Virane olmuş kalbime ne yaptın?
Bak! Divane aşkım ne yaptın?
Alışkanlığın ipeğinde rahat uyuyordum
Kelebek gibi kanadıma ne yaptın?
Gözünün kadehinden daha içmeden sarhoş oldum
Meyhanem sarhoş oldu ne yaptın?
Omzuma yaslanmaya değmez miydim?
Omuzlarımın hasretine ne yaptın?
Beni yordun kendinde yorgun gittin
Ey yolcu!… Evime ne yaptın?
Gözyaşlarının yağmurundan dünyam ıslandı
Yuvamın çatısına ne yaptın?
Şöyle hâk oldum ki âh itmege havf eyler göñül
Lâ-cerem bâd-ı sabâ ile gubâr elden gider
Gırre olma dilberâ hüsn ü cemâle kıl vefâ
Bâki kalmaz kimseye nakş u nigâr elden gider
~
Aşk acıları ile öylesine toprak gibi yere serildim ki, gönülden bir ah çekmekten korkuyorum. Çünkü saba rüzgârı esince tozun toprağın uçuşup elden gitmesi kaçınılmazdır.
Ey sevgili; gençliğine ve güzelliğine fazla güvenip de, sana âşık olanlara vefasızlık etme! Bil ki, resim ve heykel cinsinden şeyler, kimse için ebedî değildir; bir gün gelir elden gidiverir.