Şölen'i ilk okuduğumda, daha 18'ime girmemiştim ve ilk ciddi ilişkimi yaşıyordum. Çok etkilendiğim için, sevgilime de okuttum. O da çok beğendi ve anlayabildiğimiz kadarıyla ilişkimize yedirmeye karar verdik. Aradan yaklaşık bir sene geçtikten sonra, yani birkaç gün önce, tekrar okudum kitabı. ilk okuyuşumda ne kadar az şey anladığımı fark
"Zaman, en çok sahip olunması gereken şeydir. Biz, bize tanınan zamanı değerlendirir, kullanırız. Yazgımız gibidir zaman da. Küçük irademiz ile büyük irade içerisinde kendimize yer açarız. Bütün bunları bilmekse zaman alır. Her zamanın kendi bilgisini zamanında bilmek, ömrü iyi kullanmaktır. Böyle ömürlerin ardından pişmanlık yaşları
"İnsanların sözlerini anlamadım hiç
Tanrıların kollarında büyüdüm ben."
Hyperion incelemesi için bu söz hemen hemen bütün kitabı özetler nitelikte. Ama öncelikle Hyperion'u anlayabilmek için biraz yazarın hayatını bilmek gerekir.
Johan Cristian Friedrich Hölderlin(1770-1843)
Hölderlin, Alman Klasik çağın ve romantizm akımının en
Platon yine konuşturmuş. Hem filozofluğunu, hem sanatını, hem de kitaptaki bütün karakterleri.
Biliyorsunuz Platon’un diyalogları meşhurdur. Uçan kuşu yakalasa tutup konuşturacak. İyi ki de konuşturmuş. Onun sayesinde tarihte yaşamış bir çok kişinin görüşünü öğrenmiş oluyoruz. Platon’un insanlığa bu hizmeti yadsınamaz bir gerçek. Platon