Günaydin 1000k ailesi ❤
Ali ve Nino Hikayesi
Hazar Denizi’nin kıyısında Bakü’de Asya ile Avrupa, Müslümanlık ile Hıristiyanlık, Doğu ile Batı iç içe ama karşı karşıya yaşamaktadır.
Yüzü Doğu’ya dönük olan Ali Han Şirvanşir ile Avrupalı duyarlılığına sahip olan Nino Kipiani okul yıllarında birbirlerine âşık olurlar.
Bu imkânsız aşkı yaşatabilmek, Doğu ile Batı arasındaki sınırı kaldırmak kadar zordur. Birinci Dünya Savaşı ve Rus Devrimi boyunca, Azerbaycan’ın da bağımsızlık savaşı verdiği bu kaotik ortamda Ali, Asyalı atalarının inançlarıyla Nino’ya olan bağlılığı arasında bir seçim yapmak zorunda kalır.
Liseden mezun olduktan sonra, Ali Nino’ya evlenme teklif eder. Ali Nino’ya peçe giymek zorunda olmadığını ya da haremin parçası olmayacağını vaat edene kadar tereddüt eder. Ali’nin babası, kadınların Müslüman geleneksel bakış açısına rağmen, evliliği destekler; Nino’nun babası evliliği ertelemeye çalışır.
Evlendikten sonra da sıkıntılar Ali ve Nino’nun peşini bırakmaz. Sürekli kaçma ve kovalamaca içerisinde geçer hayatları. Tam huzura kavuştuk dedikleri anda, Kızıl Ordu’nun Azerbaycan’a girmesiyle Ali ülkesini savunmak için savaşa gider ve orada ölür.
Herkesin bir dönüm noktası vardır. Bu dönüm noktalarında kimileri kendini yalnızlığa adar, kimileri şarkılara, kimileri doğaya ve kimileri de benim yaptığım gibi kitaplara adar. Çünkü benim, senin, onun yaşadıklarımızı bizden önce başkaları da yaşamıştır. Önemli olan dönüm noktasından pes etmemek ve mücadeleyi zaferlendirmektir. Yeni zaferler hayatınızda daim olsun:))
Matematik Düşmanlarına
Matematik profesörü Ali Nesin, köşe yazarı
Abbas Güçlü’ye açık mektup yazdı. Ali Nesin’in kaleme aldığı mektubun tamamı şöyle:
“Sayın Abbas Güçlü,
Bugünkü yazınızda şöyle bir pasaj vardı: “Gelelim hemen her öğrencinin belalısı durumundaki Matematik dersine. İlkokuldan üniversiteyi bitirinceye kadar Matematik ile aram hiç iyi olmadı. İkmale bile
Kısa Kollu Pembe Tişörtüm Bana Ölümü Hatırlatıyor. ( Gerçektir.)
Hayat akıyor, geçiyor, yaşanıyor, yaşanılıyor. Ama hayatın bize ne zaman ne sunacağını bilemiyoruz. Çok mutluyken birden seni mutsuz edecek haber alabilirsin. İşlerin çok iyi bir şekilde yolunda gittiğini düşünürken neticede hayal kırıklığına uğrayabilirsin. Çok sevdiğin dostunun aslında çıkar arkadaşın olduğunu görebilirsin. Senin hiç sevmediğin
Matematik profesörü Ali Nesin’in, köşe yazarı Abbas Güçlü’ye yazdığı mektup ...
Sayın Abbas Güçlü ...
Bugünkü yazınızda şöyle bir pasaj vardı: Gelelim hemen her öğrencinin belalısı durumundaki Matematik dersine İlkokuldan üniversiteyi bitirinceye kadar Matematik ile aram hiç iyi olmadı. İkmale bile kalmadan hep geçer not aldım ama her defasında
Korona virüsüyle içinde yaşadığımız gezegen bize şunu anlatıyor. 'Denizlerde balık bırakmadınız, avcılık diye doğada hayvanları tükettiniz. Fabrikalarınızdan nefes alamadım. Her yeri betonladınız. Ağlayan karıncayı duymadınız. Fakiri çoğalttınız. Eve dönün, biraz nefes alacağım'..
Ölmeden önce dünyadan özür dilemek isterdim.