Ders çalışırken, hayal edilen diplomanın getireceği özgürlük ve bağımsızlık özlemi, diploma töreni anından daha anlamlıdır. Bir kitabı yazarken, ya da bir oyuna çalışırken, o kitabın ya da oyunun bittiğinde alacağınız doyumu düşünmek, birkaç dakikalık alkıştan ya da kısa bir övgü yazısından çok daha uzun ve bu nedenle de doyum düzeyi çok daha yüksektir. Bir yazar, bir sanatçı, bir bilim insanı, bütün bir ömür boyunca çalışır. Doruğa ulaşmak için değil, kendisi için. Çalışmaktan zevk aldığı için: Sonra bir gün bakmış ki, dorukta.. Dorukta olduğu için yapılan tören, tutulan alkış, aynen, bir cinsel doruk noktasının saniyelerle ölçülen süresi kadar bir anlam taşır. İşin asıl keyfi, öncesinde ve sonrasındadır. Öncesinde, yaptığı işten, çalışmaktan, birikimini artırmaktan, kendini eğitmekten, sevgiliye kavuşmak için çaba göstermekten zevk almak. Sonrasında, yaşadıklarını yeniden duyumsamak, dorukta olmanın, oraya varmak için sarf ettiği çabaların tadını düşünmek, doruktaki anı, aynen cinsel hazzın doruğuna ulaştığı an gibi, defalarca belleğinde yeniden, yeniden yaşamak. Sevgili kızlarım bedeli ödenmeyen başarının ne tadı olur, ne keyfi ne de anlamı... Vuslat için de çaba sarf edeceksin, diploma için de, alkış içinde. Bütün bunları da doruk için değil, kendin için, belki de aşkın için yapacaksın. Bu aşk, bir insan ya da bir sanat, bir meslek olabilir...
Sayfa 190Kitabı okudu
Günümüz talebesi
Bugün talebelik artık ilim yolculuğu değil ,diploma avcılığıdır.
Reklam
Görüyorum ki medrese ile üniversite arasındaki fark korkunç. Üniversitede kaba bir diploma hedefi var. Kopya vesaire gibi ele geçmediği sürece meşru zillet üniversite tahsilini peşinen mahkum ediyor. Fakat bu nasıl da görmezlikten geliniyor. Üniversitelide özümleme belkide bu nedenle yapılamıyor. Oysa medreseli, medresenin verdiklerini kendi eşyası haline getiriyor. Zira, en önemli faktör bu, öğrendiği şeylere inanıyor. Onlar inancının dışında kalmıyor.
Sayfa 170 - Beyan YayınlarıKitabı okudu
Büt'ü Olanlara Şifadır
Arapça mı öğreniyorsunuz, çabalarınızı ders kitaplarının ve yetersiz ders saatlerinin ve öğretme metodlarının ötesine taşıyın. Böyle bir dersi, Arapça konusunda büyük bir hedefe bakmakla aşabilirsiniz. Onu, anadiliniz gibi öğrenmeyi hedeflemekle. İşte bu geniş hayâlli olmaktır. Ama hayâlperestlik değil. Arapçayı ana diliniz gibi öğrenmeyi hedefleyip ona doğru çok daha fazlasına kâfi gelecek yeteneğinizi ve hafızanızı ve şimdi bol bol elinizin altında olan zamanınızı koşturmaya başlarsanız, önünüzdeki bir iki imtihan ve onunla ilgili diploma aradan çıkar da haberiniz bile olmaz.
...Yahudi olmayanlar eskiden bizim için şöyle derlerdi: Diploma Yahudilerin dinidir. Para da değil, altın da, diploma. Ama diplomaya olan bu inancın gerisinde başka bir şey; daha karmaşık, daha gizli bir şey vardı ve o da o günlerde kızlara, bizim gibi modern, önce okula sonra üniversiteye giden kızlara bile, kadınların da eğitim ve evin dışında bir yaşam hakları olduğunun öğretilmesiydi...
Sayfa 220 - Doğan Kitap
Üniversite mezunu olmak
Bugün herkes üniversiteye gitmek, bir diploma sahibi olmak istiyor. Bu külliyen yanlış... Herkes üniversite mezunu olamaz, olmamalı. Neden üniversite mezunu olmak istiyorlar, bir şirkete veya devlet dairesine girsin, kendi bir şey yapmasın, teşebbüste bulunmasın, aylık garanti maaşını alsın, hiçbir risk almasın. Bu Osmanlı’dan bize kalan en feci miras. Böyle bir yaşam olamaz. Bu evrim kanununa aykırı. Mücadeleye girecek, kaçmak yok.
epub
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.