“Darwin'in doğal seçilim yoluyla evrim kuramı doyurucudur, çünkü bize basitliğin nasıl karmaşıklığa dönüşebileceğini, düzensiz atomların kendilerini nasıl olup da daha karmaşık desenler şeklinde gruplandırabildiklerini ve bunu insanları oluşturana kadar sürdürebildiklerini açıklar. Darwin, varoluşumuzla ilgili zor soruya bir yanıt sağlar; ki bu, şu ana kadar önerilen tek olası yanıttır.”
240 syf.
9/10 puan verdi
Evrim ve Adaptasyon
İçerisindeki bilgiyi alırken bakış açımı geliştiren kitapları ayrı tutarım. Yazarın birincil amacı bu olsun veya olmasın eseri bende bu etkiyi sağladı. Bilgiye öncelikli olarak hayata bakış açım için önem veriyorum. Hayata ve canlıya. Aslında kitapta daha önce rastladığım ve bildiğim bir çok bilgiyle karşılaştım ama ben bazı şeyleri tekrar tekrar
İnsan Çeşitliliği
İnsan ÇeşitliliğiBarış Özener · Alfa Yayıncılık · 201836 okunma
Reklam
Yaşam dünyaya gelmezden önce, moleküller kimya ve fiziğin bildiğimiz süreçleriyle de ilkel bir evrimleşme geçirebilirlerdi. Tasarım, amaç ya da yönelim aramamıza gerek yok; eğer bir grup atom, enerji eşliğinde kararlı bir yapı alırsa, bu biçimde kalmaya eğilimlidir. En ilksel doğal seçilim, basitçe, kararlı yapıların seçilip kararsızların reddedilmesiydi. Bunda esrarlı bir şey yok. Tanım gereği böyle olmalıydı.
Darwinciliğin mantığı, sağ kalan ve doğal seçilimin filtresinden geçen yaşam hiyerarşisindeki birimin bencil olmaya meyledeceği sonucuna varır. Dünya üzerinde sağ kalan birimler, hiyerarşik düzende kendi seviyelerinde olan diğer rakiplerinin arasında sağ kalmayı başarabilen birimler olacaktır. Bu, tam olarak bencil kelimesinin bu bağlamdaki anlamıdır. Soru, sergiledikleri eylemin seviyesinin ne olduğudur? Vurgunun düzgün bir şekilde son kelimede olduğu haliyle bencil genin tüm fikri, doğal seçilim biriminin (yani kişisel çıkar biriminin) bencil canlı bireyi değil, bencil grup değil, bencil tür veya bencil ekosistem değil, bencil gen olduğudur. Çok uzun nesiller boyunca, bilgi şeklinde, ya sağ kalan ya da kalamayan şey işte bu gendir. Genlerden (ve tartışmaya açık olarak memlerden) farklı olarak, canlı bireyi, grup ve türler, bu anlamda bir birim vazifesi görebilecek doğru türden varlıklar değildirler çünkü kendilerinin birebir kopyalarını türetmez ve böylesi kendi kendini kopyalayan varlıkların oluşturduğu bir havuzda rekabet etmezler. Genlerin yaptığı şey ise tam olarak budur ve bu, bencilin özel Darwinci anlamı içinde, geni bir "bencillik" birimi olarak belirlemenin (esasen mantıklı) gerekçesidir.
Evrimin doğal seçilimle işlediğini açıklayan Darwinci görüş, sahip olduğumuz iyilik, ahlak, namus, duygudaşlık ve merhamet gibi eğilimlerimizi açıklamakta ilk bakışta yetersiz kalır gibi görünür. Doğal seçilim, açlığı, korkuyu ve cinsel arzuyu kolayca açıklayabilir, ki bunların hepsinin sağ kalmakta ya da genlerimizin korunmasında kolayca anlaşılır katkıları vardır. Fakat yetim bir çocuğu bir kenarda ağlarken fark ettiğimizde, yaşlı bir dulun yalnızlığına ve umutsuzluğuna tanık olduğumuzda ya da acılar içinde inleyen bir hayvanı gördüğümüzde hissettiğimiz iç burkucu merhamet hissi ne anlama gelir? Dünyanın öbür ucunda yaşayan, asla tanışmayacağımız ve yüksek olasılıkla yaptığımız iyiliğin karşılığını veremeyecek olan tsunami mağdurlarına, ismimizi vermeden, giysi, para gibi hediyeler göndermemizi sağlayan güçlü dürtüyü bize ne verir? İçimizdeki bu şefkatli kimse nereden gelir? İyi olmak, "bencil gen" teorisiyle uyumsuz değil midir? Hayır. Bu, teorinin yaygın bir yanlış anlaşılmasıdır; üzücü (ve biraz öngörüyle tahmin edilebilecek) bir yanlış anlaşılmasıdır.** Vurguyu doğru kelimeye vermek gerekir. Bencil gen doğru vurgudur çünkü örneğin bencil canlı bireyi ya da bencil tür ifadeleriyle zıtlık oluşturur.
