144 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Şubat ayında İstanbul'a yaptığım bir gezi sırasında tesadüfen gördüğüm bu kitabı hiç araştırmadan, sadece içime öyle doğduğu için almıştım. Okuma sırası henüz gelmişti. Kısa sürede okuyup bitirdiğim kitabın üslubu sade, yazı dili ise açık ve anlaşılır. Cadılık, paganizm, Toprak Ana konularına ilgi duyan herkesin gönül rahatlığıyla
Avrupa'da ve Osmanlı'da Cadılık
Avrupa'da ve Osmanlı'da CadılıkÖzge Özal · Destek Yayınları · 20233 okunma
İNSANIN ANLAM ARAYIŞI: SONSUZU TÜKETMEK, HİÇLİĞİ YÜCELTMEK
Emil Michel Cioran
Emil Michel Cioran
Albert Camus
Albert Camus
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
Lütfen şu çok önemli cümlenin altını çizin: Anlam, sonsuzun içinde değil, yaşamın her anında gizlidir. Hayatın içinde sonsuzu aramanın ve hayatı anlamlı kılmanın şifresi burada saklıdır. Kim bilir belki de anlam, hiçliğin ruhumuza ilham ettiği sonsuzluk düşüncesinde saklıdır? Kim bilir belki de anlama, absürdün zihnimize
Reklam
_Din, tanrıdan gelen ahlaktır. İnsan ise kötü bir varlıktır ve din insana ahlaki buyruklar verir. Fakat doğasındaki kötücül irade karşısında insanın aşkın iradeye yönelmesi, onu kötülük eylemlerinden uzaklaştırmaz ve din yetersiz kalır. İnsan saf özgürlük idesine yönelmedikçe, kesin ahlaki buyrukların sorumluluğunu almadıkça kötülük kendini
Mademki tanrısal kudretin rehberliği veya izni olmadan başımıza hiçbir şey gelemezdi, bu hüsranların da kaynağı doğanın ötesinde olmalıydı ve Tanrı katından, belki de doğrudan, belki de telkin yoluyla gitmemem isteniyordu. Kalmam gerçekten Tanrı'nın isteği ise, etrafımı saran bütün bu ölüm ve tehlikenin ortasında beni onun koruyacağını düşündüm. Tanrısal olduğuna inandığım bu telkinlere rağmen buradan kaçıp kendimi korumaya kalksam Tanrı'dan kaçmış olacaktım. O da beni nerede ve ne zaman uygun görürse yakalayıp adaletini yerine getirecekti.
2020'nin en iyi 20 filmi 20. apples christos nikou'nun ilk uzun metrajı 2020 sinema yılını çeşnilendiren sürpriz filmlerden biri olarak karşımıza çıktı. yorgos lanthimos ile dogtooth (2009) filminde yardımcı yönetmen olarak da çalışmış olan yönetmen nikou, yunan yeni dalga sineması (greek weird wave) geleneğini takip ediyor ve yine bu
2020'nin en iyi 20 filmi 20. apples christos nikou'nun ilk uzun metrajı 2020 sinema yılını çeşnilendiren sürpriz filmlerden biri olarak karşımıza çıktı. yorgos lanthimos ile dogtooth (2009) filminde yardımcı yönetmen olarak da çalışmış olan yönetmen nikou, yunan yeni dalga sineması (greek weird wave) geleneğini takip ediyor ve yine bu
Reklam
49 syf.
