Feryadım bazen bir şarkı
Bazen de göğsümde sancı
Anlatmam zaten duymazlar
Öp dilimde kan tadı var
Umrumda değil bu yağmurlar
Ben çoktan sönmüş, donmuş bir mezar…
Sen bilmezsin,
Sen bilmezsin, sen bilmezsin
Haydan geldim , huya giderim.
terman'da gün yavaş sönüyor
kuzularla, dağlar arkasından gülerek
güneş, tütün tarlalarına değerek
suyun akışında yunarak
çekiliyor
kapılar gün batımı içinde
çocuklarla gıcırdar
"Özlem" kelimesi dönüp duruyor aklımda .Tesbih çekersin ya hani 99 kere işte öyle dilimde. Özlem nedir? özlemek nedir? ya özlenmek ?
Kendinden bir parçadan ayrı düşünce özlem doğar değilmi ? Anandan babandan kardeşinden ayrı düşünce özlersin , sen özlediğini bilirsin özlendiğinden emin olamazsın aklına bile gelmez aslında . Kavuşunca bir araya gelince kısa sürede özlemin yerini başka duygular alır . Hayret edersin şaşarsın olana bitene . Sonra el gibi olursun ,yabancı gibi, bütün hevesin kaçar ah edersin dönmek istersin evine, dersin ki meğer en güzel hayat benim yaşadığım hayatım, en güzel benim evim, sahip olduğun neyin varsa, aslında hiç bir şeyin sahibi de değilsindir de, neyse işte, bi kıymetini anlarsın... Hayatında sana eşlik eden her bir şeyin kıymetini anlarsın şükredersin yine yeniden .
Anladım ki ,yardım istemeyene yardıma koşulmaz...
Anladım ki, hayatın anlamı benim yüklediğim anlamla ilgili...
Anladım ki," Özlemek" Öz'ümden ayrı düşmekle ilgili .
Dünyanın bütün suçlarını işlemiş
Bütün yanlışlarını ben yapmışım gibi
Yaptığım her işten tedirgin oluyorum.
İçimde sürekli bir horlanma korkusu
Bir kekeme tutukluğu ürkek dilimde
En iyi bildiğim konuda bile
Çekine çekine konuşuyorum.
Tüm hayat durmuş, yaşamaya değer bir şey yokmuş, ilgi, heves, heyecan duyulacak bir şey kalmamış, sıkılmış, bunalmış, en ufak sese, soruna tahammülüm hiç kalmamış gibi hissettiğimde, yüküm her ağır geldiğinde köşeme çekilip geçmesini bekliyorum.bunun kısa bir süreç olduğunu düşünüp, geçecek diyorum.çünkü geçiyor.gün ortasında gece olduğum zamanlarda da sabaha varana kadar kendi kabuğumda soluklanıyorum.suskunluğumu dilimde taşıyorum.elimi göğsüme bastırıp teselli ediyorum.bazı hisler, bazı saatler, bazı dertler çok yavaş akıyor.ama her gecenin bir sabahı var, biliyorum.
Dün gece yağmur oldun yağdın gönlüme,
Bu gece rüzgar oldun estin bu şehre,
Şimdi ise bir şiir oldun dilimde,
Söylesene yarın ne getirecek senden geriye❓
Hep hayata tutundum en çıkmazlarda bile. Herkesin bittim tükendim diyeceği hallerde bile.
Hep, yaradan nasılsa birgün verecek o mutluluğu bana
Hayalini kurduğum ne varsa olacaktır nasılsa birgün hayatımda diye.
Şimdi anlıyorum gözlerinde mutluluk değil keder olanları.
Olmayacağını anladıklarını.
Umudun tükenince uçurumdan düşermişçesine çaresiz azap dolu bakuşları.
Sustum şimdi tüm kabullenişimle
En ağır bedelleri ödeye ödeye
Çığlıklar ruhumda suskunluklar dilimde hüznüm kalbimde
Ne istiyorsunuz Hâkim Bey
fanilerin arasından geçen bir faniden?
Celladın kurbanlarından madalyalarını methetmesini talep ettiği bir memlekette! Şimdi haykırma zamanım geldi
Sesimden kelimenin maskesini düşürme zamanı:
Burası bir hücredir, mahkeme değil
Ve ben hem tanığım hem hâkim. Siz ise sanıklar heyeti
Öyleyse terk edin kürsüyü gidin:Özgürsünüz özgürsünüz
Ey mahkûm olan hâkim
Pilotlarınız döndüler sağ salim
Ve ilk dilimde kırıldı gök
-Bu benim şahsi meselem-
Geri dönsün diye ölülerimiz bize sağ salim!