Fromm'a göre, yaşamın amacı kendini inşa etmek, cesaretle adım atmak ve özgün bir bütünlük içinde diğer insanlarla sevgi ilişikleri kurabilmektir. Moslow, kendini gerçekleştiren insanlar olarak tanımladığı bu tür insanların özelliklerini şöyle sıralıyor:
1. Gerçeği olumlu biçimde algılar ve belirsizliğe katlanabilirler.
2. Kendini,
Bir kelimesi için 25 sene bekletmiş
Yahya Kemal Rindlerin ölümü şiir'ini denir.... Ya 25 sene beklememiş aslında kendine göre bir yanlıştan vazgeçmişse. Şiirin önceki şeklinde "karanlık serviler" yazar; ama şair ‘karanlık’ sözünün anlamını tam olarak tamamlamadığından, sonrasında ‘serin’ kelimesini bularak şiiri tamamlar...Aslında şiir 25 yıl o şekliyle okunmuştur. Bir şeyin güzel olması için çarpıcı olması gerekmiyor, doğallık ve sadelik artık yeni yüzyıl insanlarını kesmese bile güzeldir.
*güldüğünde gözlerinin etrafını kırışmıyorsa gerçekten gülmüyordur.*
Muhatabınızın beden şifrelerinden biri. Ama bir de şöyle bir gerçek var ; botoks :))
Estetikle dış görünüşümüz değişiyor hatta güzelleşiyor (bu göreceli bir durum bana göre) ,ama bizi biz yapan miniklerimize ket vuruyor bu durum.
Estetik artık günümüzde sadece kadınlara değil erkeklere de hitap eder nitelikte geniş bir yelpazeye sahip. Bireyin kendini bakımlı hissetmesi adına yaptırdığı bir takım işlemler ruhuna da iyi geliyor olsa gerek ama dozunda bırakmayıp ruhunu şımartanlar da az değil :))
Sizi bilmiyorum ama ben etrafımızda birbirine benzeyen tipler görmeye hâlâ alışamadım. Elbette kişisel tercih bu ama en azından herkesin zevki aynı yönde olmasa :)
Es geçin derim kırışıklıklarınızı , vücudunuzu sevin ,doğallık güzeldir :)
Rastgele çekilen fotoğraflar daha güzel çıkar.
Tesadüfen tanışılan insanlarla daha mutlu oluruz.
Kıyıda köşede uyuyakalmak uykunun en keyiflisidir.
Plansız hadi denilerek yapılan aktiviteler daha eğlencelidir.
Her şeyin "kendiliğinden" olanı güzeldir...
- Ara Güler
Cahit Zarifoğlu
"Seni uzaktan seviyorum...." diye düşündü erkek içinden. "Yaklaşmadan, anlatmadan, anlaşılmadan.... Ben seni beklentisiz seviyorum. Hiçbir şey ummadan, talepte bulunmadan, hayal bile kurmadan. Kendi içimde taşıdığım sessiz sedasız bir sır bu. Ben belki de senden çok bu sırrı seviyorum."
Sırrın senden bile
“Seni uzaktan seviyorum…” diye düşündü erkek içinden. “Yaklaşmadan, anlatmadan, anlaşılmadan… Ben seni beklentisiz seviyorum. Hiç bir şey ummadan, talepte bulunmadan, hayal bile kurmadan. Kendi içimde taşıdığım sessiz sedasız bir sır bu. Ben belki senden çok, bu sırrı seviyorum.
Sırrın senden bile güzel çünkü, senden bile özel. Sırrın billur bir
AŞK İLGİYLE İLGİLİDİR
ÇOCUKLUK
Aşkın çocuklukla ilgili bir yanı olmalı. Çocukluk anıları ve acılarıyla ilgili bir yanı. Çocukluğunu anlatır her âşık ilkin, anılarını ve acılarını... Sonra bir şey olur, iyi ki olur, adı tutku, adı yakınlık, adı sıcaklık, onun olmak, onunla olmak... Herşey bir yana o bir yana olur. Acayip olur, olmak tuhaftır,
Cemil Meriç, Dimetoka'dan Antakya'ya göç eden bir ailenin çocuğu olarak 1916 yılında Hatay'da dünyaya gelir. Ailesine baktığımızda kendisinin deyimiyle babası çatık kaşlı, hareketlerine akıl erdiremediği, içine kapanık az konuşan bir adam; annesi, hasta, silik, mızmız bir kadıncağız. Ablaları ve amcasından ise hayal gibi belirip
Mutluluk nedir? Tanımı var mıdır? Sabit midir salt mıdır? Hep şöyle düşünmüşümdür mutluluk amaçlanması gereken bir şey değildir diye. Ama mutlu olursak da fena değil. Sadece amaç haline getirmemek önemli. Șopi mutluluğu içselliğe bağlar. Kişi içsellikten ziyade dışarıda mutluluğu arayacak olursa nafile olur der. İçsel mutluluk tamamen zihinsel