Evet, sinirliyim.
Ben hiçbir zaman sizin kirli ideolojinize bağlı olmayacağım bunu bilin. İstediğiniz kadar engelleyin, takipten çıkın. Kürtçe kitap okudum diye nasıl pkk olabilirim? Bu nasıl bir kıt zihniyettir. Kürtçe okuduk diye pkk Din okuyunca dindar Sosyoloji ya da komünizm okuyunca sosyalist, komünist ya da solcu olmuyoruz. Boy boy ayet atıyorsun da neden beni pkk diye anlayıp hakkıma giriyorsun?! Ben Müslümanım, elbette öteki tarafta hesap var. Bakalım burada paylaşıp beğendirdiğin ayetler ve Türkçülük, ve yalan vatan sevgin seni kurtaracak mı? BEN HİÇBİR İDEOLOJİYE BAĞLI DEĞİLİM ARTIK BUNU ANLAYIN..!
544 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Abartılan Efsane: Atatürk
Arkadaşlar selam. Uzun bir süre oldu, sanırım 1.5 yıldır inceleme yapmıyorum. Bunun sebebi zorlu bir dönemden geçtim, kafa olarak iyi değildim; yeni yeni toparlanabildim. Aklımdan inceleme fikri geçmiyordu, ancak son zamanlarda yazdığım bazı incelemelerden çok güzel dönütler aldım, kenarda köşede yazdığım bazı lakırtıların okurlar tarafından
Çalıkuşu
ÇalıkuşuReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 2019102.6k okunma
Reklam
Güç İstenci
Tarihte bütün filozoflar yaşamın anlamını farklı bir davranış biçiminde bulmuşlardır. Mesela, bir Buda yaşamın anlamını kişinin kendi isteklerini dizginlemesinde bulurken Darwin ise üreme mücadelesinde bulmaktadır. Spinoza, yaşamın anlamını panteizmde bulurken herhangi bir dindar düşü- nür, sahip olduğu iradeyi, kendisinden öte bir varlığa
Sayfa 130
Ülkedeki insanlarda mahkemelik olma ya da dava yeme fetişizmi var. Bilmem necisinden bilmem kimcisine kadar birçok isim yediği davaları anlatırken kabarıyor. Öyle bir anlatıyor ki, ülkede tek kazığa oturtulan bunlar. Benzeri 1K'da da var. Engel yiyor, eleştiriliyor, ya da linç edilip hakarete maruz kalıyor, böylece muazzam bir etkileşim kasıyor. Yavaş yavaş kanaat önderi havasına girmeye başlıyor. Hakaret yeme fetişizmi öyle bir katılaşıyor ki, aklıselim bir iletişim ve istişare de mümkün olmuyor. Zira yaftalayarak oradan da bir hâdise çıkartılıyor. Geçen bir hanımefendinin iletisine yorum yapmıştım. Necip Fazıl beyin bir cümlesini paylaşmıştı. Bazı cümleler yerinde güzel. Durup dururken malûm amaca dönük sloganik iktibaslar yapıldığında o e-mücahid ya da e-devrimci olarak geri dönüyor. Denilebilir ki, cihad sadece kılıçtan mı ibaret? Değil, ama acaba bu çıkardığımız tantana cihad mıdır, yoksa nefsimizi tatmin için etkileşim meydana getirmek midir? O yüzden bu tarz kişilerin iletilerine yorup yapmayın. En son biri hesap puanlıyordu. Mücahid kardeşimiz tesettürlü hanımlara da yazıyordu ki, "Muhafazakâr fotoğraf. Dinî kitaplar çoğunlukta. Yazarlar da dindar." Not veriyor. Mübarek sen daha dün burada şeriat için kazan kaldırmadın mı? Şimdi de kadınların hesabını puanlıyorsun. Hayırlı geceler.
Rus bir beyin cerrahıyla yine Rus bir astronot din konusunda tartışıyorlardı. Beyin cerrahı dindar, astronotsa dindar bir kişi değildi. “Uzayda çok dolaştım” diye övünerek konuştu astronot, “ama ne Tanrı’yı gördüm ne de meleklerini!” Cerrah cevap verdi: “Ben de çok zeki beyinler ameliyat ettim, ama tek bir düşünce görmedim!”
Demem o ki...
Kur'an'ı Kerîm'de okudum, okuyorum da. Roman, hikaye de okurum, belirli aralıklarla. İlmihal, hadis kitapları karıştırırım sık sık. Şiir ile aram eskisi gibi olmasa da kopmuş değil. İslam büyüklerinin kitapları, menkıbeler, akaid kitapları da okurum. Yer yer siyasi, biyografi tarihi kitaplar da okurum. Kısacası aklımın yettiği her türü okurum. Ne mübarek Mushaf-ı Şerif'i okudum diye çok dindar oldum, ne Nazım'ı, Dostoyevski'yi okudum diye komünist. Tarih kitapları okudum diye tarihçi kesilmedim milletin başına, siyasi kitaplarda okuma yapmak için illa kendi "görüşüm olsun" demedim. Okuduğum bütün kitapları laf olsun, torba dolsun diye okumadım. Kapağı kapatınca düşündüm hep. Bana yararını, kattıklarını düşündüm. Hala bu minvalde okurum. Belki az, ama öz. Demem o ki, aklı kıt olan insan okuduğun kitaptan bile yaftalar seni. Onun fikri sabittir, değişmez. Dini paylaşım yaparsın, yargılar. Roman-hikaye-şiir paylaşırsın, önceki paylaştıklarına laf eder. Ne yapsan memnun olmaz, olmayacaktır da. Gelişime, değişim ve dönüşüme, kısacası hakikate kör ve sağırdır. Siz her türden bol bol okuyun. Okuduğunuzu anlama yolunu tutun. Araştırın. Fikri sabit, görüşü sabit olmayın. Gelişim böyle başlar ve sürer.
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.