Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Ne oldu?" diye sordum. "Haklıymışsınız," diye cevap verdi biraz öfkeli bir ifadeyle. "Çok hoş bir insan olduğu söylenemez. Kendimi tanıttım, kim olduğumu açıkladım. Bana elini bile vermedi. Bize karşı simultane bir parti oynadığı takdirde hepimizin, yani gemide bulunanların bundan ne kadar gurur ve onur duyacağımızı
Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
"... Oyun başina en düşük ücreti iki yüz elli dolarmiş." ... "Nasıl? Ona iki yüz elli doları verdiniz mi?" Diye bağırdım şakınlıkla. "Neden olmasın? Dişim ağrısaydı ve gemide tesadüfen bir diş doktoru olsaydı, dişimi bedavaya çekmesini istemezdim ya. Adam ücretini yüksek tutmakta haklı; her meslekte gerçek profesyoneller aynı zamanda en iyi iş adamlarıdır."
Sayfa 25 - Can yayınları - 16. baskıKitabı okudu
Reklam
168 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 saatte okudu
Bu kitabı incelerken karşılaştırmalı gitmeye karar verdim. Galguto'nun 'İyi Doktoru' ve Bulgakov'un Genç Bir Doktorun Anıları' iki ucun başlı başına simgesi diyebilirim. Her açıdan. Galguto, apartheid dönem sonrası Afrikasını; Bulgakov ise Bolşevik İhtilali dönemi Rusyasını ele almış. Her ikisinde de yeni mezun olmuş doktorlarımız zorunlu göreve gidiyor ve başından geçenler anlatılmış olsa da Bulgakov'un cümlelerini arka arkaya soluksuz okurken, Galguto'nunkileri ilerletmekte o kadar güçlük çektim. İyi Doktor'da olayları dış gözlemci olarak bile izleyemiyorsunuz çünkü bunu sizin yerinize önce kitaptaki diğer doktor ve ardından da yazar yapıyor. Ancak diğer yandan Genç Bir Doktorun Anıları sizi içine öyle bir çekiyor ki bir yerden sonra artık aynı durumda ben ne yapardım diye düşünmeye başlıyorsunuz. Bulgakov'u okurken yeri geliyor kahkaha atıyorken yeri geldiğinde derin bir hüzün hissediyorsunuz. Duygu çeşitliliği açısından son derece zengin bir kitap. Ancak İyi Doktor bu konuda bir çok açıdan geride kalıyor. Sürekli sorgulayıcı ve şüpheci yaklaşım nedeniyle zihniniz yorulmaya başlıyor. Yazarlar arası bakış açısındaki farklılığa geldiğimizde ise yoluma Bulgakov'un şirinliği ve bir o kadar da ciddiyetiyle devam edeceğim. Son olarak Genç Bir Doktorun Anıları, Don Kişot gibi 3 kez okunmalı bence.
Genç Bir Doktorun Anıları
Genç Bir Doktorun AnılarıMihail Bulgakov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201524,8bin okunma
RUDOLF HESS'İN KAÇIŞI 10 Mayıs akşamı, Rudolf Hess'in bir Messerschmitt Bf 110 avcı uçağına binerek kendi başına İskoçya'ya uçtuğunu bildiren ilk rapor, Dr.Schmidt'in anlattığına göre, "sanki Berghof'a bomba düşmüş . gibi" Hitler'i çarptı. General Keitel, Führer'in o sırada büyük çalış­ma odasında
Diş doktoru gerginliği diye bir şey var 🤦‍♀️
239 syf.
·
Puan vermedi
* Türk edebiyatının en zor kalemlerinden biri olarak lanse edebileceğimiz yazar bu kitabında 73 bölümden oluşan küçük öyküler ve parçadan bütüne giderek tümevarımsal bir yol izlemiştir. Her bir öykü sonuca götürecek yapbozun parçalarıdır. Kitap için önemli noktalardan biri Oğuz Atay anısına ithaf edilmesidir. ** 1940-1980 yılları arasını
Buzul Çağının Virüsü
Buzul Çağının VirüsüVüs'at O. Bener · Adam yayınları · 1984349 okunma
Reklam
Şekerci Cafer Erol gayrimüslimler komşu dükkanlarını koruyor
O saatlerde açık birkaç dükkan kalmıştı zaten, bunlardan biri de şekerci Cafer Erol'un dükkanıydı. Erol'un çırağı koşarak patronunun evine gitti ve olanları haber verdi. Erol çarşıya kalabalıktan önce geldi. Stoyanoflar'ın fırının, kasap İlia'nın ve Ankara pazarının tabelalarını indirip onların yerine birer Türk bayrağı astı.
Sayfa 263 - Nathalie Stoyanof'un anısıKitabı okudu
Albert Einstein’in Türkiye Cumhuriyetine Yazdığı Mektup`un Hikayesi
İnternette veya sosyal platformlarda “Einstein`in Atatürk`e yazdığı mektup”olarak anlatılır.Aslında Einstein o mektubu Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal’e değil, Başbakanlığa yazmıştı ve o tarihte başbakan da İsmet Paşa’ydı. Hatta mektup Atatürk’e yazılmadığı gibi, yazan kişi de Einstein değildi. Sadece imzası vardı altında. 1933 yılında Weimar
İmhotep(Ilk Doktor)
Pek çok tıp tarihinde Yunanlı doktor Hipokrat (MÖ 460-375) tıbbın babası olarak anılır. Ne var ki onun doğumundan 2000 yıl önce Mısırlı bir mimar ve rahip olan İmhotep, veremden diş ağrısı ve kireçlenmeye kadar pek çok hastalık için tedaviler geliştirmiştir. Gerçekten de MÖ 2650 yıllarında Mısır’da yaşayan İmhotep tarihin ilk doktoru olarak kabul
396 öğeden 261 ile 270 arasındakiler gösteriliyor.