Müslümanlar nefs terbiyesinin temel ilkesinin az konuşmak olduğunu, ayıpların örtülmesinin temel ahlak kaidesi olduğunu, kendini övmenin en büyük ahlak zaafı ve "görünme"nin de "olma"nın önündeki en büyük engellerden biri olduğunu kabul ederler. Bu kabullere rağmen Müslümanların, görmenin görünmenin hiyerarşisini değiştiren yeni teknolojileri sorgulamaksızın hiçbir filtre ya da kasis koyma gereği duymaksızın hayatlarına dahil ediyor oluşu, zamanımızın en çelişkili ve en eklektik durumu.
Reklam
(Ne Dersiniz?) Ahlâk insan kimliğinin harcıdır. Eğer o kimliğin kodlarının mayasını iyi yoğuramamışsanız robotik kodlama dâhil hiçbir kodlamayı Z kuşağı ve Alfa kuşağı dediğimiz bu dijital çocuklar bihakkın yapamazlar. Her şeyi daha yüksek para edecek yöntem neyse; o yolu tercih edecek kadar maneviyattan yoksun olmak... Kendi köklerine, değerlerine, anne ve babasına sırtını dönmüş olan böyle bir neslin üretecekleri robotların kime ne faydası olacak? Ülkeyi robotlar mı yönetecek? Yönünü bilmeyen kuşlar gibi yeni nesillere uçmaları için kanat takıyoruz. Öyle bir kuşak ki yaşlıyı, hastayı, yolda kalmışı umursamıyorlar. Hiç kimseye acımıyorlar, üzüntüyü derinden hissetmiyorlar. İnsanlar, sözde akıllı robotlara dönüşürken seyretmek ne hazin! İktibas
“Çocuğa,küçük şeylerden mutluluk duymasını öğreten,ona büyük bir servet bırakmış olur.” Aile ergenlikteki “aidiyet” ihtiyacının farkındaysa,çocuklar dertlerini ve düşüncelerini paylaşmak istediklerinde ev içinde kendilerine muhatap bulabilirler ki bulmalıdırlar. Ebeveynler çocuklarını spor ve sanat faaliyetlerine katılmaya teşvik ediyorsa,evde yüzlerce kitap ve en fazla bir televizyon varsa olur. Yemekler aileyle birlikte yeniyorsa beslenme denince “helal gıda” gelişim denince “ahlak” eğitim denince önce “dini eğitim” akla geliyorsa işler yolunda demektir.
Sayfa 60
Sessizce okumak Evinizin, bahçenizin, balkonunuzun en ücra, sessiz köşesini seçin bir akşamüstü. Ayışığını bastırmasa da yakın kandil lambanızı. Kahveniz, çayınız sırdaşlık etsin duygularınıza. Kapı çalmasın. TV hükümdarlarını, gürültüleri ile başbaşa bırakın. Dijital ve sanal iletişimi boşayın bir dönem. Dalın kitapların aydınlık dünyasına. Deşin durun toprağı, hazineye yakınsınız. Daldan dala atlayın. Her çiçekten bal alın, korkmayın. Sallanan köprüden, sallanmadan geçmeye kalkışan, belini kırar. Zamanla fotoğrafın derinliğini, önünü, arkasını göreceksiniz. Yürüyün, durmayın düşersiniz. Bilim, felsefe, ahlak, adalet, mantık ve estetik donanımları sizleri düşünsel, duyusal ve duygusal bir atmosfere taşıyacaktır. Gürültü çıkarmanıza, beğeni ve alkış beklemenize gerek yok. Yaklaştığınız değerler, size toplumsal bir haz aldıracaktır. Okuyun, düşünün, yazın, anlatın ve dağıtın. Bilemeyen sizi deli bilir. Bilenler yoldaşındır, bilemeyen kendi bilir. 20.10.2019 Ali Rıza Malkoç
360 syf.
·
Puan vermedi
Bir psikiyatristin kaleminden sanal dünyanin ilişkilerimize ve ilişki sürdürme biçimlerimizi derinden etkilemesinin analizini içeriyor kitap. Tanık olduğumuz dijital devrim, toplumsal dinamikler üzerinde sanayi devrimi kadar, hatta belki daha da fazla etkili olacağa benziyor. Dijital devrimin yol açtığı değişimler çok hızlı ve genişleyen bir
Sanal Aşk
Sanal AşkKemal Sayar · Kapı Yayınları · 2016246 okunma
Reklam
92 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.