Dilek Ağacının Gölgesinde savaş döneminde Nazilerden kaçan iki çocuk Brigitte ve Daniel’in yürek burkan hikayesi. Yıllar iki çocuğu büyütüp olgunlaştırsa da birbirlerini bulacaklarına dair verdikleri sözü hiç unutmazlar. Daniel sözünü tutmak için gazeteci Quenby Vaughn’dan yardım ister. Yıllar sonra Brigitte’i bulabilecek midir? Gazeteci kendi geçmişini de açığa çıkaracak mıdır? Avukat Lucas ile yardımlaşacak ve sonunda başarılı olacak mıdır? Soruların cevabı kitabın sonunda. Keyifle okuduğum bir Arkadya kitabı daha. Tavsiyemdir. Kitapla kalın
Bu kitaba özel inceleme yazmak istiyorum. Kronik kitap eleştirisi de olacak aslında bu biraz. Yazarın Türkçesi öldürdü bitirdi beni. Sunum dili gibi kesik cümleler, yarım fiiller. Kitabın başında yazarın uzun bir giriş metni var, direk anlamanızı tavsiye ederim. Kronik kitap böyle güzel başlıklı, tabiri caizse sansasyonel başlıklı kitaplar basıyor ama içerisine hiç de özen göstermiyor. Aynı şeyleri çok kötü çevirisi nedeniyle Bernard Lewis'in Hata Neredeydi? kitabında da belirttim. Hatta yayınevine bu eleştirimi sundum, okuyucularımız puanı iyi karşılığını aldım. Kitabın içinde sevgili İlber Hocamız var, Emrah Sefa Gürkan var, Mahfi Eğilmez var. Allah'tan onlar kendi metinlerini kendileri ele almışlar veya yazar çok müdahale edememiş. Beklentimin altında, sanki Türkçe'den Türkçe'ye çevrilmiş bir kitap....
Şimdi ben sıkıldigimm yine anket yapıyorum bjjdsxx
( Ve nedense kimsenin ropeyi tanımaması beni birazcık üzdü)
Vişne mi çilek mi
Emir can iğrek mi tuğkan mı
Annen mi baban mı ( Sadece bir tane)
Papatya mı gül mü
Risale mi sır
Enkaz altındakiler mi 3391 km mi
Beyza alkoç mu tuğçe aksal mı
Ghezzal mi oğuzhan özyakup mu
Men :
Çilek
Emir cannnnn
Babammm
PAPATYAAAA🌼🌼🌼
RİSALE
ENKAZ ALTINDAKİLERRRRRR
TABİ Kİ BEYZAAAA
ÒZYAKUP ( Bir aralar feci bir hayranıydım odamın heryerin de posterler falan vardı hcseghub gerçi şimdi de Rope nin var )
19.yy milliyetçilik çağıdır. 20.yy da bunun devamı niteliğindedir. İttihat ve Terakki mensupları ve bir çok Osmanlı aydını gibi Atatürk de bu akımın o dönem içindeki yerini fark etmiş, Osmanlı'nın ümmet odaklı, donmuş toplum yapısının çağın gerekliliklerine uygun yeni bir toplum yapısına dönüşümünü gerçekleştirmeye çalışmış ve büyük oranda da