Sâmipasazâde Sezai Sergüzestte, küçük yaşta Kafkasya'dan İstanbul'a esir olarak getirilen Dilber'in değişik konaklarda yaşadığı yürek burkan serüvenini anlatır. Harputlu Mustafa Efendi'nin konağında küçük bir hizmetçi kız olan Dilber; Celâl Bey'in önce oyalanacak bir köle, sonra sevgili olarak gördüğü Dilber; Mısırlı zenginin konağında ise odalık olmaktansa ölümü göze alan Dilber...
Dilber'in üzücü hikayesini konu edinen bu kitap günümüz şartlarının sıkıntılarını da içerir.
Celal beyin annesinin oğluna denk görmediği Dilber'i sattığı ve Dilber'in de bu acılara dayanamayıp intihar ettiği , Celal beyin ise üzüntüden vefat ettiği bir sonla bitmektedir...
Her kesin durumu iyi olmak zorunda değil birbirine denk olmak zorunda hiç değil.
Sevgi, saygı, güven olan yer dururken parayı seçenlerin durumları vay hallerine
Samipaşazade Sezai Tanzimat 2. kuşağa ait olan olan yazarlarımızdan biridir. Önemli eserlerini 1876 yılı sonrasında yazmıştır. Bu devirde kendisi Recaizade Mahmut Ekrem ve Abdülhak Hamit gibi yazarlarımızdan etkilenmiştir. Ancak Samipaşazade bu yazarlardan farklı olarak döneminin siyasi meselelerine, toplumun yaralarına değinmiştir. Yani binevi
112 syf.
·
Not rated
·
Liked
Can'a tatlıcılık mesleği, dedesinden babasına, babasından kendisine kalmıştı. 49 yaşında dört çocuğuna bakmakta zorlansada işini seviyordu. Karısı Sabriye ile hergün, iş dönüşü tatlı hamurunu hazırlar, kızartır ve şerbetlerdi. Bursa da onun üstüne tatlıcı yoktu. Fakat bizim Tatlıcı Can, pek hovardaydı. Tatlıyı erken saatlerde bitirdiyse, üstünü başını temizler iki kadeh rakı içmeye giderdi, sonrasında da Dilber'in yanına koşardı.
Askere gitmeden önce mahalle kızı Aysel'e yanıktı. 49 yaşında ise Aysel'in kızı Ayfer'e vuruldu.
Ama bu Ayfer 18 yaşına henüz girmemiş olmasına rağmen fettan çıktı. Başlarda Can'ın hiç suçu yoktu. Ayfer rahat durmayınca bizim tatlıcı da değerlendirdi durumu tabi.
Bakalım tatlıcı kimleri nasıl idare edecek?
Çapkınlığı başına ne çoraplar örecek?
Akıllanacak mı yoksa çapkınlığa devam mı edecek?
Yaş sınırlaması olan bir kitap (+16)
Komik bir kurguydu. Tabi ki Can'ın hovardalığına kızdım!
Güldüğüm kısımlar çoktu.
Ben de böylece Tatlıcıyı bilmiş oldum :)
Bu son bu kitaba yakışmadı.
-SPOİLER-
Kitabın ilk yarısı bolca betimleme bulundurduğu için beni biraz sıktı ama ikinci yarısı kitabı bambaşka bir noktaya taşıdı. Kitabın böyle bir hal alacağını hiç düşünmemiştim. Olaylar çok daha hızlı ve heyecanlı akmaya başladı. Sami Paşazade Sezai'den okuduğum ilk kitaptı ve bence gayet güzeldi. Kitapta en sevdiğim karakter Cevher oldu. Özellikle yaptığı o muhteşem fedakarlık beni büyüledi. Kitabın zayıf yönleri ise şunlardı bana göre; Celal Bey'in son durumu ne oldu orayı ucu açık bıraktı ve Dilber Cevher'in tüm uğraşlarına rağmen nasıl bu kadar kolay pes etti. Cevher orada senin için kendini feda etmiş ama sen hemencecik pes ediyorsun. Bence bu son bu kitaba yakışmadı.
Okudum bitti. Haziran ayına güzel bir kitapla başlangıç yaptım. Daha önce yazardan Küçük Şeyler adlı kitabını okumuştum. Bu kitabı daha çok sevdim. Gerçi küçük şeyler hikaye tarzıydı.
Samipaşazade Sezai'nin ilk ve tek romanıdır. 27 yaşında yazmıştır.
Kitabın konusu
Dilber Çerkezli bir esirdir. Evden eve sürekli satılmaktadır. Her evde ayrı bir acısı vardır. . Asıf Paşa'nın evinde rahata kavuşmuştur ama burada da evin oğluna aşık olduğu için sürgün ettiler.
Celal Bey ve Dilber'in aşkına hayran kaldım.. Celal Bey Fransa 'da resim eğitimi almıştır. Model olarak Dilber' i kullanırken ikili arasında zamanla yakınlaşmalar olur. Celal Bey'in ailesi bu durumu sezdikleri zaman Dilber 'i gönderiler.
Celal Bey' in vazgeçmemesi beni etkiledi. İkilinin aşklarını hissettim. Dilber'i okurken sanki olayları ben yaşıyormuşum gibi hissettim. Üzüldüm, ağladım, aşık oldum.. Aşk, esaret, özgürlük gibi konular anlatılmıştır.
Şiddetle tavsiye ediyorum okuyun derim.
119 syf.
9/10 puan verdi
Celal bey :>
SPOİLER vardırr..
Aslında bu kitap *başlarda* mecburi olarak okuduğum bir kitaptı. sonralarda kitabı sevmiştim ama o kadar değil sonra Celal beyi tanıdım ve bu kitap benim favori kitabım oldu.( Çünkü Celal bey ile aynı kişi gibiyiz.) evet sonu kötü üzüldüm de hatta ama ben bu kitabı çok sevdimm;). Kitap hakkında bilgi verecek olursam, dilber bi