·
Puan vermedi
Yürümek gerçekten ilginç bir makale.Doğa ,yürümek ve insan arasındaki bağ üzerine yazılmış olan bu makale yapılan yürüyüşlerin faydalarını, insan üzerindeki olumlu tesirlerini, insanın ruhunu yatıştırdığını savunur. Doğanın -yabaniliğin -güzelliğini savunan yazar, bakış açısıyla çok farklı bir yerde duruyor. Kendini ve satırlarını modern dünyanın estetik kavramlarından soyutluyor. Tamamen doğanın estetiğine , yabanlığın estetiğine vurgu yapıyor.Bu estetiği yürürken keşfediyor.Yürümeyi ise sanat olarak nitelendiriyor. Metinde yürümenin tarifini yapıyor. Yürüyüşün ne olduğunu açıklıyor. Ayrıca bir yürüyüşçü olabilmek için bu yetinin göklerden gelmiş olması gerektiğini savunuyor. Yazar,evde ve işte yerinden kalkmayan , duran,yollarda yürüyen insan ile gerçekten yürüyen insan arasındaki farkı irdelerken, yürüyüşün nasıl yapılacağını, doğanın yürümeye yaptığı rehberliği,iklimin insan üzerindeki etkisini de anlatıyor. Dünyayı yabaniliğin koruyacağını savunuyor.
Yürümek
YürümekHenry David Thoreau · Karbon Kitaplar · 20203,107 okunma
Akılcı olmak iyidir
Spinoza’nın anlatmak istediği şu olmuştur ki imanın amacı insanları ibadete ve kör itaate yöneltmektir, bu da insanları, Tanrı'dan indiği söylenen hükümlere ve hikayelere inandırmakla olur. Akılcılığın amacı ise gerçeği aramaktır ki doğanın araştırılması ve eleştirilmesi ile olur. Akıl rehberliği altında ve akılcı kanunlara göre yaşamak, insanlar için en uygun, en yararlı sonuçlar yaratan bir yoldur.
Sayfa 173 - Kaynak yayınlarıKitabı okudu
176 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 günde okudu
Kainatın ve kaderin dilini çözmek elinizde! Ünal Güner'in kaleme aldığı Kaderin Kodu isimli kitap, hayatın içindeki gizli kodları çözmek için bir kapı aralıyor. Eser, altı bölümden oluşuyor. Bu bölümler sırası ile Hayatı Okumak, Zihnin Rehberliği, Seçimleri Okumak, Doğanın Ritmi ve Akışı, Bedene Bakarak Hayatı Okumak ile Pozitifi ve Negatifi Okumak. Kitapta hayattaki seçimlerden zihni pozitife çevirmeye kadar birçok konuya değiniliyor. Eserde "Davranışların kader üzerindeki etkisi nedir?" ve "Evrenin dili sana ne anlatmaya çalışıyor?" gibi sorulara cevap bulunmaya çalışılıyor. Hayatın gizemli dilini çözmek için doğa ve kadim öğretilerden yararlanan kitap, okuyucuya hayat yolunda rehberlik ediyor. Kitapta hayat akışını doğru programlamak için birçok uygulama ve örneğe de yer veriliyor. Hipnoterapi, kinesiyoloji gibi zihinsel ve bedensel şifalanma konuları ile ilgilenen Ünal Güner, kitabında okuyuculara bu konulardaki tecrübelerini de aktarıyor. Kaderin Kodu kitabında yazar, akıcı ve samimi bir dil kullanıyor. Doğru titreşimleri yaşamına çekmek isteyen okurların ellerinin altında olması gereken eser, hayatı anlamlandırmak ve doğru seçimler yapmak isteyen okurların tercih edeceği bir kitap...
Kaderin Kodu
Kaderin KoduÜnal Güner · Destek Yayınları · 2018702 okunma
280 syf.
·
Puan vermedi
Daha sade de yaşanabilir (mi?)
Alt başlığından da anlaşılabileceği üzere (Tüketim Olgusu Üzerine Denemeler) bu kitabın temelini tüketim kavramı oluşturmaktadır. Tüketime sadece tek bir çerçeveden değil 13 farklı insanın çerçevesinden bakma imkanı sağlamaktadır. Gerçekten de farklı açılar. Örneğin bir yazar konuyu evrimsel çerçevede ele alıp günümüz dünyasına ışık tutmakta ancak
Sade/ce
Sade/ceFiliz Otay Demir · Remzi Yayınevi · 201517 okunma
Reklam
192 syf.
