Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Oğuz Aktürk

Betonlaştıramadıklarımızdan mıydınız?
Hayat enerjisi o kadar güçlüdür ki, fani olduğunu ve bir gün ölüp gideceğini bile bile insan, büyük umutlarla yeryüzüne gökdelenler diker ve bu dünyayı imara devam eder.
Sayfa 69 - Hayat YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Trajikomik.
İnsanın yeryüzündeki en trajikomik özelliği, beş dakika sonra onu bekleyen şeyin ne olduğunu bilemediği halde gülebilmesidir.
Sayfa 69 - Hayat YayınlarıKitabı okudu
Çünkü biz O'nu görmediğimiz halde sadece O'na inanırdık.
Jeolojik takvim, milyar yılları birer saat gibi sayarken onun üzerinde denizler yaratıldı, kıtalar oluşturuldu, dağlar dikildi, nehirler ve vadiler açıldı. Görünmez bir sanatkarın elinde şekillenen yeryüzünün simasında özel hatlar ve kıvrımlar belirmeye başladı.
Sayfa 48 - Hayat YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Atatürk ve nasıl giyinilir dersleri 1.ders
Papyon takıyor, rüzgarda kravat uçuşmasın diye. Her kıyafeti yerine göre. Akşam giydiği kıyafetler başka, bir resmi geçide giderken giydiği kıyafetler başka, bir kulübe giderken giydiği kıyafetler başka, dostlarıyla oturduğu zaman giydiği kıyafetler başka, kitap okurken giydiği kıyafet başka. Fakat bunların hepsinin bir maksadı var. Mankenlik yapıyor, bak nasıl giyinilir diye.
Sayfa 111 - Ka KitapKitabı okudu
Çünkü ilaçlar iyileştirirdi.
Evet, Atatürk bir diktatördü diyoruz. Niçin bir diktatördü? Bu, ilaç almayı reddeden hastaya, tedaviyi reddettiği için ilacı zorla vermek gibidir.
Sayfa 51 - Ka KitapKitabı okudu
Reklam
Bu terslikte bir iş var.
...özellikle solcu "entelektüel" çevrelerde her iki lafın başında bir "diyalektik olarak..." veya "diyalektik açısından bakarsak..." gibi beylik sözleri duymak beni her zaman hayretlere sürüklemiştir. İşte bu basit mantıksal nedenden ötürü Hegel'in (ve Marx'ın) diyalektiği (Tez+Antitez=Sentez) Atatürk'ün düşüncelerine tersti.
Sayfa 34 - Ka KitapKitabı okudu
Çünkü egemenlik kayıtsız şartsız milletin-di.
Samsun'a çıktığı 19 Mayıs 1919 gününü Türkiye'nin kaderini eline aldığı tarih olarak kabul edersek, ülkenin yönetiminin cansız parmaklarından kaydığı 10 Kasım 1938'e kadar 19 senede Atatürk hiçbir kararını altında milletin temsilcilerinin imzalarının da olmadığı bir bildiriyle ne milletine ne de dünyaya tebliğ etmiş veya uygulamaya koymuştur.
Sayfa 8 - Ka KitapKitabı okudu
Titreşim.
Küçükken, aynaya baktığımda kendi görüntümün ardında sapıkça gülümseyen bir yüz daha göreceğim diye titrerdim. Şimdiyse kendimi görmek yetiyor titrememe.
Sayfa 48 - Can YayınlarıKitabı okudu
Kendinden kaçamazsın.
Tanrım, ekrandaki bu yansımam öldürecek beni. Bir örtü örtmeli üzerine. Tüm aynaları kaldırıp atmıştım; ama eşya bu, ihaneti seviyor. Dün kitaplığın camı, bugün televizyonun ekranı... Olmadık zamanlarda bana beni hatırlatıyorlar.
Sayfa 48 - Can YayınlarıKitabı okudu
Sanat tarihinin büyüsü.
Sanat tarihi öyle ilginç bir bilimdir ki bakmadığınız şeye baktırır, görmediğiniz şeyleri görür hale getirir. Birine göre sadece taş vardır orada bir diğerine göre koca bir medeniyetin detayları. Bazısı bakar boş bir mekan görür bazısı o mekandaki nice izin peşinde tarihte yolculuk yapar avuç kadar yerde. Görünen şey bir objedir ama ona kimler dokunmuş, onu kimler şekillendirmiş, kimler taşımış ve uğruna savaş verip muhafaza etmiştir.
Sayfa 123 - Motto YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Elhamdülillah.
Hepimiz Allah'tan geldik ve yine Allah'a döneceğiz. Birden geldik, Birin yolunda ilerliyoruz ve yine O Bir'e döneceğiz. Tek kubbe üzerine düşen bütün yağmur suları tek bir kanal üzerinden tek bir çörtenden yine O'na (kıbleye doğru) doğru akmaktadır. İşte Osmanlı'nın mimari mucizeleri.
Sayfa 61 - Motto YayınlarıKitabı okudu
Diren Ayasofya.
...Ama Ayasofya'nın kubbe problemi hiçbir zaman bitmeyecek, duvarlar çatlamaya, içerideki direkler de çözülmeye devam edecektir. Ta ki tek kubbenin sultanları çıkıp gelene kadar bu tarihi yapı hep inleyecek, hep ızdırap duyacak ve yıkılmamak için mücadele verecektir.
Sayfa 21 - Motto YayınlarıKitabı okudu
Kokardı çiçekler zamanında.
Çiçek kokardı sokağımız, çünkü o zamanlar çiçekler kokardı.
Sayfa 138 - Ka KitapKitabı okudu
Elektronik tuşlar.
İnsan, hayatı klavyenin elektronik tuşlarına bağlandığından beri insanlıktan uzaklaştı.
Sayfa 103 - Ka KitapKitabı okudu
Hayvan Çiftliği.
Adam gece yatıyor, sabah kalkıyor bir şey söylüyor. Ertesi gün ben öyle demedim diyor ve halk itiraz etmiyor. "Ya olur mu öyle şey, dediniz" demiyor.
Sayfa 47 - Ka KitapKitabı okudu
8,7bin öğeden 8,6bin ile 8,6bin arasındakiler gösteriliyor.