İnsanın eski ataları da diğer hayvanlar gibi, geçim kaynaklarını aşan bir çoğalma eğilimi göstermiş; dolayısıyla bir varoluş mücadelesine ve onun kaçınılmaz sonucu olan o acımasız doğal seçilim yasasına maruz kalmış olmalıdır.
Sayfa 70
Reklam
Doğal seçilim teorisi gerçekten basittir. Ve ilk başlangıcı de öyledir. Öte yandan, açıkladığı şey ise neredeyse kelimelerin ifade edemeyeceği kadar karmaşıktır: Hayal edebileceğimiz her şeyden karmaşıktır ve onu tasarlama yeteneğine sahip bir Tanrıya ihtiyaç duydurtmaz.
Evrim ve doğal seçilim bütünüyle devrim niteliğindedir.
Sayfa 102
Darwin, Türlerin Kökeninde varyasyonal evrimin farklı yönlerine ilişkin beş temel kuram oluşturdu: (1) Organizmalar zaman içinde sürekli evrimleşirler (biz bunu evrim kuramı olarak tanımlayabiliriz). (2) Farklı organizma çeşitleri ortak bir soydan türemiştir (ortak soy kuramı). (3) Türlerin sayısı zaman içinde artar (türlerin çoğalması kuramı veya türleşme). (4) Evrim, popülasyonların aşamalı değişimiyle oluşur (süreklilik kuramı). (5) Evrimin mekanizması, çok sayıda biricik birey arasında hayatta kalma ve üreme açısından farklılıklara yol açan, kısıtlı kaynaklar için rekabettir (doğal seçilim kuramı).
Cinsel seçilim, organizmanın bir özelliği onun hayatta kalmasını sağladığı için değil, üreme başarısını desteklediği için seçildiğinde gerçekleşir. Darwin cinsel seçilimi doğal seçilimden ayrı bir şey olarak gördü; ama bugünlerde çoğu biyolog onu doğal seçilimin bir alt türü olarak görüyor.
Reklam
"Saatçi," yani birikimli doğal seçilim, geleceğe karşı kördür ve hiçbir uzun dönemli hedefi yoktur.
Sayfa 89 - Kuzey Yayınları
112 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
İnsan da Bir Hayvandır!
Bu kitap yorumunu Instagram'daki "alintilarlayasiyorum" profilimde de okuyabilirsiniz: instagram.com/p/C5WIuVetycP Hayvanlarda da insanlara benzer bir anlam arayışı olabilir mi sizce? Önceden Jack London'dan okuduğunuz bir kitap var mı? Jack London kitapları okumak benim için her zaman ayrı bir keyif olmuştur.
Vahşetin Çağrısı
Vahşetin ÇağrısıJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202331,9bin okunma
Atalarımız doğada hayatta kalma ve genlerini çocuklarına aktarma(ki buna kısaca doğal seçilim yoluyla evrim diyoruz) şanslarını aktaran nesne ve olayları tercih etmiş veya "sevmiş"lerdir. Buna karşılık hayatta kalıp üreme şanslarını tehlikeye sokan veya azaltan nesne ve olaylardan uzak durmuş, onları "sevmemiş"lerdir. Zaman içinde, bu sevilen ve sevilmeyen şeyler insan beynine programlanmıştır.
"Bir ve aynı türe ait bireyler arasında sürekli görülen farklılıklar ve yüksek doğum oranları yeryüzündeki yaşamın gelişmesinin hammaddesini ya da malzemesini oluşturur. Varolma mücadelesindeki doğal seçilim bu evrimin mekanizması ya da itici gücüdür. Doğal seçilim her zaman en güçlü ya da 'ortama en iyi uyum sağlamış' olanların hayatta kalmasına yol açar."
Sayfa 469Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.