Dilimizde hoşgörü diye bir kavram var. Biz bunu katlanmak olarak anlıyoruz, halbuki onun karşılığı "tahammül" ki kökeni hamallıktan gelen bir kelimedir, "taşıyabildiğim kadar taşırım" demektir. Hoşgörü ise kötü görünen bir şeyin hoş tarafını bulup çıkarıp onu görebilmektir. Onun hoşluğunu fark edebilmektir. Sistem içinde neden var olması gerektiğini anlamaktır.
384 syf.
7/10 puan verdi
Kitabın çok iyi potansiyeli var ama keşke çok daha iyi kadın karakter yazılsaydı. Bunu ilk çeyrek için söylüyorum. Bu şekilde daha çok etkisi altına alabilirdi beni. Kurguya girmekte zorlandım bir tık. Ama sonra olaylar başlıyor ve daha doğrusu Warwick giriş yaptı ve aktı gitti kitap. Potansiyeli yüksek bir distopik evren vardı çok sevdim. Brexley'nin hapishaneye atılmasından sonraki süreçte Brexley'in karakter gelişimini sevdim. Warwick'le zaten düşmanlar. Kitap düşmandan aşka gibi başlayıp arada bir şeyler oluyor sonra da finalde puff diye tekrar düşman oluyoruz. O son çok ters köşe etti beni. İkinci kitapta Brexley'den harika bir intikam bekliyorum süründürelim şu adamı Kitap boyunca ikilinin tansiyonu beni çatlattı ben dayanamadım onlar nasıl dayandı anlamadım dkdndj Diğer kitapta ateşli bir şeyler bekliyoruz ihtiyacımız var artık 3,5/5
Yabani Topraklar
Yabani TopraklarStacey Marie Brown · Ren Kitap · 202413 okunma
Reklam
"Evet, hayat böyle bir şey işte," diye kızı o hoş ruh halinde tutmaya çabalayarak onayladı. "Büyük kuramlar geliştiriyoruz, ama sonunda başka hiçbir işarete bakmadan anın bahşettikleriyle seçiyoruz birbirimizi."
kendi kitabımdan küçük bir parçacık..
Benden nefret etmeyeceğine söz ver dedi. Aslında o kadar çok korkuyordu ondan nefret ederim diye, nefretin anlamını bilmiyordu, bilse kesinlikle bunun veda olduğunu anlardı geri dönüşü olmayan veda, belki de nefret et diye yalvarırdı ama ben son kez gözlerinin içine bakarak -Senden nefret etmeyeceğime söz veririm dedim Nefretin anlamını bile bile nefret etmeyeceğim dedim. Bir vazgeçişti bu, bir vedaydı bu, sevdiğim kadın anlamadı sadece mutluydu gideceği için içi hüzünlü ama gülüşünde tebessüm vardı -sözlerinde yaşam bulduğum kadının- acı bir tebessüm vardı yüzünde -Kuzey, Beni tanıdıkça nefret etme benden dedi son defa -Alya, senden asla nefret etmeyeceğim dedim son defa Gülümsedi içi yana yana gülümsedi. Ah be sevgilim keşke bilseydin senden nasıl vazgeçtiğimi.....
Atacağı iletiyi 'etkileşim saatleri"ne denk getiren var.. İletisine iade-i ziyaret beğenisi gelsin diye, ileti attıktan sonra rastgele beğenen tipler var.. Profil fotoğrafı şekilcisi tipler var..
Geceyi salt gece diye sevmek arkadaşımın bir eğlencesiydi, hayallerine hız veren, garip bir eğlence.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.