·
Puan vermedi
Japon Edebiyatı'ndan yeni bir yazarla daha tanışmamı sağladı, Kiraz Çiçekleri! Yazarının özgün üslubunu, geleneksel olanı anlatıyla yoğurarak ortaya çıkardığı formu, doğanın değişimiyle birlikte insanın ruh halinin de değiştiği -nokta atışıyla- iddiasını metne yediren bir tutumu var. Hatta öyle iddialı ki bu durumu metnin başındaki durağanlığı sonuna kadar vardırmasında görebiliyoruz. Yine yerinde bir gerekçe olarak doğanın ve insanın değişken ruh haliyle birlikte okuru da peşinde sürüklüyor. Kiraz çiçekleriyle açılan metin zamanla Kyoto'nun doğa güzelliğini betimlemeye dönüşüyor, bu akışta Chieko'nun ailesine ve kimliğine dair sorgulamalarıyla birlikte atmosfer devamlı değişerek zihinde görsel bir şölen oluşuyor. Kitabın bitiminde garip bir şekilde kendimi boşlukta buldum. Şimdi ne yapacağım ya da ne olmalı diye sordum? Chieko'nun rehberliği eşliğinde şehrin doğasında gezinirken Japon geleneğini, festivallerini, kumaşlarını, arayışı, değişimi okumak oldukça keyifli bir okuma süreciydi. Diğer kitabını da okumayı düşünüyorum.
Kiraz Çiçekleri
Kiraz ÇiçekleriYasunari Kawabata · Can Yayınları · 2022681 okunma
Mademki tanrısal kudretin rehberliği ve izni olmadan başımıza hiçbir şey gelemezdi, bu hüsranlarin da kaynağı doğanın ötesinde olmalıydı.
136 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
İnsanın Acayip Kısa Tarihi - Güray Süngü
Acıyı unutursun acı diner de, hayattan acıyı çıkar, geriye ne kalır ki? Allahım unutturmuş bana acımı, şükür, ama… İnsanı insan yapan çektiği acılarıymışsa. Dünya boşlukta nasıl duruyor sanıyorsun. O, boşluk değil keder. Kederi çıkar, dünya düşer. Hatırladıkça anlarmış insan. Unuttukça tükenirmiş. Güray Süngü’nün kalemiyle yeni tanıştım. Samimi
İnsanın Acayip Kısa Tarihi
İnsanın Acayip Kısa TarihiGüray Süngü · Ketebe Yayınları · 20211,701 okunma
Şengör'ün bilimden ahlaki rehber yaratmaya çalıştığı örnek bu değildir. Şengör, 1980 darbesi sonrasındaki işkencelerle ilgili yorumunda da benzer bir çabaya girişir. Bu röportajda Şengör, insanlara dışkı yedirmenin işkence olmadığı çünkü gorillerin de dışkı yediğini belirtmiştir. " Bir kere dışkısını yedirmek işkence değil... Ben bal gibi yerim. Niye biliyor musun? ... Ben bunların yendiğini gördüm. Bir gün San Diego Hayvanat Bahçesi'nde goriller birbirlerini dışkılarını ikram ediyorlardı. Onlar da bizim gibi primatlar. Gayet güzel, hiçbir şey de olmaz. " Yukarıdaki altında da görmekteyiz ki Şengör'e göre, doğa, neyin ahlaki olup neyin olmadığını da belirleyen bir otorite halini almıştır. Ayrıca şunun altını çizmem gerekir ki Şengör, zaman zaman " bilimin rehberliği" ile "doğanın rehberliği" ni de birbirine karıştırmaktadır. Esasen bilim, doğayı anlamamızı sağlayan araçtır. Ancak bilim bize, Şengör'ün düşündüğü gibi " Doğada gördüklerinizi kopyalayın, taklit edin. " demez. Diyelim ki bilimin yardımıyla doğada gorillerin dışkı yediğini gördük. Hiçbir bilimsel yasa, bize dışkı yememizi gerektiğini öğütlemez. Bilim sadece şahitlik ettiğini söyler. Ne yapmamız gerektiğini değil.
20 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.