Sulhi Dönmezer 1941 yılında bir gün Ülgenerler'i ziyarete Çemberlitaş'taki eve gider. Fehmi Efendi'yi çok sıkıntılı bir halde bulur. Sebebini sorunca şunları söyleyecektir: "Bugün hayatımın en elemli gününü geçirdim.Bir camiye imam olarak mahalle bekçisini tayin ettim."
Sayfa 127Kitabı okudu
Diyanet İşlerinin 1937 yılında Kula Müftülüğüne gönderdiği yazı(!)
Kula Müftülüğüne Ölüm haberini ilân eden "salâ"nın hasta ve âsabı bozuk insanlar üzerinde uyandırdığı acı tesirler dolayısiyle kaldırılması Riyaset makamından istenilmiştir. Hiçbir şer'i hükmü hâiz bulunmayan Cenaze salâlarının bundan böyle minarelerde okunmamasının alakadarlara tebliğini tamimen bildiririm. 15 Nisan 1937 Diyanet İşleri Başkanı Rıfat Börekçi Halil Altuntaş, Kuran'ın Tercümesi ve Tercüme ile Namaz Meselesi sh. 194(Ek-4)
Sayfa 112Kitabı okudu
Reklam
Artık var kuvveti bâzûya verip İslâm unsurlarını —evvelâ Osmanlı memleketlerindekileri, sonra bütün yerküredekileri— soy farklılıklarına bakmayarak dîndeki ortaklıktan istifâde ile tamamen birleştirmeye, her müslimin en küçük yaşında ezberlediği "Din ve millet birdir." kaidesini kanıksamış bütün Müslümanları son zamanın millet kelimesine verdiği mânâ ile bir "millet-i vâhide" [tek millet] hâline koymaya çalışmak lüzûmuna inandılar. Bu cihetten, Osmanlı memleketleri sâkinleri arasında çözülme ve ayrışmayı davet edecekti. Müslim Osmanlı tebaası ile gayrımüslimler artık ayrılacaktı.
1926 Ramazanı'na Giden Yol
"Gazi, Kur'an-ı Kerim'i bazı İslamlık aleyhtarı züppelere tercüme ettirmek arzusundadır. Sonra da Kur'an'ın Arapça okunmasını namazda dahi men ederek bu tercümeyi okutacak.O züppelere de işi alaya boğarak aklınca Kur'an'ı da İslamlığı da kaldıracaktır.Etrafında böyle bir muhit kendisini bu tehlikeli yola sürüklüyor." Kazım Karabekir , Paşaların Kavgası(haz. İsmet Bozdağ)sh. 158
...usta öğretmen Pythagoras'ın (Pisagor, İ.Ö. 580-504)...: Evren, bir sayı uyumudur. Pythagoras, gizli bir din okulu kurmuştur. Öğrencilerine ahlak, siyaset ve din öğretmektedir. Bu bilimlerin tümüne 'mathematalar' adını veriyor. İlk anlamı, 'insan bilgisinin tümünü kuşatan' demek olan matematik sözcüğü de buradan gelmektedir.
Sayfa 66 - Remzi Kitabevi - 10.Basım, Ekim 2003Kitabı okudu
Oryantalistler hadis ve vahyin arasını ayırırlar. Hadise salt materyalist bir bakış açısıyla bakarlar. Bu da onları İslâmî perspektiften kabul edilemez sonuçlara götürmüştür. Bu sonuçların en belli başlı olanları şunlardır: a) Hadis-ı' şerifın tabiatını ve Allah’tan gelen ve ismet sıfatı olan bir vahiy olduğunu görmezden gelmeleri. Hadis ve
Reklam
1,000 öğeden 851 ile 860 arasındakiler gösteriliyor.