ayırmaktır: insanları, hayvanları, bitkileri ve şeyleri. Daha sonraki amaçlar içeride ya da dışarıda bırakmaktır: insanları, hayvanları, bitkileri ve şeyleri. Duvarlar örülür ve iki cephelerinde hayatlar gelişir. Duvarsız bir dünya günümüz insanı için cehennemdir. Medeni insanın ruhsal dengesini sonsuza dek kaybetmesine elektrik, kanalizasyon ya da iletişim sistemlerinin çökmesi değil, duvarların yıkılması neden olacaktır. Bu yüzden duvar ustalığı kapitalist anlamda ilk gerçek meslektir. Var olan en kalabalık, yarı gizli, güç dayanışması eksenli örgütün bu meslekten esinlenerek kendini vaftiz etmiş olması bir tesadüf değildir. Çünkü duvar, sıradan insanı tek garantisidir. Savunulması gereken ilk siperdir. Dünya üzerindeki mevcut düzeninin devamı duvarların ayakta kalmasına bağlıdır. Elleri alçılı duvar ustalarından, elleri paralı bankacılara kadar, duvarlar dünya nüfusunu gölgelerinde gizler. Ancak duvarın hangi tarafında olunduğuysa, hayat tarzını belirler. Geceyi sokakta geçirenlerse duvarların, dolayısıyla medeniyetin dışındadır. Çöp torbaları ile aynı kaldırımda uyuyanlar duvarı delmek isteyenlerdir. Asla yıkmanın değil ancak sadece geçebilecekleri kadar bir delik açmanın peşinde olan organik matkaplardır. Çünkü ister Sao Paulo’nun gecekondularında, ister Koumbala‘nın ormanında, isterse de Malaga‘nın sahilinde yaşasın, her insanın bir duvara ihtiyacı vardır. Bu ihtiyacın devamı ise pencerelerdir. Duvarın diğer tarafındakileri izlemek için inşa edilmiş saydam duvarlar.
Pazar özlemi, çalışma haftasına değil, çalış­madan kurtulmuş olmaya duyulan bir özlemdir; Pazar gününün de ki­şiyi tatmin etmeyişinin nedeni vaktin işten uzak geçmesi değil, tatilin kendi vaadini tutmadığı duygusudur; tıpkı İngiliz Pazarları gibi, her Pazar çok az Pazardır. Zamanın acı verecek kadar uzadığını hisseden kişi boşuna beklemiş olandır: Yarının çoktan dünün devamı olmadığı­nı anlamak hayal kırıklığına uğratmıştır onu.
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.