Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Diyorlar ki ağla Ağla ki, yolları kapansın ayrılığın Ağlamayı denizlere bıraktım."
Kasvetli bir güne yakışan bir söz...
Birimizin kasveti hepimize bulaşıyor böyle. Neşe bulaşıcıdır falan diyorlar. Yala.n Neşe kolonya gibi bir şey. Dökünüyorsun, o an ferahlıyorsun. Sonra uçup gidiyor burnundan, elinden, üzerinden. Kasvet öyle değil ama, zamk gibi bulaşıyor ve dokunan herkese yapışıyor.
Sayfa 123 - DKKitabı okudu
Reklam
O'nunla bir daha çay içebilmek için , severek ölürdüm..
Saplandı yine kıymık gibi yüreğime , acısı hiç bitmiyor.. Ölünce biter diyorlar da pek de inanmıyorum.. Hiç bir azap sonsuza kadar sürmezmiş.. Ölünce geçecek acısı , oynayıp bir kenara attığın kalbim..
Neşe bulaşıcıdır falan diyorlar. Yalan. Neşe kolonya gibi bir şey. Dökünüyorsun o an ferahlıyorsun. Sonra uçup gidiyor burnundan, elinden, üzerinden. Kasvet öyle değil ama, zamk gibi, bulaşıyor ve dokunan herkese yapışıyor.
Doğan kitapKitabı okudu
Han Duvarları
Gün doğarken bir ölüm rüyasıyla uyandım, Baş ucumda gördüğüm şu satırlarla yandım! Garibim namıma Kerem diyorlar Aslı'mı el almış haram diyorlar Hastayım derdime verem diyorlar Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış'ım ben Faruk Nafiz Çamlıbel
Sayfa 66 - Adam YayınlarıKitabı okuyor
Çok korkanın sonunda o kadar korkulacağa uğramayacağı anlatılıyor. Ben bu durmadan korkandan da, emniyet duyandan da öyle bir yılgınım ki, o kadar çok dinledim ki, bunların en ufak bir benzerini, bir menkıbenin zerresini gittiğimde orda görürsem, vallahi cehennemin en dibinden çıkarsam Allah beni cennetine koysun. Ahret ancak hiçbir söylenen ile düşünülen ve hayal edilen ile beraber anılmayacak bir yer ise ki ben öyle umuyorum, öbür dünya denmeyi hak eder. İncirle, üzümle, zeytinle, köşkle, huri ile nehir ile ... yok. İnsan söylerken sıkılıyor, orda sıkılmak yok diyorlar bir de. O sıkılma bilmez salaklardan burada çok diyemiyorsun.
Reklam
Hazreti Âişe'den (Radıyallahu Anha): Nebi (Sallallahu Aleyhi ve sellem) birinden hoşlanmadığı bir şey görünce, "Filancının hali ne? Şöyle şöyle diyor!" demezdi. Fakat şöyle derdi: “Şu milletin hali nedir! Şöyle şöyle yaparlar!” veya “Böyle diyorlar” diyerek o işten men eder, yapanın ismini zikretmezdi.
Bana "Yolun' seç" diyorlar Bozuk yolu seçer miyim? 🎶
Gençlik Biz Kötü Yolu Seçtik
Sol elinde gül işlemeli fincanıyla çay içerken birden lafa girdi ve şöyle dedi:"Biz eskiden bir büyüğümüzü görünce onun elini öpüp hayır duasını alırdık şimdikiler öyle mi,doksan yaşındaki birini görünce amcacım yaş doksan ah bana bir kere soksan diyorlar"
Bir toplumu incelemeye başlamak için yazılı belge olması gerekiyor. “Biz o yazılı belge aracılığıyla; yaşayan insanlarla, mazidekilerle diyalog kuruyoruz” diyorlar. Bu çok doğru bir yaklaşım… Bunun hepinizin bildiği gibi en tipik, en çarpıcı örneği eski Mısır tarihidir.
Reklam
"Diyorlar ki, ‘ Oruç tuttuğumuzu neden görmüyor, İsteklerimizi denetlediğimizi neden farketmiyorsun?’ “Bakın, oruç tuttuğunuz gün keyfinize bakıyor, İşçilerinizi eziyorsunuz. Orucunuz kavgayla, çekişmeyle, Şiddetli yumruklaşmayla bitiyor. Bugünkü gibi oruç tutmakla Sesinizi yükseklere duyuramazsınız. İstediğim oruç bu mu sanıyorsunuz? İnsanın isteklerini denetlemesi gereken gün böyle mi olmalı? Kamış gibi baş eğip çul ve kül üzerine mi oturmalı? Siz buna mı oruç, Rabbi hoşnut eden gün diyorsunuz? Benim istediğim oruç, Haksız yere zincire, boyunduruğa vurulanları salıvermek, Ezilenleri özgürlüğe kavuşturmak, Her türlü boyunduruğu kırmak değil mi? Yiyeceğinizi açla paylaşmak değil mi? Barınaksız yoksulları evinize alır, Çıplak gördüğünüzü giydirir, Yakınlarınızdan yardımınızı esirgemezseniz, Işığınız tan gibi ağaracak, Çabucak şifa bulacaksınız. Doğruluğunuz önünüzden gidecek, Rabbin yüceliği artçınız olacak. O zaman yardım çağrılarınızı Rab yanıtlayacak, Feryat ettiğinizde, ‘İşte buradayım’ diyecek. “Eğer boyunduruğa, başkalarını suçlamaya , Kötücül konuşmalara son verirseniz, Açlar uğruna kendinizi feda eder, Yoksulların gereksinimini karşılarsanız, Işığınız karanlıkta parlayacak, Karanlığınız öğlen gibi ışıyacak...
Kitaplarını elinden düşürmediği Kürt kökenli büyük bir yazarın yürüdüğünü görmüş, koşup elini öpmüş ve ona "Yaşar Amca, bizim de Kürtler olarak dilimiz, edebiyatımız, tarihimiz yok mu?" Yazar elini omuzuna koyarak " Heri!"demişti Olmaz mı? Elbette var Ahmed-i Hani, Ciğerhun, Feqiye Teyran, hangisini sayayım." "O zaman bize niye, sen yoksun diyorlar?"
Sayfa 254
1.500 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.