Başka bir boyuttan az evvel çıkıp geldim. Stefan Zweig’in öykülerinden oluşan bir perdeyi kendi ellerimle kapattım..
Ne anlatıyordu peki Stefan;
*Önce iki küçük kız çocuğunun öğretmenlerine yapılan haksızlığı içselleştirip kendilerini büyük insanlar safına dahil edişlerini anlattı,
*Sonra yaşlı bir adamın genç bir kıza oynadığı masum bir oyunun heyecan veren gizemini çözmeye çalıştım o genç kızla birlikte,
*Peşinden eski bir tiyatro oyuncusunun yaşlılığında gördüğü kötü muamelenin, bir tesadüf eseri karşısına çıkan eski hayranı sayesinde salt sevgiyle saygı duyulan biri haline dönüşmesini izledim,
*En sonunda ise bir adamın tabiatı, gökyüzünü, yeryüzünü bir kadının bakışlarına nasıl hapsettiğini, yağmurla gelen huzurun hücrelerine nasıl nüfuz ettiğini düşledim..
Tahmin ettiğiniz üzere 4 farklı öyküyü bir geceye sığdırdım ve müthiş keyif aldım..
Türkiye İş Bankası Modern Klasikler olarak adlandırılan serinin müptelası olacak gibiyim ama onları sevmemin en büyük sebebi tartışmasız okumaya Stefan Zweig ile başlamış olmam..
Hala tanışmamış olan varsa katiyetle tavsiye ederim, bir günde okuyabileceğiniz, minimum karakterlerle sınırlandırılmış, olağanüstü betimlemelerle süslenmiş uzun diyaloglardan sizin de benim kadar keyif alacağınızdan eminim..
Keyifli okumalar dilerim şimdiden ..
